25 Kasım 2024, Pazartesi Gazete Oksijen
Haber Giriş: 08.11.2023 12:48 | Son Güncelleme: 08.11.2023 13:15

AYM dezenformasyon yasasını görüşüyor: Gazeteciler nöbette

Basın meslek örgütleri, sansür yasasında yer alan ve “Halkı yanıltıcı bilgiyi alenen yayma” suçuna hapis cezası getiren maddenin iptali için AYM'de nöbet başlattı. T24 yazarı gazeteci Tolga Şardan, “Toplumun doğru habere ihtiyacı var. Gazetecilerin önünün açılması gerektiğini düşünüyorum” dedi
AYM dezenformasyon yasasını görüşüyor: Gazeteciler nöbette

Anayasa Mahkemesi, 7418 sayılı Basın Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun ile Türk Ceza Kanunu'na (TCK) eklenen maddenin iptali ve yürürlüğünün durdurulması istemini esastan görüşüyor. Gazeteci meslek örgütü üyeleri, kamuoyunda dezenformasyonla mücadele yasası olarak bilinen kanun ile ihdas edilen "halkı yanıltıcı bilgiyi alenen yayma" suçu ve bu suça hapis öngören düzenlemenin iptalini istedi.

Gazeteciler Cemiyetinin daveti üzerine Basın Konseyi, İzmir Gazeteciler Cemiyeti, Parlamento Muhabirleri Derneği, Çağdaş Gazeteciler Derneği, Türkiye Gazeteciler Sendikası, DİSK Basın-İş Sendikası başkanları ile çok sayıda gazeteci, düzenlemenin iptal edilmesi talebiyle Anayasa Mahkemesi önünde toplandı. Gazetecilere, RTÜK üyesi İlhan Taşcı, CHP Eskişehir Milletvekili Utku Çakırözer ve CHP Şanlıurfa Milletvekili Mahmut Tanal da destek verdi. "Biz gazeteciyiz" sözünün yer aldığı metal rozetlerin dağıtıldığı meslek örgütü üyeleri, "Sansür yasasına hayır", "Tuşlara özgürlük" ve "Gazetecilik yapıyoruz" yazılı pankartlar taşıdı. Gazeteciler, TCK'ye eklenen madde ile yeni bir suç tipi olarak ihdas edilen "halkı yanıltıcı bilgiyi alenen yayma" suçunu düzenleyen maddenin iptalini istedi.

 Barolar Birliği'nden destek ziyareti

Bu arada, Anayasa Mahkemesi karşısındaki Ahlatlıbel'de toplanan gazetecilere, Türkiye Barolar Birliği Başkanı Erinç Sağkan ve Ankara Barosu Başkanı Mustafa Köroğlu ile baro üyeleri de destek ziyaretinde bulundu. Erinç Sağkan, basın hürriyetini savunmak için geldiklerini belirterek, "Ancak basın hürriyetinin sadece gazetecilere tanınan bir özgürlük alanı olmadığını da çok iyi biliyoruz. Aslında bu 85 milyonun haber alma hakkını ve en temelde de çatı kavramı olan ifade hürriyetini ilgilendiren bir sorundur. 217/A maalesef ki dezenformasyonla mücadele için getirilmiş bir yasa değil, basına yönelik bir sansür yasasıdır." dedi.

"Gazetecilerin önü açılmalı"

İlgili madde kapsamında tutuklandıktan beş gün sonra tahliye edilen T24 yazarı gazeteci Tolga Şardan AYM önünde yaptığı konuşmada "Toplumun rahatlamaya, doğru bilgiye, doğru habere ihtiyacı var. Dolayısıyla gazetecilerin elini kısıtlamak, önünü kapatmak yerine -tırnak içinde söylüyorum- gazetecilik yapan gazetecilerin de önünün açılması gerektiğini düşünüyorum" ifadelerini kullandı. Şardan'ın konuşmasından öne çıkanlar şöyle:

  • Ben bu mesleğin kaderi olarak bu hadiseyi görüyorum. Kader mi aslında, o da tartışılır... Biz farklı süreçlerin maalesef altında kalan, ezilen bir meslek grubu olarak ya da gazeteciler olarak böyle süreçleri maalesef yaşıyoruz.
  • Bugün de Anayasa Mahkemesi bu meşhur TCK'nın 217/A hükmünün iptal davası ile ilgili bir toplantı yapacak. Ben, yüce mahkemenin sağduyulu bir karar vereceğini ümit ediyorum.
  • Bu karar, sadece mesleğimiz açısından değil, toplumun ve ülkenin beklentisi açısından da bence çok önemli

"Çözüme kavuşması gerekiyor"

  • Bu yasa Meclis'ten geçen yıl geçerken daha çok sosyal medyadaki sahte hesaplar ve bot hesaplarla mücadele olarak açıklanmıştı fakat bugün geldiğimiz noktada sadece ben değil, benimle aynı gün gözaltına alınıp serbest bırakılan meslektaşlarımız da vardı. Sahada gerçek gazetecilik için çalışan insanları da kapsadığını görüyoruz. Dolayısıyla bunun bir an önce çözüme kavuşması lazım.
  • Benim içeriden aldığım ilk bilgi, raportörünün bu konuda biraz daha iyimser olduğu şeklinde ama içeride ne şekilde bir düzenleme olacak onu bilemiyorum. Ümit ederim, mesleğimiz açısından, bu mesleği yapacak olan gelecek kuşakların daha rahat çalışması açısından iyi bir zemin olmasını diliyorum. Benden sonra da kimse de bu süreçleri yaşamasın.

Çağdaş Gazeteciler Derneği Ankara Şubesi Başkanı Demet Aran ise gazetecilere yargı sopası gösteren düzenlemenin iptal edilmesi gerektiğinin altını çizdi. Gazetecilerin, halkın doğru habere ulaşması için çalıştığını belirten Aran, “Yüksek mahkemeden, sağduyulu bir karar vermesini bekliyoruz” diye konuştu. Aran, gazetecilere hapis yolunu açan düzenlemenin, yalnızca gazetecilik mesleğini değil, bir Anayasal hak olan halkın haber alma hakkını da tehdit ettiğini kaydetti.

Ne olmuştu?

Basın Kanunu ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun 18 Ekim 2022 tarihli Resmi Gazete'de yayınlanarak yürürlüğe girdi. Kanunun 29. maddesiyle, Türk Ceza Kanunu'na halkı yanıltıcı bilgiyi alenen yayma şeklinde yeni bir suç getirildi: Sırf halk arasında endişe, korku veya panik yaratmak saikiyle, ülkenin iç ve dış güvenliği, kamu düzeni ve genel sağlığı ile ilgili gerçeğe aykırı bir bilgiyi, kamu barışını bozmaya elverişli şekilde alenen yayan kimse, bir yıldan üç yıla kadar hapisle cezalandırılacaktır.  CHP, AK Parti ve MHP'nin oylarıyla Meclis'ten yasada yer alan 29’uncu maddenin iptali için 20 Ekim’de Anayasa Mahkemesi’ne başvuruda bulunmuştu. AYM, CHP’nin bu başvurusunu bugün görüşüyor.

Dezenformasyonla Mücadele Merkezi

Kanunla birlikte Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı'nda Dezenformasyonla Mücadele Merkezi (DMM) adıyla yeni bir birim kuruldu. DMM'nin sosyal medya paylaşımlarında, çeşitli haber ve görsellerin ele alındığı doğrulama merkezi gibi çalıştığı görülüyor. Türkiye Gazeteciler Sendikası (TGS) ise geçen sene bir açık mektup yayımlayarak DMM hakkında bilgi istedi. TGS mektubunda, DMM'nin hukuki dayanağı, kadro sayısı ve kriterleri hakkında sormuştu. Tolga Şardan'ın tutuklanmasına gerekçe gösterilen haberi, Şardan tutuklandıktan kısa bir süre sonra İletişim Başkanlığı tarafından yalanlanmıştı.