Yılmaz Erdoğan, Sen Hiç Ateşböceği Gördün mü?’yü yazıp üstün zekalı Gülseren’in hikayesini anlatalı 23 yıl olmuştu. Demet Akbağ’ın performansıyla da da zihinlere kazınan eser, şimdi usta yazarın elden geçirip bazı değişimlere uygun hale getirdiği haliyle yeniden karşımızda. Bu defa bir Netflix filmi olarak, başrolünde Ecem Erkek ile. Erdoğan yeni versiyon için yazdığı önsözde şöyle diyor: “Diğerlerinden farklı olmak başa bela mıdır? Daha zeki olmak, farkındalığı daha yüksek olmak? Kendilerini akıl sahibi bildikleri için seni deli zanneden insanlara karşı, elinde sadece güçlü bir mizah duygusu vardır. Bir savunma sistemidir bu. Kimselerin görmediği çelişkileri böyle açığa vurursun. Bakın bu çok saçma, bakın bu çok yanlış dersin. Yol açtığın kahkahaların merhametine sığınarak…
Herkes bilir, sen sorarsın
Sen yumuşacık ama hayat katıdır. Sen duyarlı, onlar önyargılıdır. Herkes her şeyi bilirken, sen sadece sorular sorarsın. Onlar bilgiç, sen meraklısındır… Ve karar verici hep onlardır. İşte bu ‘onlar’ dediğin ‘yakınların’ senin için uygun bir hayat biçimi düşünürler ve sen bunun dışına çıkamazsın. Amaçları bellidir; Sen de onlar gibi olmalısın. Sen de herkes gibi dedikodu yapmalısın mesela. Ağaçlarla, kuşlarla, böceklerle konuşmamalısın. Adam ne diyorsa onu yapmalısın. Algı ve onur eşiği yüksek bir insan için başka bir seçenek daha vardır. Direnmek… Gülseren gibi… Amansızca dalga geçmek onlarla. Tüm bunlar, gücün akla egemen olduğu bir çaresizlik bulutu içinde yaşansa da… Sevmediklerin sevdiklerinden daha uzun yaşasa da…Seni yaşamaya zorladıkları şey, acıklı bir güldürüden başka şey olmasa da… Teslim olmayan yenilmez
Ve görünüşte hep “onlar” kazansa da… Gerçekte galip olan sensindir. Çünkü sen, eğer bir Gülseren isen, şunu çok iyi bilirsin; Ateş böceklerinin ışıltısını görünmez hale getirebilirler ama o ateşi söndüremezler. Teslim olmayanı, yenemezler!” Yönetmenliğini Andaç Haznedaroğlu’nun yaptığı filmde Ecem Erkek’in yanı sıra Engin Alkan, Devrim Yakut, Merve Dizdar ve Ushan Çakır da rol alıyor. TV’de Yılmaz Erdoğan’dan usta-çırak eğitimi
Yılmaz Erdoğan bir süredir bütün birikimini, tecrübesini TRT 2’deki Öğrence programında yeni kuşaklara ve sektöre girmek isteyenlere anlatıyor. Bir nevi, büyük ustadan bedava ders. Geçen sayıda Sen Hiç Ateşböceği Gördün mü? İçin yaptığımız söyleşide bu programdan da bahsetmişti: “39 bölümlük bir çalışma yaptık. 13’er bölümde sırayla yazarlık, oyunculuk ve yönetmenlik anlattım. Burası bir okulsa, bu 39 bölüm aslında giriş dersleri. Kafadaki tasarımda, ikinci 39 bölüm de gelişme kısmına ait, sonra da sonuçlanır inşallah. Yıllardır bizim Mutfak Atölye’de anlattığım şeyleri nerede bir heveslisi varsa öğrensin istiyordum zaten. Belki bir gün kendimiz gösteririz diye videolar da çekiyorduk ama TRT 2’yle bu çalışma benim için de güzel bir imkan oldu. Ben bildiğimi öğretiyorum; sanıyorum Mutfak süreci biraz öğretme iştahımı da açtı, bunun için de çok mutluyum çünkü şu usta çırak meselesinin, hani her işin başı olan eğitimin odağına oturması gerektiğini düşünüyorum. Akademik alanda da usta çıraklık işin esası bence. Tek sıkıntı, ödev verip sonuç alacağım bir ortam olmaması. Bir dahaki turda her yaştan öğrencinin her yerden aktif olarak katılabileceği bir ortamı nasıl oluşturabileceğimizi düşünüyoruz.”
