Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan bir dönem daha görev yapmak istiyor. Ülkeyi 20 yıldır yöneten Erdoğan, hükümetinin hayat pahalılığı krizini ve ikiz deprem felaketini ele alış biçimi nedeniyle eleştiri oklarının hedefinde. Erdoğan 14 Mayıs'ta yapılan ilk tur oylamada salt çoğunluğu elde edemedi. Bu nedenle ülkenin en geniş muhalefet partileri grubunun desteğini alan rakibi Kemal Kılıçdaroğlu'na karşı gergin bir ikinci tur oylamasına gidecek.
1. Türkiye'deki seçimler neden önemli?
Avrupa ve Asya'yı birbirine bağlayan ve Karadeniz'e erişimi kontrol eden Türkiye, stratejik bir konuma sahip. ABD'den sonra NATO'nun en büyük ikinci ordusuna sahip. Bu ittifak, Erdoğan hükümetinin Rusya'dan S-400 füze savunma sistemi satın alması ve İsveç'in NATO'ya katılmasına devam eden itirazları nedeniyle gerildi. Erdoğan'ın rakipleri, Türkiye'nin Batı'daki geleneksel müttefikleriyle ilişkileri geliştirme sözü verdi.
2. İlk turda ne oldu?
Erdoğan en çok oyu almasına rağmen ne kendisi ne de Kılıçdaroğlu seçimi kazanmak için gerekli olan yüzde 50'lik oy oranına ulaşamadı ve ikili 28 Mayıs'ta yeniden karşılaşacak. İlk turda mülteci karşıtı bir partiden yarışan üçüncü aday Sinan Oğan'ın sürpriz çıkışı, önde gidenlerin çoğunluğu elde etmesini engellemede kilit rol oynadı. Oylamadan önce yapılan kamuoyu yoklamalarının çoğu Kılıçdaroğlu'nun az farkla kazanacağını öngörüyordu. Görevdeki cumhurbaşkanının iktidar ittifakı da paralel bir parlamento seçiminde çoğunluğu elde etti.
3. Erdoğan ne gibi zorluklarla karşı karşıya?
Erdoğan Türkiye'nin en popüler siyasetçisi olmaya devam ediyor ancak ülkedeki satın alma gücünün hızla erimesiyle Adalet ve Kalkınma Partisi desteğinin bir kısmını kaybetti. Geçmişte nadiren böyle bir strateji izleyen muhalefet partileri bu kez Erdoğan'ın karşısında altı partili bir blok kurdu. Üstelik seçimler, 50 binden fazla insanın ölümüne neden olan yıkıcı Şubat depremlerinin ardından geldi. Depremzedeler ve muhalefet partileri hükümeti felakete yeterince müdahale etmemekle suçladı.
4. Fiyatlar neden bu kadar yüksek?
Hayat pahalılığı krizi son yirmi yılın en kötüsü. Özellikle de çoğunluğu Erdoğan'ı destekleyen yoksul kesimi etkiledi. Ekim ayında yüzde 85,5 ile 24 yılın zirvesine ulaşan enflasyon oranı Mart ayında yüzde 50,5'e geriledi. Salgın hastalıklar ve Ukrayna'daki savaş birçok ülkede enflasyonu körükledi ancak Erdoğan'ın alışılmadık ekonomik görüşleri Türkiye'deki sorunu daha da büyüttü. Birçok merkez bankası enflasyonla mücadele etmek için faiz oranlarını artırırken, Erdoğan bunun tam tersi bir etki yaratacağı yönünde alışılmışın dışında bir tutum sergiliyor. Onun baskısı altında Türkiye'nin merkez bankası faiz oranlarını düşürdü. Kronik enflasyon, hükümet emekli maaşlarını, memur maaşlarını ve asgari ücreti önemli ölçüde artırdıktan sonra bile vatandaşların satın alma gücünü zorluyor. Erdoğan seçimlerden önceki günlerde destek toplamak için kamu çalışanlarının maaşlarına daha fazla zam yapılacağını açıkladı.
5. Kılıçdaroğlu ne vaat ediyor?
Altı muhalefet partisinden oluşan bir ittifak tarafından desteklenen Kılıçdaroğlu, hukukun üstünlüğünü yeniden tesis etme, Batı ile gerilen bağları onarma ve ekonomik ortodoksluğa geri dönme vaadiyle yarışıyor. Yumuşak dilli bir bürokrat ve ekonomist olan Kılıçdaroğlu, Erdoğan hükümetini ekonominin gerçek durumunu ve ülkenin mali durumunu örtbas etmekle suçluyor. Beş yıl önce rakibi tarafından getirilen başkanlık sistemini daha güçlü bir parlamento lehine geri alma sözü verdi. Kılıçdaroğlu ayrıca özerk bir merkez bankasını yeniden sağlama sözü verdi. Erdoğan, bankanın başkanını ve para politikası kurulu üyelerini doğrudan atama ve görevden alma yetkisine sahip.
6. Erdoğan'ı destekleyen partiler hangileri?
Partisi zaten daha küçük olan Milliyetçi Hareket Partisi ile ortak olan Erdoğan, Mart ayı sonunda ittifakını iki İslamcı partiyi de kapsayacak şekilde genişletti. Bu partilerden biri olan Hüda-Par, Ocak ayında Stockholm'de bir eylemcinin Kuran yakması nedeniyle İsrail ile bağları koparmak ve İsveç'in NATO'ya katılmasını engellemek istiyor. Erdoğan'ın diğer yeni müttefiki ise ülkenin ilk İslamcı başbakanı ve Erdoğan'ın bir dönem akıl hocası olan Necmettin Erbakan'ın oğlu tarafından yönetilen Yeniden Refah.