Her türden hedonizmin ve sonsuz hayal kırıklığının aynı anda yaşandığı tuhaf bir dönemdeyiz. Türkiye’nin sayıca ufak kesimi uçsuz bucaksız bir olanak ve mutluluk ortamında yaşarken geri kalan büyük çoğunluğuysa huzursuzluk ve dertle hayatını sürdürmeye çabalıyor. Bu durum sadece Türkiye’nin durumunu özetlemiyor. Dünyanın geneline baktığımızda böylesine büyük bir ayrımı her ülkede görebiliyoruz. Sınıfsal uçurumların her geçen gün derinleştiği bu adaletsiz düzende, Ezhel’in yeni albümü Derdo bireysel dertlerden yola çıkarak toplumun genelinin ruh halini yansıtmayı deniyor. Sadece dert değil, dönemin evrensel kaygıları içerisinde hayata tutunmaya çalışırken, insanın hazcı doğasının getirdiği eğilimleri nasıl yaşadığını da bizlere aktarıyor. Bunu yaparken Türkiye’nin hikayelerinin ötesinde, yaşadığı hukuki sürecin de etkisiyle yerleştiği/sürgünde hissettiği Berlin’den, sıkça vakit geçirdiği Londra’dan ve Paris’ten bahsediyor.
13.12.2024 04:30
Sürgündeki Ezhel’in derdi nedir
Dertlerin ve hazların birbirine karıştığı bu garip zamanların müzik manifestosu: Ezhel’in yeni albümü Derdo’da dertler hazlarla unutulmaya çalışılıyor
84'ündeki Ringo Starr hala çok yaratıcı
10 Ocak 2025
2025’te bu konserler kaçırılmaz
03 Ocak 2025
2024'ün en iyi 20 yerli albümü
27 Aralık 2024
2024'e damga vuran 20 yabancı albüm
20 Aralık 2024
İyiliğin kazandığını hiç görmedik
Tüm Yazıları
06 Aralık 2024