Facebook’un 2012’de Instagram’ı 1 milyar dolara satın aldığı o dönemdeki en büyük hedefi genç kuşağa daha fazla erişebilmekti. Çünkü Facebook daha o zamandan gitgide ‘yaş almış’ kimselerin ilgi gösterdiği bir platform olma yoluna girmişti. Bunu gören Zuckerberg, o dönem kullanıcılarının yüzde 40’ının 24 yaş altında olduğu Instagram’ı kendileri için iştah kabartıcı bulmuştu. Bir de Instagram kullanıcılarının uygulamaya sadakati diğer platformlara göre çok yüksekti. Sadece ABD’de her gün Instagram’a en az bir kez giren 23 milyon gencin olduğu biliniyordu. Üstelik gençler Instagram’da Facebook’tan yüzde 50 daha fazla zaman geçiriyor.
Bugün de artık insanların ‘günlük magazin ihtiyacını’ neredeyse Instagram kendi başına sağlar hale geldi. Her sabah ‘kim ne yapmış’ diye gazeteler yerine Instagram’a bakmak yeterli. Zaten medya kuruluşları da içerik sağlarken büyük ölçüde ünlülerin Instagram paylaşımlarına yer veriyor. Hatta zaman zaman ‘Bu haber doğru mu?’ diye şaşırdığımızda ‘Adam Instagram’dan paylaşmış’ cevabı alarak kafamızda hiçbir şüpheye yer bırakmıyoruz.
Bu sahte hayatlar moralleri bozuyor
Facebook’a satılana dek toplam 13 çalışanı olan küçük bir girişim olan Instagram, içeriğini de biz kullanıcılara (etiket bile koyuyoruz) hazırlattığı için zekice bir iş modeline sahip. Fakat bugün gelinen noktada Instagram (rakibi TikTok da buna dahil) insanların ruh sağlığını bozan, özellikle de gençleri depresyona sokan bir platform olmakla suçlanıyor.
2019’da WSJ’da yayınlanan bir raporda üç genç kadından birinin Instagram nedeniyle artık ‘kendi beden imajından utandığı’ ifadesi yer aldı. Gençlerin kaygı ve stres sorunlarının artmasında da bugün Instagram’daki ‘sahte hayatlara’ özenilmesi önemli yer tutuyor. 18 yaş altındaki çocukların günde 2-3 saat fitness influencer’larınının mükemmel hayatlarına özenmesi ve sonrasında kendilerini kötü hissetmesi de işin cabası. Facebook’un basına sızan 2020’deki şirket içi araştırmasına göre de sadece en iyi anları paylaşmanın, kendisini başarılı, zengin ve mutlu göstermenin yeni çağın ‘dijital bağımlılığı’ olduğu vurgulanmıştı.
79 yaşından sonra tabak mı paylaşsın?
Oradaki başarı öyküleri, ultra lüks yaşamlar, pahalı otomobiller, kaslı vücutlar (Galiba Ronaldo bu nedenle zirvede) bazıları için ilham verici olsa da, bu paylaşımlar imkanı olmayanlar için her geçen gün bunalım sebebi oluyor. İngiltere’de yapılan bir araştırma kendini ‘yetersiz ve değersiz’ hissedenlerin oranının Instagram sonrası çağda yüzde 40 arttığını ortaya koydu.
Bütün bunları göz önüne alarak şimdi Robert De Niro’nun başlıktaki sözlerine dönelim. De Niro, ortağı olduğu ünlü restoran Nobu’nun açılışı için geçen hafta geldiği İstanbul’da bu lafları etmişti. Dünyanın yaşayan en iyi 10 aktöründen biri olarak bugün Instagram’a girse herhalde yarın akşama 2-3 milyon takipçisi olur. Fakat 79 yaşındaki Robert De Niro’nun bu sahte dünyada ne işi olacak ki? Adam taa 1974’te ‘Baba’ filminde oynamış. Taksi şoförü, kumarhane işletmecisi, mafya lideri, boksör (Kızgın Boğa) hatta geçkin yaşta çaylak bir stajyeri bile oynamış. Bu saatten sonra Nobu’nun suşi tabaklarını paylaşıp mekanın reklamını mı yapacak?..
Instagram hesabı olmayan ünlüler
• Scarlett Johansson
• Brad Pitt
• Jennifer Lawrence
• Kate Winslet
• Rachel McAdams
• Emma Stone
• Benedict Cumberbatch
• George Clooney
• Shia LaBeouf
• Kanye West (Tüm paylaşımlarını sildi)
Takipçi sıralaması top 10 (son durum)
1-Ronaldo 461 milyon
2-Kylie Jenner 354 milyon
3-Selena Gomez 332 milyon
4-Messi 331 milyon
5-Dwayne Johnson (The Rock) 326 milyon
6-Ariana Grande 319 milyon
7-Kim Kardashian 317 milyon
8-Beyonce 265 milyon
9-Khloe Kardashian 249 milyon
10-Kendall Jenner 227 milyon