Pandemi turizmi durma noktasına getirdi, eğitimin online olması öğrenci yurtlarını boşalttı, çalışma biçimlerindeki değişim ofis ve gayrimenkul sektörünü etkiledi. Serdar Bilgili; oteller, öğrenci yurtları, konut projeleri, ofisler, perakende mağazalarının inşası, restorasyonu, işletilmesi gibi birçok alanda faaliyet gösteren Bilgili Holding ve BLG Capital’ın Yönetim Kurulu Başkanı. Türkiye’deki işleri dışında, yönettiği fonun Amerika’da da yatırımları var. Son olarak restorasyonunu gerçekleştirdikleri Nişantaşı’daki Yapı Kredi Vakfı binası için Ritz Carlton Rezidans ile işbirliği yapan Serdar Bilgili ile konuştuk. Gayrimenkul, turizm yatırımlarınız, binlerce öğrencinin kaldığı yurtlarınız…Pandemi nedeniyle yaşanan bir durgunluk var. Bu süreci nasıl geçiriyorsunuz? Dünya zor bir dönemden geçiyor. Seyahat etmek, dışarıda yemek yemek, çalışma ortamları çok değişti. Dediğiniz gibi oteller, ofisler, yurtlarımız var. Biz de etkilendik. Yaz aylarına doğru aşının etkisiyle nefes alacağımızı düşünüyoruz. Bu dönemde çok şey öğrendik. Çalışanlarımızı koruduk. Kimsenin maaşı değişmedi. Zarar ettiğimiz bir dönemden geçiyoruz. En az hasarla bu dönemi atlatmaya çalışıyoruz. Kendi otellerimizde ve şirketlerimizde bu dönemi geçirecek yeterli rezervimiz var. Akaretler’de tarihi binaları ofis ortamına dönüştürdünüz. Türkiye’de ve yurtdışında çok sayıda ofis projesine imza attınız. Pandemi çalışma biçiminde kalıcı değişiklikler yapacak mı? Dünyanın her yerinde değişim var. ABD’de de bunu yaşıyoruz. Holdingler ofisleri küçültüyor. Şirketler uydu ofislere geçiyor. Herkes evden çalışmaktan memnun değil. Online çalışmaktan, toplantı yapmaktan yorulduk. Şu anda ofislere talep az, ancak format değişiyor. 5 bin kişi aynı yerde olmayacak ama şirketler farklı yerlerde uydu ofisler kuracak. Aynı şirketin birden çok ofisi mi olacak? Paylaşımlı ofislerin sayısı artacak. Evlerine yakın yerlerdeki ofislere gidecek çalışanlar. Ben birçok kişi için evden çalışmanın bir model olmayacağını düşünüyorum. Akaretler’de yatay ofisleri hayata geçirmiştik. Orada bir mahalle kurduk. Ofislerin açık alanları var. Doğuş Grubu ile birlikte yürüttüğümüz GalataPort’ta da ofislerimiz öyle, yüksek tavanlı, rahat ofisler yaptık. Yüzlerce kişinin aynı yerde olacağı ofisler artık geride kalacak. Bu arada eğitimin de tamamen online olması söz konusu değil. Yurtlarımızda kalan öğrenciler bu dönemde ailelerinin yanında ama her şey düzelince döneceklerdir. GalataPort’ta işler nasıl gidiyor? Bu yaz başı açılış olacaktı… GalataPort İstanbul 1.7 milyar dolarlık bir yatırımla gerçekleşiyor. Boğaz’da 1.2 km’lik bir sahil şeridine sahip. 200 yıldır halkın erişimine kapalı olan sahil şeridi erişime açılıyor. Orası ve çevre halka açılacak. O bölgenin yaşamını değiştirecek bir proje. Mahalle konseptinde tasarlandı. Bölgenin tarihi dokusuna uyumlu bir mimarisi var. Yılda 7 milyonu yabancı toplam 25 milyon ziyaretçi ağırlaması planlanıyor. 2021 yılında misafirlerini ağırlamaya başlaması planlanıyor. Pandemi her şeyi etkiledi. Biz şantiyede gerekli önlemleri alarak bu süreci en az gecikmeyle ve çalışanlarımızı koruyarak atlattık. GalataPort projesiyle Türkiye’ye ilk defa gelecek markalar olacak. Ancak pandemi hala bilinmezlerle dolu. Hareket ne zaman başlayacak? Biz de bilemiyoruz ama hazırlanıyoruz. Ön açılışımız Mayıs’ta. Mağazalar ise yılın 3’üncü çeyreğinde açılacak. GalataPort’ta bir de müze meydanı olacak değil mi? İstanbul Modern ve Mimar Sinan Üniversitesi İstanbul Resim Heykel Müzesi ile sanatın Türkiye’deki iyi örneklerine ev sahipliği yapacağız. Tophane Meydanı müze meydanı olacak. Projede yer alan Merkez Han, Karaköy Yolcu Salonu ve Çinili Han binaları da restore edilerek Peninsula İstanbul Oteli’ne dönüştürülüyor. Dünyada 10 yerde olan Peninsula da 177 odasıyla İstanbul’da olacak. GalataPort’da 250 adet perakende ve yeme-içme markası olacak. BLG Capital çatısı altında yürüttüğünüz işleriniz ne durumda? Konut, rezidans işletmelerimiz var, Amerika’da New York, Los Angeles ve Miami’de projelerimiz var. BLG Capital’in Amerika, Avrupa ve Uzak Doğu’dan kurumsal girişimlerle birlikte 2.5 milyar dolarlık yatırım değeri var. New York pandemiden çok etkilendi. Yatırımcılar da bekliyor, fırsatları değerlendiriyor. Ritz Carlton Rezidans ile bir işbirliğiniz oldu son yenilediğiniz bina için… Hep tarihi restorasyon yaparken, çağdaş restorasyonlara da girdik. Türk çağdaş mimarisinin tipik örneklerinden biri Sisa ve Tekeli mimarlık ofislerinin yaptığı İstanbul’un en önemli yüksek binalarından biri olan Yapı Kredi Vakfı binasını satın aldık ve restore ettik. Binayı tamamen bugünün çağdaş yaşam teknolojisiyle donattık. Dünyadaki en önemli rezidans işletmelerinden Ritz Carlton içinde otel olmayan yalnızca rezidans olan bir konsept için el sıkıştık. Ritz Carlton dünyanın farklı yerlerinde rezidans işletmeciliği yapıyor. Şehir merkezinde yaşamak isteyenler için güzel bir iş oldu. Ekonomik durgunluk olduğu için projeyi 2 yıl beklettik. Ancak bu dönemde Ritz markasıyla görüşmelere devam ettik. Ülkemize ve İstanbul’a yakışan bir projeyi hayata geçirdik. The Ritz Carlton Rezidans konut projesinde İstanbul’da 31 farklı ünite var. 22 kattan oluşan binada, 1+1’den 4+1’e rezidansların yanısıra bahçe dubleksleri ve penthouse’lardan oluşan farklı 121 ünite var.
26.02.2021 06:00
Tophane “müzeler meydanı” oluyor
Doğuş Grubu ve Bilgili Holding’in hayata geçirdiği GalataPort’ta dünya markaları İstanbul’un tarihi dokusu ile buluşacak. Tophane Meydanı şehrin yeni kültür ve turizm merkezi olacak