Milas Akbelen Ormanı’nın Yeniköy Kemerköy Termik Santrali’ne (YK Enerji) kaynak sağlanması için kömür madeni sahasının genişletilmesi kararına karşı İkizköylülerin sürdürdüğü mücadele 500 günü geçti. Son olarak geçtiğimiz gün orman alanında ağaç kesimi yapılacağı duyumunun gelmesi üzerine Akbelen Ormanı’ında çevreciler ve köylüler tarafından nöbet tutulmaya başladı. Sivil toplum örgütleri ve siyasetçiler de Akbelen’e giderek nöbet eylemine destek verdi. Destek verenlerden biri de Bodrum Belediye Başkanı
Ahmet Aras oldu.
Bu bir yaşam meselesi
Bodrum Belediye Başkanı Ahmet Aras, Akbelen Ormanını’ın Bodrum, Güllük, havalimanı, Milas ve civar köylerin su kaynağı olmasına dikkat çekti ve Bodrum Belediyesi olarak Akbelen Ormanı için açtıkları davaya da değinerek, Akbelen’e herkesin sahip çıkması gerektiğiyle ilgili çağrı yaptı, “2 yıldır köylülerimiz yaşam haklarını korumak için, kendi köylerini korumak için, zeytinliklerini korumak için, ormanlarını korumak için 2 tane termik santrale karşı mücadele ediyor. Açık maden sahalarının iznini alıp bu ormanları keserek buralarda madencilik yapmaya çalışan, buradan çıkardıkları kömürle elektrik üretmeye çalışan bu 2 şirkete karşı arkadaşlarımızın verdiği mücadele bugüne kadar başarıya ulaştı ancak bundan sonrada bu
mücadele sürmek zorunda çünkü karşı taraf hiçbir zaman iddiasından vazgeçmiyor. Özellikle bu sadece bir su konusu değil. Bu bir yaşam meselesi. Köylülerimizin bütün geçmişleri, mezarları, köyleri bu bölgede ve bu köylülerimizin bu bölgeden gitmesini istiyorlar. Kentlere taşınmasını istiyorlar, onların yaşam haklarını ellerinden almak istiyorlar.”
Bodrum su kaynağını kaybeder
Aras bölgenin Bodrum ve Milas’ın su ihtiyacı için önemli kaynak olduğunu ifade etti, “Bodrum’a bildiğiniz gibi 2 yerden geliyor. Birincisi Geyik Barajı diğeri de Mumcular Barajı. Bu 2 barajdan gelen su kullanma ve içme suyuna uygun değil. Çamköy havzası ve Karacahisar havzasının yeraltı kuyularından gelen temiz suyla bunlar Mumcular ve Güvercinlikte parçalanarak Bodrum’a ve bu bölgeye içme suyu olarak veriliyor. Eğer burada yapılacak olan açık maden sahası işletmesi faaliyete geçerse aynı zamanda bu havzanın yeraltı sularını besleyen bütün damarlar yer değiştirecek veya kaybolacak. Çünkü açık maden sahaları yer
altındaki kireçli kalkit tabakası imha edecek ve artık su orada tutunamayacak. Böylece çok ciddi bir su kaybı bu bölgede yaşanacak. 2013 yılında Hacettepe Üniversitesi’ne hazırlatılan bir rapor var ve bu raporu hazırlatan da Türkiye Kömür İşletmeleri. Hazırlatılan raporda eğer bu bölgede açık maden sahası işletilirse yeraltı sularının rejiminin değişeceği artık burada yeraltı sularının bir daha kullanılamayacağı öngörülüyor. Bu öngörülen raporu bile bilirkişiler ve mahkeme demek ki dikkate almıyor. Bodrum Belediyesi olarak yaşam hakkını savunmak için Akbelenli vatandaşlarımızın yanında olmak için biz bu açık kömür havzasına karşı işletme iznine karşıda Orman Bakanlığına bir dava açtık.”