23 Kasım 2024, Cumartesi Gazete Oksijen
21.05.2021 06:00

70 oyunluk hatıra defteri

Tilda Tezman 50 yılda dünyanın her yerinde 3 binden fazla oyun izledi. Şimdi bunları bir kaynak haline getirdiği kitabı Oyunname’nin ikincisini çıkardı. Tezman özel seçtiği 70 oyuna yer verdiği kitap için “Her yazı o oyunda geçen saatlerimin hatıra defteri” diyor

Gerçek bir tiyatro tutkunu olarak ülke ülke dolaşan ve tüm seyahatlerinin rotasını, görmek istediği oyunların sahne takvimlerine göre ayarlayan Tilda Tezman’dan ikinci çok kıymetli kitap geldi. Oyunname II (İnkılap Kitabevi), hem tiyatroseverlerin bu dönemdeki oyun izleme açlığına ilaç olmayı, hem de bu sektördekiler için yeni bir kaynak oluşturmayı hedefliyor. Okurunu büyülü bir tiyatro yolculuğuna çıkaran kitap, Tezman’ın ilk kitabı Oyunname’nin yayımlandığı 2012 yılından bugüne, kesintisiz takip ettiği Avignon Tiyatro Festivali, Paris ve New York sahnelerinde izlediği oyunlar arasından titizlikle seçtiği 70’e yakın oyunu kapsıyor. Kitapta sahne sanatları alanındaki birikimler ve kritiklere, oyunlara ait zengin bir görsel malzeme de eşlik ediyor. Bu yine aynı temada yazdığınız ikinci kitap ve büyük bir emek… Yeni kitabınızın ilkinden farklı ne yanları var?

Tilda Tezman: “Bu kitapta yer verdiğim oyunlarla, tiyatronun bir ifade özgürlüğü platformu olduğunun altını çizmek istedim.”
Tilda Tezman: “Bu kitapta yer verdiğim oyunlarla, tiyatronun bir ifade özgürlüğü platformu olduğunun altını çizmek istedim.”
İlk kitabımda uzun yıllar boyunca izlediğim pek çok oyundan hafızamda özel yer eden eserleri seçmiştim. Oyunname II’yi hazırlamaya karar verdiğimde ise aklımda tek bir yol haritası vardı: Tiyatronun bir ifade özgürlüğü platformu olduğunun altını kalın çizgilerle çizmek. Bu amaçla bir seçki oluşturdum. İlk kitabımdan sonra izlediğim yüzlerce performans arasından her alandan ifade özgürlüğüne vurgu yapan 70’e yakın oyunu derledim. Dünyadaki toplumsal ve siyasi çalkantılar, farklı cinsel kimliklere sahip bireylerin varoluş mücadeleleri, cinsiyet ve ırk eşitliği söylemlerinden tiyatro da etkilendi ve cesur duruşuyla bütün bu değişimleri özgürce sahnelerinde sergiledi ve sergilemeye devam ediyor. Aynı zamanda klasik eserlerin modern ve çağdaş bir bakışla yorumlanmış oyunlarına ve tiyatronun vazgeçilmez metaforu kuklalarla yapılan gösterilere de yer verdim.

Notlardan doğan kitap

İzleyeceğiniz oyunları nasıl belirliyor, takviminizi nasıl hazırlıyorsunuz? Elli yıla yaklaşan bir sürede, kesintisiz bir tiyatro izleyicisi olarak dünyanın pek çok ülkesinde, üç binin üstünde oyun izledim. Kitaplarıma aldığım oyunlar ise ağırlıklı Fransa, İngiltere, İtalya ve Amerika’da izlediğim oyunlardan oluşuyor. Yılın belli dönemlerinde farklı nedenlerle seyahat ediyorum ama seyahat takvimimi daima yeni çıkan ve izlemek istediğim oyunların veya Avignon Festivali gibi tiyatro festivallerinin takvimleri çerçevesinde oluşturuyorum. Ve seyahatte olduğum her günün akşamına mutlaka bir oyun için biletim oluyor. Festivallerde ise günde 3 - 4 oyun seyrediyorum. İlk kitabınız da dahil olmak üzere böyle bir kitap hazırlama fikri nasıl doğdu?  Çok küçük yaşlarda tanıştığım ve büyüsüne kapıldığım tiyatro oyunlarını izledikten sonra oyunlar üstüne notlar alırdım, bunlara bir tür mektup diyebiliriz. Özellikle yurt dışında izlediğim oyunlar hakkında yazdığım bu mektuplar dizisi yıllar içinde yakın çevremin de dikkatini çekti ve Vizon Dergisi’nde izlediğim oyunları tiyatroseverlerle paylaşmaya başladım. Ardından, Tiyatro Dergisi, Milliyet Sanat, Radikal ve Sözcü gazetelerinde yayımlandı yazılarım. Zamanla biriken bu mektuplardan da Oyunname ortaya çıktı. Kitaplarımdaki her yazı benim o oyunlarda geçirdiğim iki-üç saatin hatıra defteridir. Türkiye’de ödenekli ve özel tiyatroların repertuarları için kitabımdan bazı oyunların referans olması ise benim için büyük gurur.  
Berlin Kabarett, Théatre de Poche-Montparnasse, Paris, Aralık 2019
Berlin Kabarett, Théatre de Poche-Montparnasse, Paris, Aralık 2019

Dev oyuncuların veda gösterileri

•  “Bu kitapta son yıllarda yitirdiğimiz çok büyük oyuncuların son gösterileri de var: Michel Piccoli ile Kral Lear, Robert Hirsch ile Uçmadan Önce, Michel Aumont ile Kral Lear Hollywood’da, Claude Brasseur ile Kaplanın Öfkesi… Bu kutsal canavarlara saygıyla!  • Son yıllarda yıldızları parlayan iki genç yetenekli yazar, Florian Zeller ve Alexis Michalik’in oyunları dünyada büyük övgü ve ilgi topluyor. Kitabımda bu iki yazarın oyunlarına da geniş yer verdim. Florian Zeller, birer yıl arayla sahneye koyduğu Anne, Baba, Oğul üçlemesinden Baba piyesini filme çekti ve bu yıl Oscar ödüllerinde Baba filmindeki rolü ile Anthony Hopkins en iyi erkek oyuncu ödülünü aldı. Tiyatro oyununda ise Robert Hirch Baba oyunundaki performansı ile en iyi erkek oyuncu Moliere ödülünü almıştı.”
Kaplan (El Tigre), Théatre du Rond-Point, Paris, Aralık 2013
Kaplan (El Tigre), Théatre du Rond-Point, Paris, Aralık 2013
Oyunname II/ Tilda Tezman/ İnkılap Kitabevi/ 320 Sayfa.