Blaise Pascal’ın ailesi 1640 yılında ekonomik sebeplerle Paris’ten Rouen şehrine taşınır. Bereketsiz geçen sezonun yarattığı kıtlık ve artan vergiler sebebiyle sık sık ayaklanmalara sahne olan şehrin sokaklarda şiddet kol gezmektedir. Hayatta kalmayı başaranların büyük kısmı ise “Kara Ölüm” olarak anılan veba salgını sebebiyle kırılmaktadır. Evinin emniyetli ortamına kapanan Pascal, vergi memuru babasının bütün enerjisini ve vaktini yutan hesaplama işlerini mesele edinir. Henüz 19 yaşındayken başladığı çalışma, 1645 yılında “hesap makinesi” (la machine arithmétique) adlı bir cihaza dönüşür. Tarihin bu ilk (mekanik) hesaplama cihazı, üstünde rakamlar yazılı, yan yana dizili ve birbirine bağlı 6 çarktan oluşuyordu.
Bugünkü emsalleriyle aşık atacak hali yoktu fakat Pascal’ın makinesi kendi döneminde rakipsizdi. Rakipleri çıtayı sürekli yükseltti. Fakat hesaplama alanında insan faktörü II. Dünya Savaşı’ndaki topçu atış koordinatlarını belirlemeden, atom bombasının geliştirilmesine; hatta NASA’nın erken dönem uzay görevlerine kadar kilit rol oynadı.
Yazının tamamını görebilmek için lütfen abone olun. ABONE OL
Aboneyseniz
üye
girişi
yapınız.
Oksijen'e e-gazete aboneliği ile edineceğiniz avantajlar; Oksijen yazarlarının tüm yazılarına erişim Gazeteoksijen.com üzerinden 7/24 güncel haber erişimi Her gün e-posta kutunuza gelen Oksijen bülteni Gazete Oksijen, O2 ve özel yayın arşivine erişim