Banka, "Dünya Kalkınma Raporu 2023: Göçmenler, Mülteciler ve Toplumlar" raporunu yayımladı. Raporda, dünyanın dört bir yanında nüfusun benzeri görülmemiş bir hızda yaşlandığı ve bunun birçok ülkeyi uzun vadeli büyüme potansiyellerini gerçekleştirmek için göçe giderek daha fazla bağımlı hale getirdiği kaydedildi.
Bu eğilimin göçün ekonomiler ve insanlar için daha iyi hale getirilmesi için eşsiz bir fırsat olduğu belirtilen raporda, daha iyi göç politikalarının tüm ülkelerde refahın artırılmasına yardımcı olabileceği aktarıldı. Raporda, zengin ülkeler ve artan sayıda orta gelirli ülkenin azalan nüfusla karşı karşıya olduğu, bunun çalışanlar için küresel rekabeti yoğunlaştırdığı hatırlatıldı.
Çoğu düşük gelirli ülkenin ise hızlı nüfus artışı yaşamasının beklendiğine işaret edilen raporda, bu durumun söz konusu ülkeleri genç insanlar için daha fazla istihdam yaratma baskısı altına soktuğu ifade edildi.
Türkiye de yabancı işçiye ihtiyaç duyacak
Raporda, gelecek yıllarda çalışma çağındaki yetişkinlerin payının birçok ülkede keskin bir şekilde düşeceğine dikkat çekilerek, Meksika, Tayland, Tunus ve Türkiye gibi ülkelerin nüfusları artık artmadığı için yakında daha fazla yabancı işçiye ihtiyaç duyabileceği ifade edildi.
Göçü yönlendiren güçlerin de değiştiği belirtilen raporda, sınır ötesi hareketliliği daha çeşitli ve karmaşık hale getirdiği kaydedildi. Raporda mülteci sayısının ise son 10 yılda neredeyse 3 katına çıktığı bildirildi.
İklim değişikliğinin göçü daha fazla körükleme riski taşıdığı belirtilen raporda, şimdiye kadar iklim odaklı hareketlerin çoğunun ülkeler içinde gerçekleştiği ancak dünya nüfusunun yaklaşık yüzde 40'nın (3,5 milyar insan) iklim etkilerine yüksek oranda maruz kalan yerlerde yaşadığı kaydedildi.
Göç daha iyi yönetilmeli
Raporda, dünya nüfusunun yaklaşık yüzde 2,5'nin, yani 37 milyon mülteci, dahil 184 milyon kişinin, halihazırda vatandaşı oldukları ülkenin dışında yaşadığı belirtilerek, yüzde 43'ünün gelişmekte olan ülkelerde yaşadığı aktarıldı.
Göçün daha iyi yönetilmesinin aciliyet taşıdığı vurgulanan raporda, politika yapıcıların amacının mültecileri korurken, göçmenlerin becerilerinin hedef toplumlardaki taleple eşleşmesini güçlendirmek olması gerektiği ifade edildi.