Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB) Mardin ve Diyarbakır İl Koordinasyon Kurulu, Mardin Büyükşehir Belediyesi’nin desteğiyle 'Deprem' konulu panel düzenledi. Panelde İstanbul Teknik Üniversitesi Öğretim Üyesi ve yer bilimci Prof. Dr. Naci Görür 'Mardin’in depremselliği ve deprem dirençli Mardin', Dicle Üniversitesi Mühendislik Fakültesi İnşaat Mühendisliği Öğretim Üyesi Prof. Dr. İdris Bedirhanoğlu da 'Şubat 2023 depreminde ortaya çıkan hatalarımızın ne olduğunu ve ne yapmalıyız'ı anlamak' başlıklı konuşmalar yaptı.
"Sakın bitsin diye dua etmeyin"
Görür, depreme karşı dirençli binalar yapılmasını gerektiğini belirterek, "Bu ülkede çakılan her çivinin gözetim ve denetimi sizin boynunuzun borcudur. Bize, 'Bu depremler ne zaman bitecek' diye soruyorlar. Bazen teyzeler ellerini açarak dua ediyorlar. Sakın deprem bitsin diye dua etmeyin. Deprem biterse, hepimiz biteriz. Dünya yaşamaz, ölü bir gezegen haline gelir. Deprem, dünyanın nabzıdır, kalp atışıdır" dedi.
"Bu kenti ranta kurban etmemek lazım"
Panelin ardından gazetecilere açıklamalarda bulunan Görür, belediyelerin, mühendis odalarının, iş insanlarının ve valiliklerin davetleri üzerine birçok kente gidip o kentin depremselliğini, o kenti depreme hazırlamak için nelerin nasıl yapmaları gerektiğini anlattığını söyledi. Mardin'den de bir davet aldığını ve burada konuşma yaptığını ifade eden Görür, "Tabii ki bu hiç deprem olmayacak anlamında değil, Mardin'in hem komşularının depremlerinden hem de kendi içinde olabilecek küçük depremlerden etkilenebileceğini, bunun için de yönetiminin hazır olması gerektiğini, halkın eğitilmesi gerektiğini, altyapının gözden geçirilmesi gerektiğini, ekosistem ve çevresine dikkat edilmesi gerektiği anlattım. Mardin Mezopotamya'nın en önemli yerleşim yerlerinden biri. Her yerinden tarih fışkırıyor. Bu kenti ranta kurban etmemek lazım. Bu kentte koca koca binaları rant uğruna yapıp tarihi gölgelememek lazım. Mardin gibi bir yeri geleceğe taşımak gerekiyor. Elbette ki binalar yapılacaktır. Fakat hangi binanın nereye yapılacağının bilimin karar vermesi gerekiyor" diye konuştu.
"Tarihi yapılar göden geçirilmeli"
Prof. Dr. İdris Bedirhanoğlu ise tarihi yerlerde zaman geçtikçe yapılaşmaların arttığını ifade ederek, şöyle konuştu: "Bu kuvvetler, bu hareketlik yapının dengesine etki ediyor. Eski zamanlarda yapılan bazı önemli gösterge taşları yerinden kaydığı zaman ne diyor yapı? Yapı diyor ki bir problem var. Bu problemi gider. O zaman bizim bu yapılara müdahale etmemiz lazım. Zemin durumuna bakmamız gerekiyor. Gerçekten bu zemin bu yapıyı taşır mı? Zemin çalışması yapmamız gerekiyor. Eğer taşımıyorsanız zemin açısından tedbir almamız lazım. Tabii ki yapı onarım ihtiyacı isteyebilir. Taşlar arasındaki harçta bozulmalar meydana gelmiş olabilir. Ya da bazı taşlar dış etkilere, ağır ortam koşullarına maruz kalarak yıpranmış olabilir, bu taşları da değiştirmemiz gerekebilir. Dolayısıyla yapılarımızın da bir deprem sebebiyle tamamen yıkılmadan bu yapıların gözden geçirmesinde büyük fayda var."
Kaynak: DHA