Üretim teknolojilerindeki gelişmelerde sık sık kompozit malzemelerin bahsini duyuyoruz. Kompozit, farklı malzemelerin bir araya gelmesiyle oluşan dayanıklı, hafif, uzun ömürlü bir ürün. Öyle ki uzaya gönderilen personel taşıyıcı aracın paraşütü ve zemine değdiği anda açılan balonları kompozit malzemelerden yapılıyor. Gözünüzün önüne gelecektir, ABD Havacılık ve Uzay Dairesi’nin (NASA) astronotları taşımak için tasarladığı yeni nesil uzay aracı Orion kapsülü zemine inerken güvenli inişini sağlayan top kapsüller de kompozit. Orion’un kompozit aksamlarını Sabancı Holding şirketlerinden Kordsa ürettti.
- Kordsa 1973 yılında Türkiye’de bir lastik güçlendirme şirketi olarak kuruldu.
- 51. yılında 4 kıtada, 7 ülkede, 5 binden fazla çalışanı var.
- 900 adet patent başvurusu var, bunların 500’ü patentlenmiş durumda.
- Microtex’te yeni açılan prepreg hattıyla tesisin toplam üretim kapasitesi yaklaşık yıllık 2 milyon metrekareye ulaşacak. Bu da 50 milyon dolarlık bir değer ifade ediyor.
Elektrikli araçlarda da, aracın toplam ağırlığını hafifletici unsur olarak kullanılıyor kompozit malzemeler. Batarya kutuları kompozit malzemeden yapılıyor. Boeing 787 uçaklarında da gövdeyle kanat arasındaki bölüm kompozit. Bu malzeme de Kordsa’nın tesislerinde üretiliyor. Dünyanın en lüks araçlarında tavan döşemelerinden kaportaya kadar farklı yerlerde kompozit malzemeler tercih ediliyor. Kordsa, lüks araçlarda kullanılan kompozitleri de üretiyor.
Hafta başında İtalya Pistoa’da kompozit üretimi yapılan Microtex tesislerini görme fırsatı buldum. Kordsa’nın 2022’de bünyesine kattığı Microtex’te yeni prepreg hattının açılışına da tanık oldum. İlginç bir deneyimdi; lüks araçlarda kullanılan hafif, telkari işlenmiş gibi görünen bir kumaşın üretimini, kompozit malzemelerden yapılmış hidrojen tüplerini görmek. Zarif İtalyan tasarımı ayakkabılar, çantalar da vardı üretilenler arasında. Yine aynı fabrikada üretilen, hafif gibi görünen ancak dayanıklılığı çelikten de yüksek olan kompozit malzemenin binaların güçlendirilmesinde kullanıldığını dinledik. Kalın, dokulu bir kumaş gibi olan kompozit malzeme, reçine ile birlikte kolonlara sarıldığında binalar ayakta kalabiliyor!
Bunu yerinde görünce doğal olarak hepimizin aklına hemen İstanbul depremi ve kentsel dönüşüm geliyor. Sabancı Holding CEO’su bundan 15 gün önce gerçekleştirdiği bir basın sohbetinde altını çizmişti, riskli binaları tamamen yıkmak yerine bu malzemelerle dayanıklı hale getirmek mümkün. Sabancı Holding Sanayi Grup Başkanı Cevdet Alemdar da bu noktaya vurgu yaptı. Örneğin İtalya’da 200-300 yıllık tarihi binaların bu malzemelerle korunduğunu söyledi. Malum binalar yıkılırken çevre kirliği oluyor, yeniden inşa zaman alıyor, oysa tüm mühendislik incelemeleri yapıldıktan sonra bir binanın kompozit malzemelerle güçlendirilmesi 4 ayda gerçekleşebiliyor.
Pistoa’daki üretim merkezinde Sabancı İtalyanlarla ortak. Microtex Composites Genel Müdürü Massimo Becagli tesislerde bize eşlik etti. Kökleri geleneksel tekstil üretimine dayanan Becagli ailesi 2009’dan sonra kompozit üretimine girmiş. Uzmanlıkları lüks otomobiller, motor sporları, yarış yatları. Kordsa 2022’de yüzde 61’ini satın aldığı Microtex ile Avrupa’da öncelikle lüks otomobillere malzeme sağlamayı hedefledi. Bugatti, Ferrari, Maserati, Porsche gibi otomobiller müşteriler arasında.
Sabancı Holding Sanayi Grup Başkanı Cevdet Alemdar grubun yeni yolculuğunu anlatırken, Kordsa CEO’su İbrahim Özgür Yıldırım ve Microtex Composites Genel Müdürü Massimo Becagli de kompozit üretimi hakkında bilgi verdi.
Alemdar, sanayi grubuna son 3 yıl içinde 450 milyon dolar yatırım yaptıklarını, bunun yarısının Türkiye’de, diğer yarısının yurtdışında gerçekleştiğini söyledi. Yatırımların yüzde 40’ı lastik sektörüne, yüzde 50’si endüstriyel malzeme üretimine, kalan yüzde 10’u da diğer işlere yönlendirilmiş.
“Sabancı Holding olarak yatırım yapacağımız ve büyüyeceğimiz alanlardan biri elektrifikasyon cihazları. TEMSA ile geçtiğimiz yıl 38 elektrikli otobüsü İsveç’e sattık. İstanbul’daki elektrikli taksilerin bataryaları bizden, elektrikli traktör üretmek isteyen şirketlere de bataryayı biz veriyoruz. Elektrikli traktörlerinin elektrifikasyonunu Temsa yapıyor. Bridgestone tarafında Lassa ile elektrikli araçlara uygun yüksek performanslı lastikler ürettik” diyen Alemdar, 2008’de İzmit’te açılan ilk Ar-Ge merkezinde yapılan çalışmaların 2016 yılında Kordsa-Sabancı Üniversitesi işbirliğiyle açılan Kompozit Teknolojileri Mükemmeliyet Merkezi’ne uzandığını söyledi.
Bir numaralı şirketiz
“İleri Malzemeler” ve “İklim Teknolojileri Araçları” alanlarında büyüme stratejileri olduğunu aktaran Alemdar, “Bugün teknik tekstil, lastik için aslında ileri malzemedir. Bu alanda Kordsa bugün dünyanın bir numaralı şirketi. Dünyada her üç uçak lastiğinden ikisi, her üç otomobil lastiğinden biri Kordsa tarafından güçlendiriliyor. Biz bir yandan kompozit alanında hem coğrafi hem de teknolojik yetkinliklere odaklanırken, bir yandan da kompozitin ötesinde geleceği şekillendirecek yeni alanları yakından takip ediyoruz. Kompozit, bizim ileri malzeme vizyonumuzun unsurlarından sadece biri” dedi.
Kordsa CEO’su İbrahim Özgür Yıldırım, Rönesans’ın doğduğu bir sanat şehri olan Floransa’da malzeme devrimi de yaşandığını vurgulayarak başladı konuşmasına. Yıldırım, Asya-Pasifik’ten İstanbul ve İtalya’ya kadar farklı üretim merkezleri olduğunu hatırlatarak, “Bizim gibi şirketlere güneş batmayan şirketler” diyorlar ifadesini kullandı. Yıldırım, yeni açılan hatla ilgili “İtalya, otomobil endüstrisinde Almanya ile birlikte Avrupa’nın en önemli iki ülkesinden biri. Microtex aracılığıyla burada olmamız, müşteri ve endüstrilere yakın olma prensibimizin net bir sonucu. 2017 ve 2018’de ABD’deki gerçekleştirdiğimiz satın alımlarla özellikle uçak ve uzay endüstrisinde önemli bir oyuncu haline geldik. Microtex yatırımıyla hem kompozitteki yetkinliğimizi, süper lüks otomotiv ve motor sporları ile farklı bir iş koluna taşıyoruz hem de coğrafi esnekliğimizi, Kordsa’nın üzerinde ‘güneş batmayan şirket’ olgusunu pekiştiriyoruz” dedi.
Değişimde kadınlar var
Kordsa ileri teknolojilerle hızla yol alırken bunu “kadın gücü” ile de yapıyor. Şirketteki kadın oranı sektör ortalamalarının çok üzerinde, Ar-Ge’de oran yüzde 48. Pistoa’daki ziyaretimizde aramızda KordSA Kompozit İş Birimi EMEA’dan sorumlu Satış Pazarlama Grup Müdürü Elif Erdoğan, aynı bölgeden sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Müge Yenmez, İtalya’da görevli Teknoloji Müdürü Alev Tüzün ve Kurumsal İletişim Müdürü Simge Özkan da bulunuyordu. Cevdet Alemdar, Ar-Ge’de de kadın mühendis ağırlıklı çalıştıklarını, birçok inovasyonun da kadın mühendisler tarafından hayata geçtiğini söyledi.