21 Mart 2025, Cuma Gazete Oksijen
14.03.2025 04:30

Geleneksel ve çağdaş yorumu birleştiriyor

Prof. Dr. Hüsamettin Koçan’ın 15 Mart’ta MERKUR’de açılacak Gölgenin Arkasındaki sergisi, Bayburtlu kadınların geleneksel boncuk örgü tekniklerini çağdaş sanatla bir araya getiriyor. Sergi, el işçiliğini yalnızca estetik bir araç olarak değil, bir anlatım biçimi olarak ele alıyor
A+ Yazı Boyutunu Büyüt A- Yazı Boyutunu Küçült

Sanatın bireysel bir yaratım süreci olduğu düşünülse de bazı üretimler köklerini kolektif bellekte bulur. Hüsamettin Koçan’ın Gölgenin Arkasındaki sergisi de tam olarak böyle bir diyalog kuruyor. Bayburtlu kadınların geleneksel boncuk örgü tekniklerini çağdaş sanatla bir araya getiren bu sergi, el işçiliğini yalnızca estetik bir araç olarak değil, bir anlatım biçimi olarak ele alıyor. Sanatçı tığ işlerin yerleştiği sacları, Anadolu’da ekmek ve yemek pişirilen bu formu, hem kadınların ekmek ve yemek yaptıkları hem de bu tığ örgüler vasıtasıyla ekmeklerini kazandıkları bir form olarak yeniden yorumluyor. Bu nedenle malzeme, herhangi bir müdahale yapılmadan olduğu gibi kullanılıyor. Boncuk dizme pratiği, yalnızca süsleme değil; sabrın, emeğin ve gündelik hayatın ritminin bir kaydı. Koçan, bu üretimleri doğrudan bir sanat yapıtına dönüştürmek yerine, onların kendi diliyle var olmasına ve kadınların sözüne alan açıyor. Koçan’ın sanat anlayışı, sadece görsel bir ifade biçimi değil, aynı zamanda sanatın toplumsal bellekteki yerini sorgulayan bir düşünme biçimi. 19 Nisan’a dek MERKUR’de devam eden Gölgenin Arkasındaki sergisi, izleyiciyi sadece bir sergiye değil, sanatın ve emeğin görünürlüğü üzerine derin bir düşünce yolculuğuna davet ediyor.