Avusturyalı oyuncu, senarist ve romancı Robert Seethaler, karmaşık yaşamları kendine özgü, sade ve neredeyse sert bir dilde anlatabilmek gibi olağanüstü bir yeteneğe sahip bir yazar olarak değerlendiriliyor. İçlerinden biri (40 dile çevrilen Bütün Bir Yaşam) Uluslararası Man Booker Ödülü aday listesinde de yer alan dört roman sahibi Seethaler; aynı zamanda Paolo Sorrentino’nun Michael Caine ve Harvey Keitel’li Youth / Gençlik filminde rol almış olan bir oyuncu da… Seethaler’in Bütün Bir Yaşam ve Toprak adlı romanlarından sonra son romanı olan Son Senfoni (Çeviren: Regaip Minareci) de kısa bir süre önce Timaş Yayınları’ndan yayımlandı. Son Senfoni, müzik tarihinin belki de en güçlü senfonilerini bestelemiş olan Gustav Mahler’e New York’tan Avrupa’ya giden bir gemide, ölümünden önceki son yolculuğunda edebi, duygusal ve lirik bir anlatıyla eşlik ediyor. Mahler’in kopuk düşüncelerinde canlanan anıları, yolculuk öyküsünün bütününü oluşturuyor. Seethaler yeni romanını Türkiye’den ilk kez Oksijen’e anlattı. Bütün Bir Yaşam kitabınız için “Sadece basit bir adamın hikayesini anlatmak istedim” demişsiniz. Ardından gelen Toprak pek çok sıradan insanın ölümden sonra kendi ağızlarından yaşama dair küçük anlarını anlatıyordu. Üçüncü durak olan Son Senfoni’de ise tam tersine hiç de basit olmayan, tarihin en ünlü ve başarılı insanlarından biri olan Gustav Mahler’in yaşamına dair bir öyküyü anlatıyorsunuz. Ama aslında sıradan ya da değil tüm insanlar acı, hayal kırıklığı, başarı ya da mutluluğu aynı şekilde hissediyor. Herkes hayatının bir noktasında acı çekecektir, bu kesin. Herkesin kendi kişisel ıstırabı var. Ve tabii ki sevinçleri. Bunlarla uğraşmak bizi ayırır - ama aynı zamanda bizi birbirine de bağlar. Yaşlı bir köylü kadın, bir Türk madenci ya da Gustav Mahler… Herkes ölüm karşısında eşittir. Ancak yazarken hep bunları düşünmüyorum. Öyle oluveriyor. Sanırım Mahler fikri yaşamınıza bir kibbutz ziyareti sırasında radyoda duyduğunuz bir ezgisiyle girmiş. O ilk esinin gelme hikayesini ve neden Mahler’e dair bir roman yazmaya karar verdiğinizi anlatır mısınız… Bir tarlada patates toplarken, her zaman iki atla yakınlarda olan yaşlı bir adamla tanıştım. Birbirimizle konuştuk ve onun Holokost’tan kurtulan biri olduğu ortaya çıktı. Yanında hep taşıdığı küçük radyosunda, bir gün Gustav Mahler çalıyordu. Bu yaşlı beyefendinin yanında, öğle sıcağındaki o müziği unutamam. Ve şimdi, çok yıllar sonra, bu kitabı yazdım. Ancak elbette bu karşılaşma tek başlangıç noktası değildi. Dürüst olmak gerekirse: İlham hakkında fazla bir şey söyleyemem. Sadece oluşur. Bir karakter, bilinçdışının sisinden bir figür, bir görüntü, bir sahne belirir ve yavaş yavaş şekillenir ve ışığa kavuşur. Şans ve bol çalışma ile de bütün bir hikâye haline gelir. 2016 Uluslararası Man Booker listesinde Bütün Bir Yaşam adlı romanınızla yer alınca ne hissettiniz? Ödüller gerçekten önemli değil ama güzeller. Dürüst olmak gerekirse, Uluslararası Man Booker’ı duymamıştım bile. Orada burada işlerimi takdir eden biri var ve bu harika. Kitap şimdi 40’tan fazla dile çevrildi, bir yazar daha fazla ne ister?
30.04.2021 10:29
Patates tarlasında doğan ‘Mahler’ romanı
Robert Seethaler hem Uluslararası Man Booker adayı bir yazar hem de Youth filminde rol almış bir oyuncu. Yeni romanı Son Senfoni’de ünlü besteci Mahler’in yaşamına dair bir hikaye anlatıyor
Elif'in Seçtikleri: Oksijen Kitap Kulübü
22 Kasım 2024
Türkiye’nin plastik sanatlar tarihine bakmak
15 Kasım 2024
1.5 milyon fotoğraflık arşivden 125 kare
08 Kasım 2024
İstanbul’un ‘kitap bayramı’ başlıyor
01 Kasım 2024
Rumeli Hisarı yakında eski güzel günlerine dönecek
Tüm Yazıları
25 Ekim 2024