21 Kasım 2024, Perşembe Gazete Oksijen
22.03.2024 04:30

50 yaş, ikinci yarının başlangıcı 

Artık 50’li yaşların dayanılmaz hafifliğinden dem vursam da, bazen “Ah o eski günler” demek kaçınılmaz oluyor. Geçen hafta da, Komedi Kulüp’te Özge Fışkın’ın akustik müziğiyle uzun zaman sonra, 90’larda kendimizi tarif ettiğimiz rock’n roll yıllara gidiverdik

Mevzu yaş almak olduğunda artık 50’li yaşlar bir kırılma noktası gibi algılanıyor. Malum, insan ömrü uzuyor, şairin “Yaş 35, yolun yarısı” dediği dönem geride kalıyor, 50 yaş ikinci yarının başlangıcı oluyor. 50. yaşını idrak edenleri tatlı bir telaş alıyor. Cümleler, “Ben sevdim bu 50 yaşı” diye başlıyor. Nasılsa, bir garip cesaret geliyor. O yaşa kadar alınan sorumluluklar, ‘doğruyu’ yapabilmek için verilen mücadele, katlanmak zorunda kalınan ne varsa, iş, eş, toplumsal roller, hepsinin cürmü azalıyor. “Ben üzerime düşeni yaptım” duygusu iç rahatlığına dönüşüyor. Eksikler, hatalar olduysa da, zaman üzerini örtüyor.