22 Kasım 2024, Cuma Gazete Oksijen
19.07.2024 04:31

Arkas Holding Yönetim Kurulu Başkanı Lucien Arkas: Çağdaş sanata yer açmak uzun süredir gündemimizdeydi

Arkas, beşinci sanat merkezini Alaçatı’da açtı. Çeşme Belediyesi desteğiyle hayata geçen Arkas Sanat Alaçatı, kalıcı ve süreli sergi salonları ile her disiplinden kültür-sanat etkinliklerine zemin olacak atölye alanlarıyla İzmir’de çağdaş sanat buluşmalarına ev sahipliği yapacak

Lucien Arkas, yalnızca ülkemizin önde gelen iş insanlarından biri değil aynı zamanda tanımaktan büyük bir onur duyduğum gerçek bir sanatsever olmasının yanı sıra doğup büyüdüğü bu topraklara sürekli olarak yeni değerler kazandırmaya çalışan gerçek bir yurtsever de. Onu yakından tanıyanların çok iyi bildiği gibi Lucien Arkas, uzun yıllardır titizlikle oluşturduğu, dünya çapında önemli ve zengin sanat koleksiyonuyla da tanınan ve en önemlisi de bu koleksiyonunu sanatseverlerle bir araya getirmek için açtığı değerli sanat merkezleriyle de bilinen bir isim. Ve Arkas bugünlerde son olarak, attığı adımlara bir yenisini daha ekleyerek beşinci sanat merkezini İzmir’in Çeşme ilçesine bağlı Alaçatı’da ziyarete açtı. Arkas ile Çeşme Belediyesi arasında imzalanan protokol kapsamında Çeşme Belediyesi’ne ait arazinin 30 yıllığına Arkas’a tahsis edilmesiyle faaliyete geçen merkezin Çeşme’nin kültür-sanat etkinliklerini zenginleştirmesi amaçlanıyor. Merkezin en önemli özelliğiyse bu kez modern ve çağdaş sanata alan açacak şekilde kurgulanmış olması…

Müjde Unustası, Lucien Arkas ve Dr. Necmi Sönmez

 

Açılışını kalıcı ve süreli olmak üzere iki farklı sergiyle gerçekleştiren Arkas Sanat Alaçatı, yıl boyunca bu sergilere paralel tasarlanan sanatçı konuşmaları, seminer, atölye gibi etkinliklerle sanatseverlerle buluşturmaya başladı bile.

Victor Vasarely: Devrimci Bir Sanatçı

Gelelim kalıcı ve süreli iki sergiye… Öncelikle Lucien Arkas Sergi Salonu’nda Arkas Sanat Koleksiyonu’ndan derlenmiş bir Victor Vasarely seçkisi kalıcı olarak ziyaretçilerle paylaşılıyor. Victor Vasarely (1906-1997), 20. yüzyılın sanat dünyasında iz bırakan, geometrik desenler ve optik illüzyonlar üzerine yaptığı çalışmalarıyla tanınan bir sanatçı. Op Art akımının kurucusu olarak da kabul ediliyor. 1976’da Aix-en-Provence’da kurulan Fondation Vasarely ile Arkas arasındaki ilişki uzun yıllardır devam ediyor. Bu iş birliğinin bir sonucu olarak Alsancak’ta bulunan Arkas Sanat Merkezi, 2017’de Op Art akımının önemli temsilcilerinden Vasarely’nin retrospektif sergisine ev sahipliği yapmış; sanatçının ressam, tasarımcı, teorisyen kimliklerini bütüncül bir biçimde tartışmaya açmıştı. Ve şimdi Arkas Sanat Alaçatı’da sanatçının farklı dönemlerinden resim, duvar halısı ve heykel olmak üzere 30 eserinden oluşan bir seçki kalıcı olarak sergileniyor.

Türkiye ve dünyadan genç sanatçılar Yeni Topraklar’da buluşuyor

Öte yandan ilk süreli sergi olan Yeni Topraklar, Dr. Necmi Sönmez küratörlüğünde ve Arkas Sanat ekibi tarafından Türkiye’den ve dünyadan 29 özel koleksiyondan derlenerek hazırlanmış. Resim, heykel, desen, fotoğraf, video ve yerleştirme gibi farklı tekniklerle üretilen eserlerin yer aldığı sergide 40 yaş altındaki 155 genç sanatçının farklı eğilimlerle zenginleştirdikleri 157 eseri yer alıyor. Türkiye, Avusturya, Almanya, İsviçre ve Fransa’daki özel koleksiyonlardan derlenmiş uluslararası çağdaş sanat seçkisinden oluşan sergi, ayak sesleri duyulan genç sanatçı kuşağının tüm farklı eğilimlerini ve Türkiye sanat ortamında daha önce görülmemiş deneyimlerini ilk kez kurumsal olarak tartışmaya açıyor. Çin’den Güney Afrika’ya, Azerbaycan’dan Çek Cumhuriyeti’ne dek oldukça farklı coğrafyalarda, kendi dünyalarına ait gerçeklerden yola çıkarak çalışan sanatçıların Arkas Sanat Alaçatı’da bir araya gelen işleri, küresel etkilerin sınır ve durak tanımadan bireyleri nasıl şekillendirdiğine gönderme yapıyor. Aralarında David Shrigley, Alice Guittard, Adam Vackar, Amir Khojasteh, Ekaterina Gerasimenko, Eugenia Vereli, Fernao Cruz, Itamar Gov, Jinoos Misaghi, JiSun Lee’nin de bulunduğu çok sayıda uluslararası sanatçının çalışmalarının Türkiye’de ilk kez gösterileceği sergide, Paris’teki Antoine de Galbert Koleksiyonu seçkiye özel katkılarıyla yer alıyor.

Victor Vasarely, 1985, Jonglör, Tuval üzerine akrilik, 137.5 cm x 80.5 cm

 

Açılışın ardından Victor Vasarely’nin Arkas için önemini ortak geçmişlerinden yola çıkarak hikayesini ve yeni sanat merkezinin kuruluşunu Lucien Arkas’tan binanın dikkat çekici mimarisi ile Yeni Topraklar sergisini ise Arkas Sanat Direktörü Müjde Unustası’ndan dinledik.

Arkas Holding Yönetim Kurulu Başkanı Lucien Arkas:

“Çağdaş sanata yer açmak uzun süredir gündemimizdeydi”

Arkas’ın beşinci sanat merkezini Alaçatı’da açtınız. Öncelikle Arkas’ın beşinci sanat merkezi için neden Alaçatı seçildi? Ve kaç yılda tamamlandı?

Çeşme Belediyesi, yaklaşık iki sene önce Çeşme’yi kültür-sanatla da yaşayan bir belde haline getirmek üzere bize bir iş birliği teklifinde bulundu. Belediye mülkiyetinde olan bu araziyi 29 yıllığına sanat merkezi olarak projelendirmek üzere Arkas’a tahsis etti.  Biz de bu doğrultuda harekete geçtik. 28 Mart 2023’te inşaat süreci başladı ve 15 ayda da tamamlandı. Çeşme, insanların zihninde bir tatil beldesi olarak konumlansa da aslında 12 ay yaşanabilir bir yer olması gereken bir yer. Biz de beldenin kültür-sanat alanındaki eksikliğini tamamlayarak Arkas Sanat Alaçatı’yı hayata geçirdik. Burası Arkas’ın İzmir’deki beşinci, Çeşme’nin ilk sanat merkezi. Bu nedenle bizim için büyük önem taşıyor.

Açılışınızı kalıcı ve süreli olarak iki sergiyle yapıyorsunuz. Victor Vasarely’nin Arkas için öneminden ve ortak geçmişinizden yola çıkarak öncelikle bu hikâyeden bahsedebilir misiniz?

Fondation Vasarely ile uzun yıllara dayanan bir diyaloğumuz ve Victor Vasarely’nin torunu Pierre Vasarely ile dostluğumuz var. Daha önce İstanbul ve İzmir’de Victor Vasarely sergisi düzenlemiştik. Vasarely hem sanat tarihi hem de bizim koleksiyonumuz açısından çok önemli bir sanatçı. Dolayısıyla baş rolde olacağı bir mekânı zaten hak ediyordu. Çeşme’nin dinamik yapısına da çok uygun olduğunu düşünüyoruz. Bu nedenle yeni mekanımızda Vasarely’nin eserlerini kalıcı olarak izleyiciyle buluşturmak istedik. Lucien Arkas Salonu’nda Arkas Sanat Koleksiyonu’ndan Victor Vasarely’nin resim, tapisserie ve heykel türünde 30 tane eseri sergileniyor. Ayrıca benim de yönetim kurulu üyesi de olduğum Fondation Vasarely’nin Aix-en-Provence’daki kendi alanında Lucien Arkas adını verdikleri salonda Arkas Sanat Koleksiyonu’ndan bir seçkiyi onlar da 2018’den beri sergiliyor.

Ve çağdaş bir mimariye sahip bir mekânda bu kez öncekilerden farklı olarak çağdaş sanata yoğunlaşıyorsunuz. Bu konudaki düşünceleriniz neler?

2011 yılından bu yana açtığımız sanat merkezleri ve sergilerle İzmir’in ve Türkiye’nin kültür-sanat ajandasında önemli bir yerimiz var. Çağdaş sanata yer açmak da uzun süredir gündemimizde olan bir konuydu. Gerek sanatçılardan gerekse izleyicilerden bize gelen talep de hep bu yöndeydi. Bizim sanat merkezlerimiz her ne kadar birbiriyle diyalog halinde olsa da her birinin ayrı odak noktası, ayrı bir dünyası var. Arkas Sanat Alaçatı da bulunduğu ilçenin dinamizmine yakışır bir odak noktasıyla, modern ve çağdaş sanata yoğunlaşmak üzere tasarlandı. Bu konseptin Çeşme’ye çok yakışacağını düşünüyorum.

Bu gelişme Arkas Sanat Koleksiyonu’na da yansıyacak mı? Siz özellikle klasik dönem sanat eserlerine yoğunlaşan bir koleksiyonersiniz. Bundan sonra koleksiyonunuzda da çağdaş sanat eserlerine yer verecek misiniz? Çağdaş sanat sizin için ne ifade ediyor?

Ben klasik güzelliği beğenen bir koleksiyonerim. Emeğe çok büyük saygım var. Benim için en önemli konu bir sanat eserinde sanatçının yetkinliğini görmek. Arkas Sanat Koleksiyonu’nun ağırlıklı olarak 19. yüzyıla odaklanan bir yapısı olsa da o dönemin eserleri olmakla birlikte Victor Vasarely, Bernard Buffet gibi modern sanatçılar da var. Öte yandan her koleksiyonun kendi içinde bir bütünlük oluşturup büyümesi gerektiğine inanıyorum. Çağdaş sanat, şu anda bizim koleksiyonumuzun ana odağı değil. Fakat koleksiyona dahil edebileceğimiz eserler tabii ki olabilir. Neden olmasın? Dediğim gibi arkasında emek ve yaratıcılık yatan her sanat eserine çok büyük saygı duyuyorum.

“Altıncı sanat merkezimizi İzmir Göztepe’de açmaya hazırlanıyoruz”

Hayallerim tabii ki hep var. Altıncı sanat merkezimizi yine İzmir Göztepe’de açmaya hazırlanıyoruz. Arkas Sanat Göztepe olarak, geçmişte Türkiye’nin ilk kadın ortodontisti Ayşe Mayda’nın yaşadığı tarihi köşkün restorasyonunu gerçekleştiriyoruz. Vaktiyle Osmanlı Sadrazamı Kâmil Paşa’nın inşa ettirdiği, Art Nouveau stilinde önemli bir mimari. Mimarı İzmir Saat Kulesi’ni de yapan Raymond Charles Péré. Restorasyonu tamamlamak üzereyiz. Yakın bir zamanda Arkas Sanat Koleksiyonu’ndan Türk ressamların eserlerinden oluşan bir seçkiyi daimî olarak Arkas Sanat Göztepe’de izleyiciyle buluşturacağız.

Arkas Sanat Direktörü Müjde Unustası:

“Hedefimiz Arkas Sanat Alaçatı’yı Akdeniz çanağı içinde önemli bir sanat merkezi olarak konumlandırmak”

“Alsancak’taki ilk sanat merkezimizi açtığımız 2011’den bu yana Arkas, Türkiye’nin kültür-sanat dünyasında çok önemli bir yere sahip. Hem İzmir hem de Türkiye’de şu an en büyük ihtiyaçlardan biri genç sanatçıların, izleyiciyle buluşacakları mekanların sayısının artması. Biz de bu sebeple Arkas Sanat Alaçatı’da genç sanatçılara alan açacak bir mekân kurgulamak istedik. Hem kalıcı ve süreli sergiler hem de yıl boyu devam edecek etkinlik takvimimizle Arkas Sanat Alaçatı’nın dört mevsim yaşayan bir mekân olmasını arzu ediyoruz. Bu nedenle burada nitelikli, önü açık ve gelecek vadeden genç sanatçılarla gerçekleştireceğimiz projelere öncelik vereceğiz. Zaten ilk süreli sergimizde de farklı tekniklerle çalışan çok sayıda genç sanatçıyı bir araya getirdik. Hedefimiz Arkas Sanat Alaçatı’yı Akdeniz çanağı içinde önemli bir sanat merkezi olarak konumlandırmak.

Yalın bir mimari

Arkas Sanat Alaçatı, Alaçatı’nın gündelik yaşamına sanat odaklı yeni bir pratik eklemek, kente güçlü bir kamusal mekân sunmak üzere Arkas Sanat Urla binasını da tasarlayan Artı3 Mimarlık tarafından tasarlandı. Bina, yalın bir mimari anlayışına sahip. Denizli travertenlerinin kullanıldığı, Antik dönem mimarisinden etkilenmeler taşıyan güncel bir tasarıma sahip. Alaçatı gibi gün ışığının ve rüzgârın her iklimde farklı derecelerde etkin olduğu bir coğrafyada, enerji etkinliği konusunda farklı açılardan hassasiyetlere sahip. Sahip olduğu özel mekanik sistemler sayesinde önemli oranda enerji tasarrufu sağlıyor. Ayrıca drenaj sistemi sayesinde yağmur suyu toplama, biriktirme ve geri kullanımı mümkün. Bu anlamda yeşil bir bina.

155 sanatçılı bir çağdaş sanat seçkisi

Arkas Sanat Alaçatı’da Yeni Topraklar isimli bir çağdaş sanat seçkisine ev sahipliği yapıyoruz. Sergi, 40 yaş altı 155 sanatçının 157 eserini bir araya getiriyor. Dr. Necmi Sönmez küratörlüğünde ve Arkas Sanat ekibi tarafından Türkiye’den ve dünyadan 29 özel koleksiyondan derlenerek hazırlandı. Serginin adı Yeni Topraklar, aslında seçkinin hikayesi adına da çok fazla şey söylüyor. Bu sergide bir araya gelen 155 sanatçının her biri üretim süreçleri kapsamında hayalleri, kuralları, sınırları ve tarihleri yeniden çizdiği, yeniden yazdığı bir imgeler ülkesi ortaya çıkarıyor. Çok farklı coğrafyalardan gelen bu sanatçılar, eserlerinde ortaya koydukları metaforlarla bizleri bambaşka ülkelere, bambaşka topraklara davet ediyor. Dolayısıyla sergi, onların yaratıcılık potansiyellerini keşfetmemiz için de çok iyi bir fırsat sunuyor.

Öncelikli hedef genç sanatçıları sanatseverlerle buluşturmak

Arkas Sanat Alaçatı’nın sanatsal programı ağırlıklı olarak modern ve çağdaş sanat üzerinden devam edecek. Özellikle genç sanatçıları sanatseverlerle buluşturmak öncelikli hedeflerimizden bir tanesi. Bunun yanı sıra atölye ve etkinlik alanlarında gerçekleştireceğimiz çeşitli aktivitelerde de her yaş grubundan katılımcıyı burada ağırlayacağız. Burası aynı zamanda insanların gelip keyifli vakit geçirebilecekleri, belki sanat sohbetleri yapabilecekleri bir mekân olarak tasarlandı. İçinde çok da şık bir kafe hizmet veriyor: Monreve Patisserie. Özetle Arkas Sanat Alaçatı’nın insanların sanatla sosyalleşebilecekleri bir alan olmasını arzu ediyoruz.” 

Açılışta yer alan Victor Vasarely'nin torunu Pierre Vasarely: 

“İzmirliler, Lucien Arkas gibi bir değere sahip oldukları için çok şanslı”

“Lucien Arkas ile tanışıklığımız yaklaşık 13 sene önceye dayanıyor. İzmirliler, Lucien Arkas gibi bir değere sahip oldukları için çok şanslı. Lucien Arkas’ın sanat tutkusu aslında çok farklı alanlara yayılıyor ve onun koleksiyonunu ilk kez Fransa'da Lodeve’de görme şansım oldu, post-empresyonistlere ait birçok eseri görünce çok etkilendim. Bizim aynı zamanda Aix-en Provence’ta Fondation Vasarely için de bir iş birliğimiz var. Orada Lucien Arkas adını verdiğimiz bir salonda Arkas Koleksiyonu'dan Vasarely eserleri sergileniyor. Gerek sergiler gerekse vakfın sürdürülmesi konusunda Lucien Bey’in büyük katkıları var. Bu benim Çeşme’ye üçüncü gelişim. 4-5 sene önce geldiğimde burada bir sanat mekânı yoktu. Arkas Sanat Alaçatı'nın çok başarılı olmasını ve çok ziyaret edilmesini diliyorum. Aynı şekilde genç sanatçıların da desteklenmesini çok önemli buluyorum.”