Bulut teknolojilerinde hangi noktadayız? Pandemi sonrasında yaşanan değişimi nasıl değerlendiriyorsunuz? Türkiye’nin bu alanda durumu nasıl?
Pandemi, dijital dünyaya geçişi hızlandırdı. Her ölçekten şirket ve işletmenin yanı sıra hükümetler de tüm yönleriyle değişmek zorunda kaldı ve teknoloji bu değişikliklerin yönetilmesine yardımcı oldu. Sistemlerin zorluklara dayanabilmesinin ve sürdürülebilir olmasının ne kadar önemli olduğunu herkes gördü. Son deprem felaketinde de etkilenen bölgelerdeki kişilerin ve işletmelerin faaliyetlerine devam edebilmeleri için sistemlerin hızlı bir şekilde tekrar çalışır duruma getirilmesinin çok önemli olduğunu bir kez daha gördük.
Günümüzde haklı olarak herkes uygun maliyetli ve hızlı çözümler arıyor; Bulut çözümleri tam da bu noktada devreye giriyor. Bulut, kullanıcılara hizmetleri daha hızlı, daha kusursuz ve doğru zamanda uygulama yeteneği vererek çeviklik sağlıyor. Tüm Dünyada olduğu gibi Türkiye'de de Bulut önemli bir ihtiyaç. Türkiye'deki işletmelerin geleceği tasarlaması, teknoloji kullanarak yenilikçi kalabilmeleri önemli çünkü aksi takdirde müşterilerin ihtiyaçlarını karşılayamayabilir ve rekabetçi kalamayabilirler. Şirketlerin dirençli, sürdürülebilir ve yenilikçi olarak rekabetçi kalabilmeleri büyük önem taşıyor. Bunu, teknolojik altyapılarını güçlendirerek ve Bulut teknolojisinin gücünden faydalanarak başarabilirler. Bulut bilişim olgunluk endeksi söz konusu olduğunda Türkiye'nin G20 içinde olması gerekiyor.
Hedefimiz Bulut kullanımını yaygınlaştırmak
AWS ekibi olarak Türkiye'de Bulut kullanımını yaygınlaştırmayı hedefliyoruz. Bulut teknolojilerinin Türkiye'deki kurumlara sunduğu fırsatları da ele alıyor, farklı sektörlerden, farklı boyutlarda organizasyonlara ve startup’lara dijital dönüşüm yolculuklarında yardımcı oluyoruz. AWS olarak 200’den fazla servisimizle Türkiye'deki şirketlerin çevik olabilmesi için dijital dönüşüm desteği veriyoruz. Dünyanın en müşteri takıntılı şirketi olma misyonumuz doğrultusunda, müşteri ihtiyaçlarına yönelik inovasyon yapmaya devam ediyoruz.
Son dönemin sıkça tartışılan ChatGPT teknolojileri hakkında ne düşünüyorsunuz? Amazon tarafında bu yönde ne gibi çalışmalar var?
Son haftalarda üretken yapay zekaya (Generative AI) gösterilen odak ve ilgiye hepimiz tanık olduk. Makine öğreniminin (ML) bir alt kümesi olan üretici yapay zeka, büyük dil modelleri (LLM'ler) ve çok modlu modeller (metin, resim, video ve ses gibi) dahil olmak üzere ultra büyük makine öğrenimi modellerine dayanıyor. Üretken Yapay Zeka şirketlerin müşteri deneyimini ciddi anlamda geliştirme şansını barındırıyor.
AWS üzerinde üretken yapay zekayı desteklemek için makine öğrenimi portföyümüzde gerçekleştirdiğimiz dört inovasyon arasında bulunan Amazon Bedrock önizlemesi, AWS Inferentia2 çipleri tarafından desteklenen Amazon EC2 Inf2 bulut sunucularının genel kullanılabilirliği, AWS Trainium ve Amazon CodeWhisperer, AWS müşterilerinin bugün mevcut teknolojilerden hızla yararlanmalarının yanı sıra kuruluşlarında yeni üretkenlik düzeyleri elde etmek ve müşterilerine sunduklarını dönüştürmek için Temel Modeller (FM'ler) ve üretken yapay zekayı hızla kullanmaya başlamalarına olanak sağlayacak.
AWS, altyapı, makine öğrenimi araçları ve amaca yönelik yapay zeka hizmetleri dahil olmak üzere ML yığınının her katmanında çözümler sağlayarak üretken yapay zekayı müşteriler için kolay, pratik ve uygun maliyetli hale getiriyor. Bedrock, müşterilerin temel modelleri kullanarak üretken yapay zeka uygulamaları oluşturup ölçeklendirmelerinin kolay bir yolunu sunuyor. Amazon CodeWhisperer ise güvenli bir şekilde kodlama yapmak ve yapay zekayı sorumlu bir şekilde kullanmak konusunda en iyi yapay zeka kodlama yardımcısı olarak öne çıkıyor.
Dünyayı üretken yapay zeka ile yeniden keşfedeceğiz
ChatGPT tipi yapay zekanın dünyayı nasıl değiştirebileceğini öngörüyorsunuz?
ML paradigması ile gelen değişimin tohumları on yıllardır var, ancak bugün neredeyse sonsuz bilgi işlem kapasitesinin kullanıma hazır bulunması, verilerin büyük ölçüde çoğalması ve ML teknolojilerinin hızla ilerlemesi gibi etkenler, farklı sektörlerden müşterilerin işlerini dönüştürmek için ML teknolojilerini hızla benimsemesini ve kullanmasını sağladı. Yakın zamanda, ChatGPT ve Stable Diffusion gibi üretken yapay zeka uygulamaları herkesin dikkatini çekti ve hayal gücünü harekete geçirdi. Bu ilgi makine öğreniminin yaygın olarak benimsenmesinin yeni dalgasını başlattı ve bu doğrultuda her bir müşteri deneyimi ve uygulaması üretken yapay zeka ile yeniden keşfedilecek.
Üretken yapay zeka, sağlık hizmetleri ve yaşam bilimlerinden medya ve eğlenceye, eğitimden finansal hizmetlere ve daha fazlasına kadar geniş bir yelpazede tüm sektörlerde derin bir etkiye sahip olacak. Örneğin, içerik oluşturma söz konusu olduğunda, bu teknoloji makale, rapor ve e-posta yazma ve daha fazlası gibi işlerde yardımcı olabilir. Yazılım geliştirme alanında, yazılım geliştirme görevlerinin verimliliğini ve doğruluğunu artırabilecek doğal dil girdilerine dayalı kod parçacıkları, yorumlar ve belgeler üretebilir. Öte yandan eğitim alanında, öğrencilere anında geri bildirim sağlayarak ve hataların düzeltilmesine yardımcı olarak esnek, kişiselleştirilmiş ve etkileşimli bir öğrenme yolu sunabilir.
Yapay zekanın kullanımı AWS cephesinde hangi avantajları beraberinde getiriyor? Yapay zekadan nasıl yararlanıyorsunuz?
Yapay zeka ve makine öğrenimi 20 yılı aşkın bir süredir Amazon’un odaklandığı alanlar ve müşterilerin kullandığı Amazon özelliklerinin çoğu makine öğrenimine dayanıyor. E-ticaret öneri motorumuz makine öğrenimine dayanıyor; lojistik merkezlerimizdeki robotik toplama rotalarını optimize eden yollar makine öğrenimine dayanıyor; tedarik zincirimiz, tahminlerimiz ve kapasite planlamamız da makine öğrenimi tarafından destekleniyor. Prime Air (drone'larımız) ve Amazon Go'da (tüketicilerin raftan ürün seçmelerine ve fiziki olarak ödeme yapmadan mağazadan ayrılmalarına olanak tanıyan yeni perakende deneyimimiz) bulunan bilgisayar görüşü teknolojisi derin öğrenmeyi kullanıyor. 30'dan fazla farklı makine öğrenimi sistemi tarafından desteklenen Alexa, müşterilerin akıllı evleri yönetmelerine, alışveriş yapmalarına, bilgi almalarına, eğlenmelerine ve daha fazlasına her hafta milyarlarca kez yardımcı oluyor. Amazon'da kendini makine öğrenimine adamış binlerce mühendisimiz var ve bu, mirasımızın, mevcut değer yargımızın ve geleceğimizin büyük bir parçası.
AWS, müşterilerinin üretken yapay zekayı kendi projelerinde de kullanabilmeleri için ihtiyaç duyduklarını sağlamak amacıyla yıllardır hizmetler, iş ortaklıkları, silikon ve geliştirici araçları aracılığıyla üretken yapay zeka alanında anlamlı inovasyonlar sunuyor. Bu nedenle 100 binden fazla müşteri halihazırda AWS’in ML ve AI hizmetlerini kullanıyor ve AI21 Labs, Stability AI, Hugging Face ve AlexaTM gibi önde gelen üretici yapay zeka sağlayıcılarının çoğu AWS üzerinde çalışıyor. AWS, Amazon'daki şirket içi çalışmaların yanı sıra üretken yapay zeka alanında inovasyon yapan müşteriler ve çözüm ortaklarıyla birlikte çalışarak yapay zeka ve makine öğrenimi hizmetlerini büyük modellerin oluşturulmasını, eğitilmesini ve dağıtılmasını destekleyecek şekilde geliştiriyor, böylece bu teknolojilerin gerçek dünyada kullanılabilmesini sağlıyor.
Amazon, yıllardır bu teknolojilerle geliştirme yapıyor ve bunları üretimde kullanıyor; bundan sonra da müşterilerin ihtiyaçlarından yola çıkarak onlara önemli ilerlemeler sunmaya devam edeceğiz.
Bulut teknolojileri sporun tanımını değiştirecek
Yapay zekayı pek çok firma süreçlerinde kullanmaya başladı. Bir projeksiyon yapsak, gelecek 10 yılda bulunduğunuz sektör dahil dünya nasıl değişecek?
Yapay zeka ve diğer yeni teknolojiler söz konusu olduğunda son on yılın odak noktası dijitalleşmeydi. Önümüzdeki 5-10 yılda ise verileri nasıl anlamlandıracağımıza ve organize edebileceğimize odaklanacağımızı düşünüyoruz.
Günlük hayatımızı işgal eden farklı küresel krizler göz önüne alınırsa, insanların zor sorunlarını çözmek için teknolojiyi nasıl kullanabileceğimizi görmek büyük önem taşıyor. Bugün, giyilebilir cihazlar, tıbbi cihazlar, çevresel sensörler, video çekimleri ve diğer bağlı cihazlar aracılığıyla her zamankinden daha fazla veriye erişim olanağımız bulunuyor. Bilgisayar görüşü, makine öğrenimi ve simülasyon gibi bulut teknolojileriyle birleştirildiğinde, bu güçlü bilgi ve uygulama karışımının bizi nereye taşıyabileceğine dair bir fikir edinmeye başlıyoruz.
Kasım 2022'nin sonunda gerçekleşen en son AWS re:Invent etkinliğinde Amazon CTO'su Dr. Werner Vogels, 2023'te neler olacağına dair tahminlerini paylaştı. Birincisi, Bulut teknolojileri sporun bildiğimiz tanımını değiştirecek ve aynen müzik ve video gibi spor da analiz edebileceğimiz veri akışları haline gelecek. Bu akışların önümüzdeki yıllarda ortaya çıkaracağı içgörüler, tüm spor endüstrisinde dönüşüm yaratacak ve bir maçı oynamanın ve deneyimlemenin ne demek olduğunu yeniden tanımlayacak. Spor dünyası şu anda yaşayacağı en büyük devrimin eşiğinde bulunuyor ve bulut teknolojileri bu değişimin merkezinde yer alıyor.
İkincisi, simüle edilmiş dünyalar, deney yapma şeklimizde değişim yaratacak. Uzamsal bilgi işlem, simülasyon ve dijital ikiz gibi teknolojiler yıllardır yavaş yavaş olgunlaşıyor ancak bu teknolojilerin günlük yaşama etkileri şimdiye kadar sınırlı olarak gerçekleşti. Bu hızla değişiyor ve 2023'te bulut, bu teknolojileri daha erişilebilir hale getirecek; böylece fiziksel kısıtlamalarla bağlı kalmayan yeni kullanım örneklerinin oluşturulmasını mümkün kılacak.
Üçüncüsü, enerji depolayan yüzey malzemeleri, merkezi olmayan şebekeler ve akıllı tüketim teknolojileri gibi teknolojilerin yardımıyla enerji üretme, depolama ve tüketme şeklimizi iyileştiren küresel ölçekte hızlı bir gelişme göreceğiz.
Dördüncüsü, bilgisayar görüşü ve derin öğrenme gibi teknolojilerin benimsenmesi, tedarik zincirini ileriye taşıyacak. Sürücüsüz filolar, otonom depo yönetimi ve simülasyonlar, akıllı lojistik ve küresel tedarik zincirinde yeni bir dönemin başlamasını sağlayacak optimizasyonlardan sadece birkaçı. Son olarak, amaca yönelik üretilen çiplerin kullanımı 2023'te hızla artacak. Sonuç olarak, performansı en üst seviyeye çıkarırken, enerji tüketimini ve maliyetleri düşüren donanım optimizasyonları kullanıldıkça inovasyonun hızı artacak.
Yapay zekanın kontrolsüz bir şekilde geliştiğini düşünüyor musunuz?
AWS'de veri gizliliği ve güvenliği en önemli önceliklerimiz ve bu, yapay zeka çözümlerimiz ve hizmetlerimiz için de geçerli. Müşterilerimize bilgilere erişebilmeleri, bunları kontrol edebilmeleri ve kendilerinin ve müşterilerinin gizliliğini koruyabilmeleri için şeffaf araçlar sunuyoruz.
Yeni teknolojiler start-up’ların işini kolaylaştıracak
AWS Türkiye’deki start-up ekosistemini nasıl destekliyor?
AWS olarak Türk start-up’larını ve Türkiye’deki startup ekosistemini tüm kaynaklarımızla destekliyoruz. Türkiye hem ulusal hem de uluslararası seviyede başarılara imza atan startup'lar üreten ve üretmeye devam eden bir ülke. Türkiye’nin bugüne kadar çıkardığı 2 decacorn ve 4 unicorn bunun bir göstergesi. Türkiye'nin girişimcilik ve yatırımcı ekosisteminin bir araya gelmesi için çeşitli etkinlikler düzenleyerek, farklı sektörlerden başarılı girişim örneklerini, Fintech trendlerini, Bulut ve Web3 teknolojilerinin sunduğu fırsatları ve ekosistemin ekonomiye katkılarını değerlendirerek gereksinimleri belirliyoruz. Böylelikle hem ekosistemi bir araya getirerek iş birliği fırsatlarının konuşulmasına imkan sağlıyoruz, hem de gelecek nesil teknolojileri, Bulut stratejilerini ve en yeni trendleri paydaşlara aktarıyoruz. Şirketlerin, Bulut’un getirdiği maliyet, inovasyon, büyüme ve kârlılık avantajlarından faydalanmalarını sağlamak en büyük hedefimiz. Yeni nesil teknolojilerin pek çok alanda start-up’ların hayatı kolaylaştıracak, sorunları çözecek çözümler üretilmesinde etkili olacağına inanıyoruz.
AWS de dahil teknoloji sektöründe işten çıkarma süreci var. Sizin bünyenizde de binlerce çalışanınızla yolları ayırıyorsunuz. Bu süreç nasıl işliyor? Türkiye operasyonunu ilgilendiren bir durum var mı?
Yıllık planlamamızın bir parçası olarak, şirket genelinde liderler ekipleriyle birlikte çalışıyor, iş gücü seviyelerine bakıyor ve müşterilerimizin ve işlerimizin uzun vadeli sağlığı için en önemli şeylere öncelik veriyor. Planlama süreci, zorlu ekonomi ve son yıllarda hızla işe alım yapmamız nedeniyle bu yıl daha zor. Bu kararları hafife almıyoruz ve çalışanlarımızı bir sonraki adımlarında destekliyoruz.