Baudrillard’ın “tilkinin kuyruğundaki kızıllık” öyküsünü çok sevdiğim bir arkadaşım anlatmıştı bana, ben de size anlatayım.
Bir gün bir oğlan çocuğunun karşısına bir peri çıkmış: “Dile benden ne dilersen, her şeyi yerine getireceğim” demiş.
Bir de şart koşmuş: “Ama hayatının sonuna kadar tilkinin kuyruğundaki kızıllığı hiç düşünmeyeceksin. Bunu düşündüğün anda her şeyi geri alırım.”
Oğlan kabul etmiş.
İyi bir eğitim, yaparken hem zevk aldığı hem iyi para kazandığı bir iş, sevdiği bir kadın, güneşli, güzel günler.
İlerleyen yıllar boyunca tilkinin kuyruğundaki kızıllığı hiç aklına getirmediği için istediği her şeye kavuşmuş.
Ve bir gün beynini kemiren bir soruyla uyanmış: Tilkinin kuyruğundaki kızıllık neydi?
Sonunu tahmin edebilirsiniz, peri sözünün eriymiş, hepsini geri almış!
Sabit fikirlerin, kafadan bir türlü sökülüp atılamayan önyargıların insanların birbirleriyle olan ilişkilerini de aynen böyle zehirlediğini düşünüyorum.
08.12.2023 04:30
Tilkinin kuyruğundaki kızıllık!
Sabit fikirlerin, kafadan bir türlü sökülüp atılamayan önyargıların insanların birbirleriyle olan ilişkilerini zehirlediğini düşünüyorum. Buna insanlar arasındaki ilişkilerin her boyutunda rastlayabiliyoruz. Özellikle de âşıkların ilişkilerinde...
Flört etmenin bin türlü yolu var
15 Kasım 2024
Daha iyi sevmenin 7 yolu
08 Kasım 2024
Türkiye’nin yumuşak gücü
01 Kasım 2024
Gölgesinde ot bitmeyen mimari
25 Ekim 2024
Bir kadını ararken kaybolmak
Tüm Yazıları
18 Ekim 2024