Netflix’te Spotify’ın kuruluş öyküsünü anlatan Playlist adlı mini diziyi izlerken Taylor Swift’in geçmişte platforma çektiği rest dikkatimi çekmişti. 2006’da korsan müzik indirilen sitelere ‘kullanıcı dostu’ bir alternatif olarak doğan Spotify, sanatçılar ve plak şirketleri ile telif anlaşmaları yaparak büyümesini sürdürürken Taylor Swift’in boykotu ile karşılaşıyor. 2014 yılında ‘Bütün şarkılarımı çekiyorum’ diyerek Spotify’ı tehdit eden Swift, o dönem bu direnişi ile gazete manşetlerini süslemişti. Bunun üzerine Spotify’ın İsveçli kurucuları ne yapacağını şaşırıyor. Önceleri “Biz her sanatçıya aynı mesafedeyiz, kimseye ayrıcalıklı ücret ödemeyiz” deseler de ünlü popçunun menajeri ile masaya oturmayı kabul ediyorlar. Çünkü Spotify’a sermaye sağlayanlar da “Taylor’ı kaybederseniz bizden artık para beklemeyin” mesajı yolluyor. Swift’in menajeri ile iki ortağın dizideki buluşma sahnesi harika. Menajer biraz ukala ama elindeki değerin farkında. Siteye yeni giren kullanıcıların büyük bölümünün o zaman 26 yaşında olan Taylor sayesinde geldiğini, çalınan 20 şarkıdan birinin kendilerinin olduğunu ve Taylor’ın en yakın rakibinin iki katı dinlendiğini biliyor. Dolayısıyla Spotify’ın bu büyüme hikayesinden ‘payını’ daha o zamandan istiyor…
Diziyi bitirdikten sonra kafamda kalanların başında Taylor’ın bu direnişi vardı. Dünyada o kadar isyankar rock yıldızı varken, ünlü ve kaprisli şarkıcılar saymakla bitmezken nasıl olmuş da daha 2014’te bu popçu tek başına sisteme başkaldırabilmişti. Sorularıma cevap ararken O2’de Alper Bahçekapılı imzalı harika bir makale çıktı karşıma. Swift’in müzik felsefesini çok iyi anlatan bu yazıda, her albümünün çıktığı ilk haftada 1 milyon satış barajını geçen tek sanatçı olduğunu öğrendim. Üstelik 1989 doğumlu yıldız, bunu kimsenin artık pek albüm almadığı ‘streaming çağında’ bile başarıyor. Son albümü ‘Midnights’ ile de akılalmaz rekorlar kırmaya devam ediyor. Öyle ki 2014’de restleştiği Spotify, son albümünün yayınlandığı 2022’de bir ‘gece yarısı’ aşırı ilgiden çöktü. Yıldızların çok çabuk söndüğü şu hızlı tüketim çağında, bugün 32 yaşında olan Swift’in bunu nasıl başardığını araştırmaya devam ettim. The Atlantic’te yayınlanan analizde Swift’in genelde oyunun kurallarını hep kendisinin koyduğu anlatılıyor. Ayrıca medyadaki dijital dönüşümü de dünyada en iyi yakalayan yıldızların başında geliyor. TikTok’ta şarkıları açık ara en çok viral olan yıldız o. Paylaşımlarında hep iyi bir hikaye anlatıcısı ve merak edilen içerik üreticisi olmayı başarıyor. Hatta bu analize göre Taylor Swift şimdiden takipçileri ve hayranları ile ‘kendi öte dünyası’nı kurmuş durumda. Çünkü yıllardır farklı kuşaklardan insanları peşinden sürüklemeyi başarıyor. Albüm lansmanından neşeli zeka oyunlarına sosyal medyanın gücü ile milyonları bir araya topluyor. Kavram yaratmaya bayılan ABD basını da onun bu gücüne ‘Swiftie olmak’ adını vermiş. Hatta artık Swift’in bu sadakatli hayranları ve kendine ait dünyası ile Mark Zuckerberg’e karşı da bir alternatif olabileceği konuşuluyor. Çünkü ‘Metaverse’ projesiyle köşeyi dönmeyi amaçlayan Zuckerberg’in Swift’inki gibi sahici bir ‘öte dünya’yı hala kuramadığı ortada.
Kim bilir belki de bugün 2014’teki Spotify restleşmesinin tam tersi olur. Zuckerberg, gidip Taylor Swift’in kapısını çalar, “Gel şu Metaverse işini beraber yapalım” der.
04.11.2022 04:30
Yıldız dokunuşu şart
Bir ‘öte dünya’ kurmak için yola çıkan Zuckerberg, sahici bir ‘öte dünya’sı olan Taylor Swift’ten destek alabilir mi?.. Spotify örneği ilham verici olabilir
Bluesky’a dijital göç (X’in sonu gelir mi?)
22 Kasım 2024
Haftada 4 gün çalışana hayat bayram olur mu?
15 Kasım 2024
Dijital çağda bitmeyen iletişim bombardımanı
08 Kasım 2024
Dijital çağın ünlüleriyle işbirliği yapma modası
01 Kasım 2024
Siyaset bilimciler bunu analiz etsinler bakalım!
Tüm Yazıları
25 Ekim 2024