22 Kasım 2024, Cuma Gazete Oksijen
Haber Giriş: 02.08.2024 10:49 | Son Güncelleme: 02.08.2024 14:20

İletişim Başkanlığı'ndan AYM kararına ilişkin açıklama: DMM için bir sonuç doğurmaz

AYM, İletişim Başkanlığı'nın 'dezenformasyonla mücadele' birimini anayasaya aykırı buldu. Resmi Gazete'de yayınlanan kararın ardından AYM'nin sitesine erişim sağlanamadı ve X hesabındaki paylaşım silindi. Konuya dair İletişim Başkanlığı'ndan ve AYM'den açıklama geldi
İletişim Başkanlığı'ndan AYM kararına ilişkin açıklama: DMM için bir sonuç doğurmaz

AYM'nin kararında İletişim Başkanlığı'nın dezenformasyonla mücadele ile ilgili attığı adımların, Anayasa’nın 26. maddesinde yer alan düşünceyi açıklama ve yayma hürriyeti ile 28. maddesinde yer alan basın hürriyetine müdahale olduğu kararına vardı. Anayasa Mahkemesi'nin bu iptale ilişkin açıklaması sabah saatlerinde kurumun internet sitesinde bir süre yayında kaldıktan sonra kaldırıldı. Kararla ilgili Anayasa Mahkemesi'nin X hesabından yapılan paylaşım da silindi. AYM'nin resmi internet sitesine de bir süre ulaşılamadı. 

AYM'nin silinen paylaşımı
AYM'nin resmi sitesine bir süre ulaşılamadı.

AYM: Yoğunluk nedeniyle erişim sağlanamamaktadır

Anayasa Mahkemesi'nden yapılan açıklamada, siteye erişimin yoğunluk nedeniyle sağlanamadığı bildirildi. Açıklamada, "66 sayılı Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi’nin Bazı Kurallarını iptal eden 2020/88 esas sayılı kararımız 2/8/2024 tarihli tarihli Resmî Gazete’de yayımlanmış olup erişime açıktır. İnternet trafiğindeki yoğunluk nedeniyle sitemize erişim şu anda sağlanamamaktadır" denildi.

DMM'den açıklama

Dezenformasyonla Mücadele Merkezi AYM'nin kararına ilişkin X hesabından şu açıklamayı yaptı:

Bazı basın yayın organlarında yer alan ve sosyal medyada paylaşılan, "Anayasa Mahkemesi, İletişim Başkanlığının basın ve ifade özgürlüğüne müdahale eden yetkilerini iptal etti. Kararın ardından Dezenformasyonla Mücadele Merkezi çalışmalarına devam edemez" iddiası manipülasyondur. Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığının, basın ve ifade özgürlüğüne yönelik müdahale yetkisi zaten bulunmamaktadır. Ayrıca karar, doğrudan Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanına bağlı bir koordinatörlük olarak faaliyet gösteren Dezenformasyonla Mücadele Merkezimizin çalışmaları açısından herhangi bir sonuç doğurmamaktadır. Dezenformasyonla Mücadele Merkezi, yetkisini İletişim Başkanlığı Teşkilatı Hakkında Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi’nin 3. maddesinde sayılan Başkanlığın genel görevlerinden almaktadır. Merkezimiz çalışmalarını bu doğrultuda aralıksız sürdürmektedir. Anayasa Mahkemesinin verdiği karar, İletişim Başkanlığına bağlı bazı daire başkanlıklarının kuruluş kararnamesi ile ilgilidir. Anayasa Mahkemesi bazı maddelerin Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi değil, kanun ile düzenlenmesi gerektiğine dair hüküm vermiştir

CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Grup Başkan Vekili Engin Altay, Engin Özkoç ve 134 milletvekilinin açtığı iptal davasına konu olan kurallarda, "Her tür manipülasyon ile dezenformasyona karşı faaliyette bulunmanın İletişim Başkanlığı (Başkanlık) bünyesinde ihdas edilen Stratejik İletişim ve Kriz Yönetimi Dairesi Başkanlığının görevleri arasında olduğunun" düzenlendiğini vurguladı.

Dava dilekçesinde temel hak ve özgürlüklerin Cumhurbaşkanlığı kararnamesi (CBK) ile düzenlenemeyeceğinin ileri sürüldüğü belirtildi., Ayrıca, kurallarda öngörülen görevler kapsamında alınacak tedbirlerin genel çerçevesinin ilke ve esaslarının belirlenmediği belirtilerek, kuralların Anayasa’ya aykırı olduğunun savunulduğu ifade edildi.

DMM ardından AYM'nin sitesine erişimin engellendiğine dair haberlere açıklama yaptı. DMM'nin açıklaması şu şekilde:

Bazı sosyal medya hesaplarında yer alan, "Anayasa Mahkemesinin internet sitesi erişime kapatıldı" iddiası doğru değildir. Anayasa Mahkemesi'nin internet sitesinin erişime kapatılması söz konusu değildir. Bazı basın yayın organlarının da yoğunluk nedeniyle yaşanan bu sorunu, "Anayasa Mahkemesinin kararıyla" ilişkilendirmeye çalışarak manipülasyon yaptığı tespit edilmiştir. Anayasa Mahkemesinin Resmi Gazete'de yayımlanan 2020/88 esas sayılı kararının ardından internet trafiğindeki yoğunluk nedeniyle siteye bir süredir erişim sağlanamamaktadır. Asılsız iddialara itibar etmeyiniz

Resmi Gazete'de yayınlandı

Resmi Gazete'nin 2 Ağustos tarihli sayısında AYM'nin iptali talep edilen kurallarının listesi yer aldı. 

AYM'nin söz konusu kararı 2 Ağustos 2024 tarihli Resmi Gazete'de yayınlandı

Anayasa Mahkemesi'nin basın duyurusu ise şu şekildeydi:

İletişim Başkanlığının Basın Özgürlüğü ve İfade Özgürlüğüne Müdahale Etmesine İmkân Tanıyabilecek Kuralların İptali

Anayasa Mahkemesi 27/12/2023 tarihinde E.2020/88 numaralı dosyada, (66) numaralı Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi’nin 5. maddesiyle (14) numaralı İletişim Başkanlığı Teşkilatı Hakkında Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi’ne eklenen 6/A maddesinin (c) ve (ç) bentlerinin Anayasa’ya aykırı olduğuna ve iptaline karar vermiştir.

Dava Konusu Kurallar

Dava konusu kurallarda; Türkiye Cumhuriyeti’ne yönelik iç ve dış tehdit unsurlarını analiz ederek stratejik iletişim ve kriz yönetimi açısından gerekli tedbirleri uygulamanın ve Türkiye Cumhuriyeti’ne karşı yürütülen psikolojik harekât, propaganda ve algı operasyonu faaliyetlerini belirleyerek her tür manipülasyon ile dezenformasyona karşı faaliyette bulunmanın İletişim Başkanlığı (Başkanlık) bünyesinde ihdas edilen Stratejik İletişim ve Kriz Yönetimi Dairesi Başkanlığının görevleri arasında olduğu düzenlenmiştir.

Başvuru Gerekçesi

Dava dilekçesinde özetle; kurallarla Başkanlığa verilen stratejik iletişim ve kriz yönetimine ilişkin görevlerin haberleşme ve basın özgürlüğüyle ilgili olması nedeniyle kanunla düzenlenmesi gerektiği, temel hak ve özgürlüklerin Cumhurbaşkanlığı kararnamesi (CBK) ile düzenlenemeyeceği, kurallarda öngörülen görevler kapsamında alınacak tedbirlerin genel çerçevesinin ilke ve esaslarının belirlenmediği belirtilerek kuralların Anayasa’ya aykırı olduğu ileri sürülmüştür.

Mahkemenin Değerlendirmesi

Anayasa’nın 104. maddesinde Anayasa’nın İkinci Kısmı’nın Birinci ve İkinci Bölümlerinde yer alan temel haklar, kişi hakları ve ödevleriyle Dördüncü Bölümü’nde yer alan siyasi haklar ve ödevlerin CBK’larla düzenlenemeyeceği belirtilmiştir.

Dava konusu kurallarla, Türkiye Cumhuriyeti’ne karşı yürütülen algı operasyonu faaliyetleri neticesinde oluşan krizin stratejik iletişimle yönetilmesine ilişkin tedbirler alınması ve her tür manipülasyon ile dezenformasyona karşı faaliyette bulunulması amaçlanmaktadır. Kurallar uyarınca alınacak tedbirler ve yapılacak faaliyetlerin Anayasa’nın 26. maddesinde yer alan düşünceyi açıklama ve yayma hürriyeti ile 28. maddesinde yer alan basın hürriyetine müdahale teşkil edeceği açıktır. Bu bağlamda kuralların, kapsamları itibarıyla Anayasa’nın İkinci Kısım İkinci Bölümü’nde yer alan kişi hakları ve ödevleri ile ilgili düzenlemeler içerdiği görülmüştür. Sonuç olarak kuralların CBK ile düzenlenemeyecek yasak alana ilişkin düzenlemeler içerdiği anlaşılmıştır. Anayasa Mahkemesi açıklanan gerekçelerle kuralların konu bakımından yetki yönünden Anayasa’ya aykırı olduklarına ve iptallerine karar vermiştir.