CHP’de Ekrem İmamoğlu’nun tutuklanmasıyla başlayan baskılar, İstanbul il yönetimine kayyum atamaları ve yargı kararlarıyla derinleşti; bu da sadece CHP’yi değil, seçim güvenliğini ve hukuk devletini tehdit eder hale geldi. Bugün Türkiye üç yolun eşiğinde: Yeniden yapılanma, otoriterleşme ya da sessiz çöküş. CHP’nin görevi yalnızca seçim kazanmak değil, topluma umut ve ortak gelecek hikâyesi sunmak. Bunu başarabilirse yalnızca rakip değil, kurucu bir aktör olabilir
12.09.2025 04:30
CHP’nin önündeki sınav: Başka bir siyaset mümkün mü?
A+
Yazı Boyutunu Büyüt
A-
Yazı Boyutunu Küçült
* Bu haber/yazı ve resimlerin eser sahipliğinden doğan tüm hakları Haftalık Yayıncılık Anonim Şirketi’ne ait olup işbu yazı/haber ve resimlerin, kaynak gösterilmeksizin kısmen/tamamen izin alınmaksızın yeniden yayımlanması yasaktır. Haftalık Yayıncılık Anonim Şirketi’nin, 5187 sayılı Basın Kanunu’nun 24. maddesinden doğan her türlü hakkı saklıdır.
İmralı tartışmasında serinkanlılık ihtiyacı
28 Kasım 2025
Ufkunu ve yönünü arayan toplum
21 Kasım 2025
AK Parti’nin 23 yılı; kitle partisinden devlet partisine
Tüm Yazıları
07 Kasım 2025