18 Aralık 2024, Çarşamba Gazete Oksijen
Haber Giriş: 06.09.2024 04:51 | Son Güncelleme: 06.09.2024 13:26

Schengen krizine ABD vizesiyle çıkış arayışı

Türk vatandaşlarının Schengen vizesiyle imtihanı sürüyor. Ankara yüzde 16’yı aşan ret oranı ve uzayan bekleme süreleri sorunlarına çözüm önerilerini AB’ye sundu
Schengen krizine ABD vizesiyle çıkış arayışı

Türk vatandaşlarının Schengen vizeleriyle ilgili yaşadığı zorluklar devam ederken Dışişleri Bakanlığı yaşanan adı konulmamış krizi hafifletmek için Avrupa Birliği’ne bir dizi öneri sundu.

Diplomatik kaynakların Gazete Oksijen’le paylaştığı bilgiye göre Dışişleri Bakanlığı’nın önerileri arasında Schengen Bölgesi’ne üye olmayan Batı ülkelerinden geçerli vizesi olan Türk vatandaşlarının AB ülkelerine seyahat etmek için tekrar vizeye başvurmak zorunda kalmaması var. Brüksel’in bu formülü kabul etmesi durumunda, örneğin ABD veya Birleşik Krallık vizesi olan bir Türk vatandaşı, Schengen vizesi bürokrasisini atlayarak AB ülkelerine seyahat edebilecek.

AB’ye aday olan ülkeler arasında vize muafiyeti bulunmayan tek ülke olan Türkiye, Schengen başvurularında talep edilen belgelerin de azaltılmasını istedi. AB ülkeleri, pandemiden sonra birçok konsolosluk ve büyükelçiliğe Türkiye’den yapılan vize başvurusu sayısının arttığını ve işçi açığı oluştuğunu, bunun da gecikmelere sebep olduğunu söylüyor. AB verilerine göre Türkiye’deki AB misyonları, 2023 yılında 1 milyon 55 bin 885 vize başvurusu aldı.

Kimleri kapsayacak?

Türkiye, 2023’te yapılan başvurularda Çin’den sonra ikinci sırada. Diplomatik kaynaklara göre Dışişleri Bakanlığı çok sayıda belge talep edilmesinin sürecin yavaşlamasında ana etkenlerden biri olduğuna inanıyor. Ankara, ayrıca bir AB ülkesinin Türkiye’deki misyonuna çok fazla vize başvurusu yapıldıysa o misyonun değerlendirmeler için başka bir Schengen Bölgesi ülkesinin temsilciliklerinden yardım almasını önerdi. Gazete Oksijen’e bilgi veren kaynaklara göre, bazı AB ülkeleri de süreçleri hızlandırmak için yıl sonuna kadar vize departmanı çalışanı sayısını artırmayı planlıyor.

Dışişleri Bakanlığı, öğrencilerin, akademisyenlerin, iş insanlarının, TIR sürücülerinin başvurularının yanı sıra tıbbi gerekçelerle yapılan Schengen vizesi başvurularına da öncelik verilmesini önerdi. Bu meslek gruplarından birçok kişi, geciken vizeler nedeniyle zamanında seyahat edemediklerinden şikayet ediyorlardı.

AB, yüzdesel olarak ret oranının artmadığını savunsa da olumlu dönüş alan birçok Türk vatandaşına çok kısa süreli vizeler veriliyor. Dışişleri Bakanlığı, Brüksel’le yaptığı görüşmelerde,“2-3 tane Schengen vizesi almış bir kişiye 10 günlük vize verilmesinin kabul edilemez” olduğunu söylerken, düzenli olarak AB’ye seyahat etmiş kişilerin vize sürecinin daha hızlı ilerlemesi ve daha uzun süreli vizeler verilmesi gerektiğini vurguladı.

Aracı şirketlerde mağduriyet artıyor

2023 verilerine göre AB ülkeleri, yine Türkiye’deki misyonlara yapılan başvuruların yaklaşık olarak yüzde 16’sını reddetti. Bu oran 2022’de 15.7 idi. AB ülkeleri, birçok üçüncü ülkede olduğu gibi misyonların üzerindeki yükü azaltmak için Türkiye’de de Schengen vizesi başvurularını aracı şirketler üzerinden alıyor.

Ancak geçtiğimiz yıllarda gündeme gelen vize tartışmalarının ardından aracı şirketlerde randevu bulmanın zorlaşması da krize dönüştü. Özellikle ‘danışmanlık şirketi’ adı altında bazı kuruluşların randevuları önden kapatması ve bunları müşterilerine ek ücretle satması, zaten yükselen Schengen başvuru ücretini daha da artırıyor. Seyahati için uygun tarihe vize başvurusu randevusu bulamayan birçok kişi kendini ‘aracının da aracısıyla’ çalışırken buluyor.

Dışişleri Bakanlığı, AB’nin aracı şirketlerden daha çok randevu açmalarını ve başvuruları kategorilere göre ayırmalarını istemesini önerdi.

Türkiye ve AB arasında vize sorunu konusunda görüşmeler sürüyor. Brüksel, henüz Türkiye’nin önerilerine kesin dönüşler yapmadı.

Yıllar sonra gelen Gymnich daveti

Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, geçen hafta AB Konseyi dönem başkanı Macaristan’ın davetiyle 2019 yılından bu yana ilk kez AB’nin aday ülkelerin de dışişleri bakanlarıyla bir araya geldiği gayriresmi toplantıya katıldı. Adını ilk kez düzenlendiği Almanya’daki Gymnich Kalesi’nden alan bu toplantılar, normal şartlarda AB Konseyi dönem başkanı ülkenin ev sahipliğinde düzenleniyor ve bakanlara içten temaslarda bulunma fırsatı veriyor. Son toplantı, AB yönetimi ile dönem başkanı Macaristan arasında süren soğuk savaş nedeniyle Brüksel’de düzenlendi.

Fidan, toplantıdan sonra yaptığı değerlendirmelerde, “Brüksel’deki toplantı, Avrupa Birliği’yle ilişkilerimizin canlanması açısından önemli. Türkiye, bir süredir bu tür toplantılara davet edilmiyordu. Bu kez Brüksel’e çağrılmış olmamız, tabii ki müspet bir gelişme“ dedi.

Türkiye’nin yol haritasında bulunan 6 kriterin tamamlanması için çalışmalarını sürdürdüğünü ifade eden Fidan, çok girişli ve uzun süreli vizelerin yaygınlaştırılması için de temaslara devam ettiklerini vurguladı.

AB’nin gerekçeleri

Avrupa Birliği, vize başvurularına yönelik sıkı incelemelere gerekçe olarak Türkiye’den AB ülkelerine artan iltica başvurularını gösteriyor. AB ülkelerine Türkiye’den iltica başvurusunda bulunanların sayısı, 2023’te, 2022 yılına kıyasla 55 bin 446’dan 100 bin 807’ye yüzde 82 arttı. Bu, Avrupa Birliği Sığınma Ajansı’nın (EUAA) raporunda, herhangi bir ülke vatandaşları arasında gözlenen en büyük artış oldu. 2024 verileri henüz açıklanmasa da Türkiye’den başvuruların 2020’den bu yana artış trendinde olduğu görülüyor.

Türkiye, vatandaşları Suriye ve Afganistan’dan sonra AB’ye en çok iltica başvurusunda bulunan 3. ülke konumunda. Brüksel’in Türkiye’den AB topraklarına yasadışı yollarla giren göçmenlerin sayısının yüksekliğinden de ciddi anlamda endişe duyduğu anlaşılıyor.

Asıl sorun ne?

2013’te başlayan Vize Serbestisi Yol Haritası kapsamında kalan 6 kriterde Ankara ve Brüksel arasındaki en büyük anlaşmazlık Terörle Mücadele Kanunu. AB, Türkiye’nin ‘terör’ tanımını çok geniş buluyor. Öte yandan Türkiye’nin beklenen demokratik ve ekonomik standartların uzağında kalmaya devam etmesi, AB’de Ankara’yı mutlu edecek adımlar atma iştahını azaltıyor. Mevcut durum, Fransa ve Güney Kıbrıs Rum Yönetimi gibi Türkiye ile AB’nin yakınlaşmasına mesafeli olan ülkelerin, atılacak olumlu
adımları engellemesinin önünü açıyor.