16 Eylül 2024, Pazartesi Gazete Oksijen
06.09.2024 04:30

Starmer’ın balayı Thatcher’ın tablosu

Birleşik Krallık’ta henüz iki ay önce başbakanlık makamına oturan Sir Keir Starmer’ın kamuoyu önündeki popülaritesi hızla eriyor. Peki bunun Downing Sokağı 10 numaradaki Thatcher’ın tablosuyla ne alakası var?

Birleşik Krallık’ın çiçeği burnunda Başbakanı Keir Starmer’ın İngiliz seçmeniyle balayı dönemi hızlı bitti. Henüz iki ay önce büyük bir farkla seçim kazanan ve parlamentoda tarihi bir ‘süper çoğunluk’ sağlayan İşçi Partisi’nin lideri Starmer ve hükümetinin halk gözündeki popülaritesi şaşırtıcı bir süratle azalıyor. 

YouGov araştırma şirketinin 24-26 Ağustos tarihleri arasındaki anketine göre  halkın yüzde 51'i yeni hükümetin karnesini beğenmiyor. Bu orandaki son bir ayda yüzde 20'lik artış dikkat çekici. Anket, İngilizlerin sadece yüzde 23’ünün hükümeti beğendiğini, yüzde 26’sının da kararsız kaldığını gösteriyor. 

Başbakan Starmer’ın kişisel popülaritesinde Ağustos ayı başındaki değişim de pek iç açıcı değil. YouGov şirketinin araştırması halkın yüzde 53’ünün Starmer’a olumsuz baktığını ortaya koymuştu.  Diğer anketler de Starmer ve hükümetle ilgili benzer sonuçlara işaret ediyor. More In Common isimli düşünce kuruluşunun Ağustos ayının son haftasında yürüttüğü bir ankete göre Starmer’ın seçimlerin hemen ardından 27 puan olan pozitif desteği, eksi 16’ya düşerek bu senenin en dip noktasına ulaşmış. 

Aynı kuruluşun araştırmasında halkın yüzde 63’ünün hükümetin ‘sıradan insanlar için değil kendisi ve müttefikleri için çalıştığı’ fikrini benimsediğini de ortaya koyuyor. Bu ankete göre İşçi Partisi’nin yolsuzluğa bulaşmış (corrupt) olduğunu düşünenlerin oranı yüzde 53 iken Muhafazakarlar için benzer düşünceye sahip olanlar yüzde 66’da. 

Starmer

 

Peki bu kadar kısa bir sürede Starmer hükümeti nasıl gözden düştü?

Starmer göreve başladıktan kısa bir süre sonra ülkenin kuzeybatısındaki Southport kasabasında üç küçük kız çocuğunun 17 yaşındaki bir genç tarafından öldürülmesinin ardından sosyal medya üstünden örgütlenen aşırı sağcı gruplar farklı kentlerde göçmenleri hedef alan şiddet eylemleri düzenlemişlerdi. Saldırganın ülkeye botla gelen Müslüman bir mülteci olduğu yönündeki yalan haberlerin yayılmasının ardından camilere, göçmenlerin bulunduğu otellere saldıran göstericiler ayrıca polisle çatışmıştı. 

Starmer olayları ‘aşırı sağcı haydutluk’ olarak tanımladıktan sonra eylemlere katılan 100’den fazla kişi gözaltına alınmıştı. Buna rağmen Starmer hükümetinin yanıtı halk gözünde yetersiz kalmış görünüyor. O dönem yapılan YouGov anketine göre halkın yüzde 49’u Starmer’ın olayları kötü yönettiğini düşünüyor. Yalnızca yüzde 31’lik bir kesim sürecin iyi yönetildiği kanısında. Öte yandan halkın yüzde 52’sinin polisin eylemcilere yeterince sert davranmadığını düşündüğü de anketlerle ortaya çıktı. 

Olayların ardından geçen bir aylık dönemde ise Starmer’a desteğin düşmesinin ardında bir dizi ekonomik faktör var. Anketlere göre suçla mücadele, çevre, enflasyon, ekonomi, işsizlik, sağlık, konut, Brexit, göç, sosyal yardımlar ve vergi konularında ciddi bir kesim (her maddede yüzde 41 ila yüzde 57 arasında değişen oranlarla) Starmer hükümetinin iyi bir performans sergilemediği kanaatinde. 

Starmer’ın ağustos ayının sonunda sonbahar bütçe planını açıklarken İngilizlerin ‘acı ilacı’ yutmak zorunda oldukları yönünde mesaj vermesi de bu trende katkı sağlamış olmalı. Starmer konuşmasında Muhafazakar Parti’nin 14 yılda ülkeyi ‘çürüttüğünü’ ve Britanya’nın ekonomik, yapısal ve ahlaki anlamda zayıfladığını söyledi. 

Göreve geldikten sonra kamu maliyesinde 22 milyar sterlinlik bir açık olduğunu gördüklerini, yeni bütçenin bu nedenle acı verici olacağını ancak ‘kısa dönemli acının uzun vadeli fayda sağlayacağını’ söyledi Starmer. Muhafazakarlar buna yanıt olarak hükümetin sorumluluktan kaçtığı ve vergi artışı için bahane aradığı eleştirisini getirirken uzmanlar Starmer’ın bir yanda kamu kurumlarını iyileştirirken diğer yanda vergi artışına gitmemesinin mümkün olamayacağını söylüyor. 

Starmer seçim kampanyasında sosyal güvenlik ödemeleri, gelir vergisi ve katma değer vergisini artırmayacaklarını açıklamış ve zengin kesimlerin yükü taşıması gerektiğini söylemişti. Öte yandan veraset vergisi ve sermaye gelirleri vergisinde artışın yanı sıra sosyal yardım ödemelerinde ve 10 milyon emekliye sağlanan yakıt yardımında kesintiler bekleniyor. Özellikle bu son mesele kamuoyunda büyük tepki çekiyor. 

Starmer’ın mesajlarının içeriği kadar, onları nasıl ilettiği de tartışma konusu. İşçi Partisi’nden bazı üyeler Starmer’ın ‘sadece ekonomik değil toplumsal bir kara delik miras aldıkları’ yönündeki açıklamalarını fazla ‘karamsar’ buluyor. Kimi politikacılara göre Starmer halka bu işin üstesinden gelebilecekleri yönünde daha ümit içeren mesajlar vermeli. 

Starmer siyaset iletişimi anlamında kendisini eski başbakan Boris Johnson’un anti-tezi olarak konumlamış olabilir. Starmer ciddiyetsiz bir tutumla kendini kuralların üstünde gören ve halkı ‘eğlendirirken’ popülist mesajlara boğan Johnson’ın taktiklerine asla başvurmayacak. Ancak Starmer’ın geçmişinden gelen Kraliyet Başsavcısı peruğu oturduğu makama bir süre sonra dar gelebilir. 

Starmer yaptığı ya da yapmadığı her şeyle kritik bir mercek altında. Katı sağ politikaları nedeniyle Demir Leydi lakabıyla anılan eski başbakan Margaret Thatcher’ın Downing Sokağı 10 numaradaki başbakanlık konutundaki portresine ne olduğu bile Starmer’la ilgili karakter analizi ya da gelecekteki politik tutumu açısından bir gösterge olarak görülüyor. 

Thatcher portre muamması ise şöyle gelişiyor:

Eski İngiltere Başbakanı Gordon Brown tarafından 2009’da yaptırılan Thatcher portresi başbakanlık konutundaki bir odada şöminenin üstünde asılı. Tablo nedeniyle bu oda (gayrı resmi olarak) Thatcher Odası olarak anılıyor. Geçen hafta Starmer’ın biyografi yazarı Tom Baldwin, Glasgow kitap festivalinde izleyicilere Starmer ile bu odada yaptığı görüşmeyi aktarır. 

Baldwin, Thatcher’ın onlara tepeden bakan portresinin altında tedirgin olduğunu söyler ve Starmer’a tabloyu kaldırıp kaldırmayacağını sorar. Starmer başını evet anlamında sallar. Tabloya ne olduğunu merak eden kitleye Baldwin ‘Ve kaldırmış’ diyerek Starmer ile yaşadığı anekdotu anlatır. 

Baldwin’in açıklamalarına atlayan sağcı tabloid gazetesi Daily Mail ise  zaman kaybetmeden ‘Starmer’ın Maggie’nin portresini kaldırması rezalet’ manşetini atar.  Daily Mail’in iddia ettiği ‘rezalet’ hakkında Starmer’ın sözcüsü başbakanlık konutunun içinin dekoruyla ilgili yorum yapmayacaklarını açıkladı. Yani Thatcher’in tablosunun akıbeti henüz bilinmiyor. Thatcher’ın tablosu, her hareketi gözlenen yeni başbakan Starmer için basit bir dekorasyon seçimi olarak kalmayabilir.