Türkiye'nin ilk piyanist şantörlerinden olan caz müzisyeni Bozkurt İlham Gencer, Bodrum'da tedavi gördüğü özel hastanede vefat etti. Bozkurt İlham Gencer'in ölüm haberini oğlu şarkıcı Bora Gencer, sosyal medya hesabından duyurdu.
Gencer, Bodrum'daki evlerinin önünde gazetecilere yaptığı açıklamada, son iki yılda babasının tedavisinde emeği geçenlere teşekkür etti. Büyük bir mücadele verdiklerini ifade eden Gencer, "Sağlam bir insandı. Hem karakter olarak hem beden olarak, kafa olarak da sağlamdı. Ama bugün maalesef beklemiyorduk ani oldu" dedi.
Babasının fenalaştığını ve evde kalp masajı yaptığını daha sonra da ambulansla hastaneye götürüldüğünü ifade eden Gencer, "Evde kalp masajı yaptım, hastanede de uğraştılar ama maalesef babamı kaybettik" diye konuştu.
Babasının cenazesini yarın uçakla İstanbul'a götüreceklerini, cuma günü de cuma namazından sonra Zincirlikuyu Mezarlığı'nda defnedeceklerini anlatan Gencer, şunları söyledi:
"Çok sevenleri vardı. Allah böyle bir şeyi herkese nasip etmez. Şu anda telefonum durmadı herkesi de cevaplayamadım. Türkiye'de çok büyük bir Atatürkçü, milliyetçi ve inanılamaz karakteri sağlam bir insandı. Herkese örnek olsun, bazılarına da ders olsun. Yaşarken insanların kıymetini ne kadar biliyoruz onu iyi hesap etmemiz lazım. Babam için yıllardır uğraştım. O yüzden değerlerimize çok iyi sahip çıkmalıyız diye düşünüyorum"
Gencer sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda da "Babam Türkiye'nin babası, benim canım varlığımın sebebi dünya iyisi insan adam gibi adam Bozkurt İlham Gencer'i kaybettik. Gereken bilgileri daha sonra vereceğim. Büyük üzüntü içerisindeyiz, çok uğraştık çok emek verdik. Keşke elimizden daha fazlası gelebilseydi" ifadelerini kullandı.
İlham Gencer kimdir?
Bozkurt İlham Gençer 30 Ağustos 1922'de İstanbul'da dünyaya geldi. Türkiye'nin ilk piyanist şantörlerinden biri olan Gencer ülkede caz müziğinin yaygınlaşmasına önemli katkılarda bulundu. Türkçe sözlü pop müziğini başlatan isim olarak tanınan Gencer 30 Ağustos 2022'de Bodrum'da özel bir etkinlik ile 100. yaşını kutladı.
İlham Gencer müziğe ilk kez 1931 yılında henüz beş yaşındayken annesinden aldığı derslerle ve evlerindeki konsol piyanoyu çalarak başladığını, başkaca bir müzik eğitimi almadığını bu nedenle aslında bugün bile nota bilmediğini, doğaçlama çalıp söylediğini kendisiyle yapılan bir radyo röportajında söylemişti.
İlk bestesi olan "İlham Vals"i de beş yaşındayken bestelemişti ve ilk konserini de yine beş yaşındayken Saray Sineması'nda vermişti. 1943'te "Beyoğlu Erkek Lisesi"nden mezun olan İlham Gencer, Halk Evleri'nde amatörce başladığı müzik yaşamına 1944 yılında Beyoğlu’nda profesyonel olarak devam etti. İstanbul Radyosu'nda 1949’dan 1963’e kadar program yaptı.
1950'li yılların başında Amerikalı şarkıcı Eartha Kitt'e "Kâtibim" şarkısını öğretti. Diğer bir adı da "Üsküdar'a gider iken" olan şarkı dünya çapında hit oldu. 1960 yılında İstanbul Şişli'de Site Sineması'nın da bulunduğu binada kendisine ait olan "Çatı Kulübü"nü açtı. "Türkiye’nin bir tür özel konservatuvarıydı" dediği bu kulüpte birçok şarkıcıyı müzik dünyasına o kazandırdı, bazı şarkıcıların da kendi üsluplarını ortaya çıkarmalarına fırsat tanıdı. Eski eşi Ayten Alpman'ı, Ajda Pekkan'ı, Cem Karaca'yı, Barış Manço'yu, Emel Sayın'ı, Metin Ersoy'u, Füsun Önal'ı ve Fikret Kızılok'u kendi kulübünde sahneye çıkardı. Bu dönemde misafir ettiği sanatçılar arasında Timur Selçuk, Erkut Taçkın, Yurdaer Doğulu, Cahit Oben, Cahit Berkay gibi müzisyenler yer alıyordu.
Gencer, 1961 yılında "Çatı Kulübü"nde Lübnan asıllı Fransız şarkıcı Bob Azzam'ın o yıl dünyada meşhur ettiği "C'est écrit dans le Ciel" adlı şarkıyı Fecri Ebcioğlu'nun yazdığı eğlenceli sözlerle Türkçe olarak seslendirdi. Bu parça Türkçe söylenmiş ilk pop şarkısıydı. Artık "Bak Bir Varmış Bir Yokmuş" adını alan bu şarkı ilk olarak 78 devirli taşplak formatında, daha sonra da 45'lik vinil plak olarak yayınlandıktan sonra ülke çapında büyük bir ilgiyle karşılandı ve bu tür şarkıların devamı çığ gibi geldi. Özetle, "Bak Bir Varmış Bir Yokmuş" Türkiye'de on yıl kadar sürecek olan "aranjman" müzik akımını başlatan şarkı olarak Türk pop tarihine geçmiş oldu.
Askerliğini 1951 yılında Ankara Sıhhiye’deki Ordu evinde tamamladıktan sonra, 1953 yılında Ayten Alpman ile evlendi. Bu evliliğinden Ayşe ile İlhan isimlerinde iki çocuğu oldu. Yedi yıl süren evlilikleri 1960’ta sona erdi. İkinci evliliğini ise Necla Gencer ile gerçekleştiren Gencer’in bu evliliğinden Bora Gencer isminde bir oğlu var. Oğlu Bora Gencer de bir müzisyen.
İlham Gencer Hürriyet gazetesi tarafından 1965 yılında ilk kez düzenlenen ve sonradan gelenekselleşecek olan "Altın Mikrofon" yarışmasında "Zamane Kızları" adlı şarkısıyla ilk 10'a girdi.
Hakkında 2018 yılında Sami Sefer Coşkun tarafından yazılan ‘Bozkurt İlhami Gencer’le Sanat ve Siyaset Bir Arada’ adlı bir kitap yayımlanmıştır.