Z kuşağı pek bilmez ama eskiden (dijital devrim öncesi) üniversite demek ‘kantin’ demekti... Büyük bir okul kantini düşünün. Tüm kafeteryaların tek çatı altında toplandığı yeni İstanbul Havalimanı kadar büyük bir binayı devasa bir üniversite kantini olarak hayal edin… Tanımlamak için bu büyüklük bile az ama bir fikir vermesi için söylüyorum; işte Clubhouse böyle bir yer. Kantine geldiniz, her masada değişik arkadaş grupları ayrı ayrı muhabbet kümeleri var. Filanca hocanın ders notları mı lazım? Sıkıntı yok, sınıfın en iyi not tutan öğrencilerinin tertemiz fotokopilerini bulacağınız bir masa mutlaka vardır. Otur bir çay iç, fotokopileri toparlayıp uzaklaş. Yandaki masada İbrahimoviç muhabbeti var. Biraz da oraya takıl, kafan şişene kadar futbol sohbeti dinlerken karşı masa ile flört imkanlarını kovala, sonra dersi kaçır. Bir başka masada memleket meseleleri, diğer köşede yüksek profil dedikodu, epeyi bir uğultu, limitsiz çay-kahve ve dolu dolu sosyalleşen gençlik… Evet, ilk izlenim olarak Clubhouse bana bu ortamları hatırlattı. Dünyanın en büyük üniversite kantinini bir bıdık uygulamanın içine sığdırmışlar. Üstelik büyük kalabalıklara ve çeşit çeşit muhabbet ortamlarına rağmen sıfır uğultu. Zift gibi kantin kahvesi ya da boyalı oralet yerine artık self servis frappucinoların yudumlandığı bir dijital muhabbet ortamı. Telefon rehberinizdeki isimler, sosyal medyadatakipleştiğiniz kişiler ve onların arkadaş gruplarıyla genişleyen koca bir çemberin içindesiniz. Konuyu hiç duymayan ‘boomer kuşağı’ okurlar için bu kısa tanıtım sonrası 2021’e fişek gibi giren yeni uygulama Clubhouse hakkındaki izlenimlere geçiyorum.
Ne kişisel verisi sesiniz bile kaydediliyor
Çok kısaca tanımlayacak olursak, Clubhouse sesli sohbet odaları üzerinden kullanıcıların sohbet etmesini (kibarcası: etkileşime geçmek) sağlayan bir uygulama. Uygulamanın Türkçe versiyonu henüz App. Store’da yer almıyor. Görüntülü görüşme ve yazışma özelliği de yok. •Şimdilik uygulamayı sadece Apple kullanıcıları indirebiliyor. iPhone 7 ve sonrası modeller ile iOS 13 üzeri işletim sistemi gerekiyor. Android kullanıcıları biraz daha bekleyecek ama ABD-Çin teknoloji savaşları nedeniyle Huawei telefon sahiplerinin durumu belirsiz. •Clubhouse’a giriş diğer sosyal medya ağlarından daha zor. Sizi bir arkadaşınızın davet etmesi gerekiyor. Davet cep telefonunuza SMS kodu ile geliyor. Yani birisinin önerisi ve telefon numaranızı vererek üye oluyorsunuz. Fake ve anonim hesaplar için iş biraz daha zor. Bu nedenle şimdilik içerde trollerin cirit attığı bir ortam yok. •Birilerini davet etmek de sınırsız değil. İlk kayıt sonrası 2 davet hakkınız var. Üstelik bu kişilerin numarasının sizin rehberinizde kayıtlı olması lazım. Geçen ay WhatsApp infialine konu olan kişisel verilerinizi ve telefon rehberinizdeki isimleri bu kez peşinen ellerinizle kendiniz teslim ediyorsunuz. Uygulama bir süre sesinizi kaydetmenin yanı sıra, günlük cihaz kullanım alışkanlıklarınızı, tıklama verilerinizi ve tüm çerezlerinizi toplama hakkına sahip. Tabii ki bu verileri muhtemel alıcılar ve hizmet sağlayıcılarla paylaşma haklarını da uygulamayı indirdiğiniz an peşinen Clubhouse’a vermiş oluyorsunuz. •Kullanıcılar bu ‘büyük veri’yi kendi rızasıyla Clubhouse’a verdikçe uygulamanın yaratıcısı California merkezli Alpha Exploration Co. şirketinin önü açılıyor. Nisan 2020’de hayata geçen proje daha sadece uygulama geliştiricilere tanıtıldığı dönemde bile iki turda 12 milyon dolarlık yatırım aldı. Geleceğe oynayan fonlar, doğum aşamasındaki Clubhouse’a ‘yakmak üzere’ para koydular. Aralık ayı ortalarında 600 bin kişinin indirdiği uygulamaya Cnbc’de yer alan bir habere göre 100 milyon dolar değer biçildi. 2021’e büyük bir patlama ile giren Clubhouse’un kullanıcı sayısı hakkında resmi açıklama yok. Fakat kullanıcı sayısının çılgın büyümesi ve içeride geçirilen süreye bakılarak yapılan şirket değerlemesine göre Clubhose’a şimdiden 800 milyon doları aşan bir piyasa değeri biçiliyor.‘Club’ sahibi olmak taksi plakası almak gibi...
Clubhouse, kullanıcı deneyimi çok pratik olan bir uygulama. Engelleme seçeneği çok işlevsel. Aynı odada bulunmak istemediğiniz insanları engellediğinizde sizin bulunduğunuz odaya giremezler. Bu durum sizin için de geçerli. •Sohbet odalarının dışında bir de ‘club’ sistemi var. Odalar sohbet sonrası herkes dağılınca kapanıyor, club’lar ise sohbet bitse de açık kalıyor. Fakat ‘club’ açmak herkes için mümkün değil. İleride katma değeri olan ve iyi bir ‘varlık’ olacak gibi görünüyor. Markalar muhtemelen ödeme yaparak ‘club’ sahibi olurken bir takım kanaat önderi insanlar da Twitter’dan mavi tik alır gibi ‘club’ sahibi olabilecek. Bu satırlar yazılırken mesela Cem Yılmaz ya da Tarkan gibi isimler daha Clubhouse’a giriş yapmamıştı. Muhtemelen onlar da club’larını hızlıca kurup ileride gelir paylaşımı modeliyle kapıda dijital bilet kesmeye başlayacaktır. Sizin de buralar daha ‘dutluk’ iken taksi plakası alır gibi bir ‘club’ kapmak için çok iyi bir sosyal takipçi çevresine sahip olmanız şart. •Kaliteli sohbet ve online müzik yayınları için de iyi bir mecra gibi görünüyor. Şimdiden yorum yapmak için erken ama radyoculuk yakın gelecekte buraya kayabilir. Ben TV kanallarında da artık bıkkınlık veren “konuşan adamlı” yayınların bile buraya kayabileceğini düşünüyorum. İsteyenin el kaldırarak kibarca sorusunu sorduğu bu ortamda iki yönlü bir etkileşim var. Seyircinin edilgen olarak ekran başında oturup ne dediği anlaşılmayan maskeli adamlara ne kadar daha tahammül etmesini bekliyoruz ki?Bu odalardan çok haber çıkar

11 saat canlı yayın yapan Şebnem Bozuklu Clubhouse deneyimini anlattı
Oyuncu Şebnem Bozoklu, Clubhouse’a çabuk alıştı. İkinci gününde 11 saatlik canlı yayın yaptı. Yeni platform uğruna 20 yıllık alışkanlıklarından vazgeçti.