23 Aralık 2024, Pazartesi Gazete Oksijen
15.10.2021 04:30

“Akıllı Hayat” yaşam alanlarını da değiştiriyor

Zorlu Center’da dönüşüm yolculuğu başladı; katı atık dönüşüm odası kuruldu, tamamen atık malzemelerden İleri Dönüşüm Heykel Sergisi açıldı

Sanat ve sürdürülebilirliğin bir arada olduğu ortamlar artıyor. Zorlu Center’daki  heykeller dikkatimi çekiyordu. Atık malzemelerden yapılmış, etkileyici çalışmalar... Zorlu Holding yönetiminden gelen bilgi notuyla Zorlu Center’da bir festivalin başladığını öğrendim. Eco Love Fest 8 Ekim’de başlamış. 17 Ekim’e kadar devam edecek. Aslında bu festival, Zorlu Holding’in   yürüttüğü “Akıllı Hayat 2030” stratejisinin bir parçası. Festivalin arkasında Zorlu Center’ın sürdürülebilir yaşam için attığı adımlar var. Bu kapsamda ekolojik markalara açık alanda yer verilmiş. İklim krizini önlemeye yönelik çalışmalar yapan dernekler, vakıflar davet edilmiş. Tekstilden gıdaya hepsi “çevreci” işler. 

Zeynep Koçan’ın atık malzemelerden hazırladığı heykeli
Zeynep Koçan’ın atık malzemelerden hazırladığı heykeli
Bilgileri Zorlu Gayrimenkul Grubu Başkan Vekili Billur Demet Atan ve Zorlu Gayrimenkul Pazarlama Müdürü Nur Ziyaoğlu Aytekin’den aldık. Zorlu Center’da, 120 m²’lik alanda katı atık dönüşüm odası kurulmuş. Atık camlar, restoranlardaki atık yağlar da dahil olmak üzere atıklar düzenli geri dönüşüme kazandırılıyor. Zorlu Center, sıfır atık kapsamında 21 farklı atığı ayrıştırıyor. Zorlu Center,  PSM ve Raffles İstanbul kullandığı enerjiyi en az seviyeye indirmek için akıllı sistemlere yatırımlar yapmış. 
Billur Demet Atan
Billur Demet Atan
Eco Love Fest kapsamında; markaların doğada çözülen tişörtleri, okyanus atıklarından üretilen kıyafetler, sürdürülebilir ev yaşamı için tamamen geri dönüşümlü malzemelerden ürünler  de satılıyor. İleri Dönüşüm Heykel Sergisi de Zorlu Center’ın açık alanlarında 30 Ekim’e kadar sürecek. 6 sanatçı ve 30 eserin yer aldığı alanlarda atık metaller, doğadan toplanan organik atıklar, vegan kumaşlar ve Manavgat’ta yanmış ağaç parçalarından heykeller sergileniyor. Yaşam alanlarında adım adım başlayan bu değişimin devam edeceği günlere doğru ilerliyoruz. Örneğin Eataly restoranında da tamamen gıda israfını önlemeye yönelik bir menü de hazırlanmış. Kalan ekmeklerden tatlı, makarnalardan omlet vs gibi…Ayrı bir yazı konusu olur.


Pet şişenin yerini gazlı içecek makinesi alır mı?

İklim krizinin etkilerini önlemek dev şirketlerin gündeminde ilk sırada. Dünyanın en büyük içecek ve tarım şirketlerinden PepsiCo da dünyaya yayılan tüm ağını etkileyecek bir dönüşüm içinde. 60 farklı ülkede 28 milyon dönümden fazla alandan 25 çeşitten fazla mahsulü kullanan PepsiCo, iklim değişikliğinin etkilerini önlemek ve hafifletmek için PepsiCo Pozitif adlı bir dönüşüm stratejisi başlattı. Bu strateji de Pozitif Tarım, Pozitif Değer Zinciri ve Pozitif Seçenekler başlıklarıyla uygulanıyor. 
PepsiCo Türkiye Genel Müdürü Ece Aksel
PepsiCo Türkiye Genel Müdürü Ece Aksel
İşin Türkiye boyutunda da gelişmeler var. Daha iyi ve verimli, sürdürülebilir tarım uygulamalarını Türkiye’de de hayata geçiriyorlar. Patates ve mısır yetiştiriyor PepsiCo Türkiye’de.  PepsiCo Türkiye Genel Müdürü Ece Aksel, 20 şehirde, yüzlerce çiftçiyle sözleşmeli tarım uygulaması ile Türkiye’nin cipslik patates üretiminin yüzde 60’ını gerçekleştirdiklerini ve Türkiye’de 10 bin hektarın üzerindeki tarım operasyonlarında damla sulama ve mini yağmurlama sistemleri kullanımını yaygınlaştırarak su kullanımını yüzde 45 azalttıklarını açıkladı. Bunlar aslında ilk adımlar. Ece Aksel’in verdiği bilgiye göre, Türkiye’de ürün verimini arttırmak için çiftçilere verilen eğtimler sayesinde 13 milyon ton su tasarrufu da sağlandı. Tarlalarda patateslerin organik atıklarından üretilen Naturalis gübresi kullanılarak karbon salınımında yüzde 11.5’lik azalma yakalandı.  Aynı zamanda tarlalardan agronomik takvim içerisinde 306 farklı veri toplanıyor, sulama takvimleri, anlık hava durumu değişimleri gibi konularda çiftçilere bilgi aktarılıyor. Bu sayede de her sezon verimlilik artıyor.  Bunlar  dönüşüm stratejisinin adımlarından yalnızca birkaçı.  Fabrikalarda yenilenebilir enerji kullanımından rPET yani geri dönüştürülmüş ambalajlara geçiş  için belirlenen yol haritaları var. Bazı ülkelerde de kullanılmaya başlanan bir yenilikten söz etmek istiyorum. SodaStream sıfır atık içecek modeli, ev tipi gazlı içecek makinesi. Herkesin kendi içeceğini yapabileceği, pet şişe kullanımının tamamen önüne geçecek bir yenilik. Ece Aksel, bu gibi yeniliklerle PepsiCo’nun 2030 yılına kadar tüketicilerin 200 milyardan fazla plastik şişe kullanımının önüne geçilmesine yardımcı olacak çözümleri hayata geçireceğini anlattı. Ayrıca şirketin yüzde 100 geri dönüştürülebilir kâğıt şişeyi sunma hedefi de var.
Sibel Kaya ve Emine Erdem
Sibel Kaya ve Emine Erdem

Kadın girişimciliği yarışmasına 40 bin aday

Türkiye’de kadın girişimci oranı maalesef çok düşük. Girişimcilik ekosistemi içinde kadın girişimci oranının yüzde 12-13 olduğu ifade ediliyor. Özellikle pandemi döneminde kadın girişimciliğinin de kan kaybettiğinin konuşulduğu bu dönemde Türkiye’nin Kadın Girişimci Yarışması öncesinde iyi bir haber geldi.  Tam 15 yıldır kadın girişimciliğini desteklemek amacıyla düzenlenen yarışmaya bu yıl rekor başvuru yapıldı. Türkiye’nin farklı illerinden 40 binin üzerinde kadın yarışmaya başvurdu. Bu yarışmalar kadın girişimcileri görünür kılıyor. Bu yarışmalara giren kadınlar hem destek buluyor hem de girişimcilik ekosisteminin içine girerek farklı fırsatları kovalayabiliyorlar.  Yarışmanın 15’inci yılıyla ilgili bilgileri Garanti BBVA Genel Müdür Yardımcısı Sibel Kaya ve Kagider Başkanı Emine Erdem’den aldık.  Sibel Kaya 15 yıl önce kadın girişimci oranının yüzde 4 olduğunu hatırlattı öncelikle. Aslında şu andaki oran düşük görünse de neredeyse her yıl yüzde 1’e yakın bir büyüme yaşanmış. Dünya ortalamasına bakarsak, Dünya Bankası verilerine göre, kadın girişimci oranı yüzde 34. Türkiye’nin alacağı yol hayli uzun ve maalesef ülke şartlarından dolayı da engellerle dolu. Oysa bu engelleri kaldırmak ülke ekonomisine de büyük katkı sağlayacak.  Kagider Başkanı Emine Erdem, kadın girişimciliğin yükselmesinin ekonomik kalkınmanın kaldıracı olduğunu her konuşmasında vurguluyor. Tüm veriler de bize bunu gösteriyor. McKinsey  şirketinin araştırmasına göre, kadınların erkeklerle eşit fırsatlara sahip olması halinde 2030 yılına kadar küresel ekonomiye 13 trilyon ABD Doları ekleme fırsatı olacak. Aynı çalışma bu konuda hiçbir şey yapılmazsa küresel ekonominin 1 trilyon dolar azalacağını gösteriyor.  Ezcümle kadın girişimcilere yatırım yapmak, onları desteklemek ekonomik büyümeye kalıcı bir etki yapıyor. Bu gibi desteklerin ve çabaların ise artmasına çok ihtiyacımız var.