Dijital dünyadaki başarılı işlerin ardında bence biraz da ‘insanları birbiriyle daha az muhatap etme’ mottosu yatıyor. Geçmişte uçak bileti almak için bir seyahat acentesini telefonla aramanın çilesini bugünkü Z Kuşağı bilmez. Mesela Yemeksepeti’nin de bugünlere gelmesinin ardında elbette büyük bir iş zekası ve dijital geleceği iyi kavrama öngörüsü yatıyor. Fakat bir müşteri olarak benim için Yemeksepeti’nin en iyi tarafı beni esnafla direkt muhatap etmemesi. Yazılı olarak siparişimi ve adresimi geçiyorum, ödememi de online olarak yapıp siparişimi bekliyorum. Normalde telefon açacaksın, karşı taraftaki kebapçıda büyük bir uğultu, fonda bangır bangır bir müzik. Sen ne istediğini bağıra bağıra anlatmaya çalışacaksın. O arkadaş da dikkatsizliği nedeniyle ‘lahmacunun biri acısız’ notunu unutacak, adresi tam dinlemeyecek, menünün yarısını sipariş ettiğin halde ‘başka bir şey var mıydı?’ klişesini kullanıp seni iyice sinirlendirecek. İşte bu çile yerine online hayat daha az konuşma ile sonuç odaklı iş yapmamızı sağlıyor. (Bu arada Yemeksepeti’nin de agresif büyüme hırsı nedeniyle eski tadının kalmadığını ekleyeyim.)
03.12.2021 04:30
Faydalı ve pratikse tutma ihtimali fazla
Artık telefonla konuşmak yerine WhatsApp ile yazılı olarak iletişim kuruyoruz. Bunun nedeni uzun uzun hal hatır sormak yerine kısa yoldan derdini tebliğ etmek. Dijital çağda, boşa kürek çektiren nafile işler yerine sonuç odaklı girişimler bu sayede başarılı oluyor
Dijital çağın şarj sorunu ajanların bile derdi oldu
20 Aralık 2024
Ve artık ‘arama’ yerine ‘sorma’ dönemindeyiz
13 Aralık 2024
Bilgi obezitesi, karar felci
06 Aralık 2024
Teknoloji şirketlerinin Trump 2.0 beklentileri
29 Kasım 2024
Bluesky’a dijital göç (X’in sonu gelir mi?)
Tüm Yazıları
22 Kasım 2024