Golden age” yani altın çağ değil, “gilded age” yani yaldızlı çağ. 1800’lerin New York’unda biri eski parayı diğeri yeni parayı temsil eden iki ailenin çatışması üzerinden ilerleyen dizi, gerçek kişilerden ilham alınarak oluşturulmuş karakterleriyle, tarihi olaylara değinişiyle ve hınzır diliyle ilk iki sezonda kemik izleyicisini oluşturdu. İkinci sezonun sonunda yeni paranın sanata büyük yatırımıyla Metropolitan Operası görkemli bir açılış yapmış, eski para ilk kez yenilgiyi tatmıştı. 23 Haziran’da başlayacak üçüncü sezon öncesinde yaratıcı yazar Julian Fellowes ve eski para sahibi iki halayı oynayan Christine Baranski ve Cynthia Nixon ile bir araya geldik (Geldik dediysem, Zoom üzerinden ve sadece beş dakika. İçinde bulunduğumuz ‘gösterme çağı’nda söyleşiler ne yazık ki yalnızca sosyal medyada görüntülü yayınlanacağı varsayımıyla oluşturuluyor, dizinin yaratıcılarıyla uzun uzun, ayrıntılı bir söyleşi yapma imkanı neredeyse hiç yok artık. Fakat neyse ki bu sezonun sekiz bölümünü de izleme fırsatı olduğu için, o beş dakika ve sekiz saat üzerinden ortaya bir şey çıkabiliyor). İşte yeni sezonla ilgili tüyolar ve konuştuklarımız:
20.06.2025 04:30
Altın değil, yaldızlı çağ
Ekranların unutulmayacak klasiklerinden biri haline gelen Downton Abbey’nin yaratıcı yazarı Julien Fellowes, Max dizisi The Gilded Age’in 23 Haziran’da yayına girecek üçüncü sezonunda yine harikalar yaratıyor
A+
Yazı Boyutunu Büyüt
A-
Yazı Boyutunu Küçült
* Bu haber/yazı ve resimlerin eser sahipliğinden doğan tüm hakları Haftalık Yayıncılık Anonim Şirketi’ne ait olup işbu yazı/haber ve resimlerin, kaynak gösterilmeksizin kısmen/tamamen izin alınmaksızın yeniden yayımlanması yasaktır. Haftalık Yayıncılık Anonim Şirketi’nin, 5187 sayılı Basın Kanunu’nun 24. maddesinden doğan her türlü hakkı saklıdır.