Geçen aylarda çalışmalarıyla Contemporary İstanbul’da karşımıza çıkan sanatçı ikilisi ha:ar (heykeltıraş Hande Şekerciler ve yeni medya sanatçısı Arda Yalkın) şimdi de Londra’daki sergileriyle sanatseverlerle buluşuyor. 13 Ocak- 12 Şubat arasında Londra’nın önemli galerilerinden JD Malat Gallery’de gerçekleşecek olan sergide, ikilinin Pulse: Electric Mannerism başlığı altında sergilenen üretimlerine plastik sanatlar ile yeni medya teknolojisi arasındaki kesişimi keşfettikleri yeni çalışmaları dahil oluyor. İkiliyle Londra öncesi konuştuk. Bu iş birliğinin ve serginin öyküsü nasıl doğdu? Hande Şekerciler: 2018’den beri Jean-David’le çalışıyorum. (Bu ha:ar olarak üretmeye başladığımız yıl aynı zamanda.) Contemporary Istanbul’da heykellerimi gördükten sonra New York’tayken benimle irtibata geçti, tanıştık. Heykellerle ha:ar’ın işlerini beraber sergileme fikri Ankara’da karşılıklı yaptığımız solo sergide çıktı. İzleyiciler heykellerimi gördükten sonra ha:ar’ın resimlerini görünce çok etkilendiklerini ifade ettiler. Geleneksel işler üreten bir sanatçının, bir yeni medya sanatçısıyla beraber ürettiği, çok daha teknolojik buldukları işleri üst üste görmek etkileyici oldu. Öte yandan konu itibarıyla hayatı tam zıt noktalardan ele alıyoruz. Jean-David’le paylaşınca onun da çok hoşuna gitti ve Electric Mannerism’i beraberce Contemporary Istanbul’a taşıdık. Bu şekilde eserlerimiz İstanbul’da ilk kez toplu şekilde görüldü. Galeri, Electric Mannerism’i Londra’da sergilemeyi teklif etti. Peki siz iki sanatçı nasıl bir araya geldiniz? Arda Yalkın: 2018 Mart ayında New York’ta bir misafir sanatçı programına kabul edildim ve beraber, bir ikili olarak gitmeye, beraber bir şeyler üretmeye karar verdik. Ardından ABD’de başka programlara da kabul edildik, fuarlara katıldık. Ankara, Venedik, Milano ve İstanbul’da sergiler açtık. Bunların yanı sıra Piksel adında bir yeni medya misafir sanatçı programı kurduk, ikinci dönemini başarıyla tamamladı. Dört senedir hem ikili hem de bireysel olarak çalışmaya devam ediyoruz. Pulse: Electric Mannerism adlı serginizde birlikte nasıl bir üretim sergiliyorsunuz? Plastik sanatlar ile yeni medya teknolojisi arasında nasıl bir kesişim gerçekleştiriyorsunuz? Arda Y.: Bizim genel yaklaşımımız, sanatın bir bütün olduğu, sadece medyumların farklılık gösterdiği yönünde sanırım. Dünya hızla değişiyor. Sınırların bulanıklaştığı; kavramların, pratiklerin iç içe geçtiği bir dönemdeyiz. Biz de bu bulanık alanlarda dolaşmayı seviyoruz. Hande, bizim dijital animasyon ya da video ile uğraştığımız dönemlerde bile heykelden kopmadı. Geleneksel üretim yöntemlerine; bronza, ahşaba, kaleme, kağıda son derece hakim. Hatta bu durum kendi bronz döküm atölyesini kurup bizzat döküm yapmaya kadar ilerledi. Öte yandan, ikimiz de yeni dünya ile iletişim kurabilmek ve geleceğe dair planlar yapabilmek için teknolojiyi ve teknoloji felsefesini anlamanın şart olduğuna inanıyoruz. Ortak, hibrit bir çalışma ve düşünme biçimi geliştirdik. Serginizin ismi nereden geliyor? Arda Y.: Bu ismi İtalya’daki iki serginin küratörü Chiara Braidotti önermişti. Chiara özellikle klasik sanat konusunda uzman bir küratör. Hem Impossible Sculptures serisindeki resimleri hem de Hande’nin heykellerini manyerizm üslubuna benzetmişti. Bu dönemde, Rönesans’ın ideal insan bedeni tasvirinden uzaklaşılıp daha sanatsal bir anlatının öne çıktığını görüyoruz. Manyerist eserlerde genellikle konular ve kişiler tam belirli değildir ve sürekli bir devinim vardır. Dijital teknoloji ve klasik yöntemleri harmanladığımız için de serginin isminin “Elektrikli Manyerizm” olmasını önerdi. Biz de bu ismi çok benimsedik. Sergileri anlatan kitabımız da aynı ismi taşıyor. Bu sergi daha önce Türkiye’de de yer almıştı, peki JD Malat Gallery için eklemeler yaptınız mı? Hande Ş.: Bu yıl, Türkiye’deki iş ahlakından bıktığım; asla istediğim kadar yüksek detaylı sonuçlar alamadığım için, bir dökümhane kurduk. Tamamı bu dökümhanede, minik ekibimle beraber ürettiğimiz birkaç yeni heykel eklendi sergiye. Bu özelliğinden dolayı diğer tüm işler arasında benim için ekstra bir önem taşıyorlar. Beni heyecanlandıran bir diğer yeni eklenen eser ise, ha:ar’ın hareketli figürler içeren ilk video işi olan Imposibble Sculpture no:28. Son CI’da bir video-performans işi sergilemiştik. Ama bu videoda ilk defa figürleri hareketlendirdik. İzleyicinin tepkisini ve yorumlarını merakla bekliyoruz. Bir mesaj vermeye çalışmaktan çok öte, kendimizi de dışarda tutmayarak, insanlığın güncel durumuyla ilgili tespitler yapmaya çalışıyoruz.
07.01.2022 04:30
Londra’yı sanatla fethetmeye hazırlanıyorlar
Ha:ar’ın (heykeltıraş Hande Şekerciler ve yeni medya sanatçısı Arda Yalkın) Londra’daki JD Malat Gallery’de 13 Ocak’ta başlayacak sergisi, plastik sanatlar ile yeni medya arasındaki kesişimi gösteriyor
Türkiye’nin plastik sanatlar tarihine bakmak
15 Kasım 2024
1.5 milyon fotoğraflık arşivden 125 kare
08 Kasım 2024
İstanbul’un ‘kitap bayramı’ başlıyor
01 Kasım 2024
Rumeli Hisarı yakında eski güzel günlerine dönecek
25 Ekim 2024
Burçak Bingöl’ün ‘hatırlama bahçesi’
Tüm Yazıları
18 Ekim 2024