The Economist’i 7 Şubat’ta Almanya’nın Rhineland bölgesinde yer alan küçük Stromberg kasabasındaki lüks bir golf tesisinde karşılayan Friedrich Merz sakin ve kendinden emindi. Oysa bundan iki hafta önce muhafazakâr Hristiyan Demokrat Birlik (CDU) lideri, ülkeye göçün kısıtlanmasını öngören ancak bağlayıcı olmayan bir önergeyi parlamentodan geçirmek için aşırı sağcı Almanya için Alternatif (AfD) partisine yaslanınca tartışmalar patlak vermişti. Ardından düzenlenen protestolara yüz binlerce kişi katıldı. Ancak bu durum, 23 Şubat’taki seçimlerden sonra Almanya’nın başbakanı olmayı uman adamı pek etkilemişe benzemiyor. AfD’nin iktidardan uzak tutulması için göç ve ekonomi konularının doğru bir şekilde ele alınmasının şart olduğunu düşünüyor.
Bürokrasiye savaş açacak
Merz uzun boylu, zayıf ve en azından Gerhard Schröder’den bu yana gelen tüm Alman şansölyelerinden daha sade konuşan bir lider. Enerjik kampanya performansıyla adeta 69 yaşında olduğunu inkar ediyor. Anketler AfD ile ortak hareket etme tartışmasının CDU ve Bavyera’daki kardeş partisi Hristiyan Sosyal Birliği (CSU) için sağlam bir zafer hedefini raydan çıkarmadığını gösteriyor. Yani bir koalisyon ortağı bulursa başbakanlık koltuğuna oturacak.
