Twitter’da gördüğü korkunç haberler karşısında dehşete düşüp “Dünya ne ara böyle bir yere dönüştü, inanamıyorum!” diye yazan arkadaşımı bir başka kullanıcı şöyle cevaplamış: “Dünya hep böyle bir yerdi. Sadece eskiden sosyal medya yoktu.” Evet, internetten ve cep telefonlarından önce de kötülüğün kol gezdiği bir dünya vardı. Her şeyi anında yansıtan dijital mecralardan yoksun olduğumuz için, kafamızı kuma gömmek daha kolaydı ama.Çocukların ve kadınların maruz kaldığı suçlardan, gündelik faşizmden ya da çevre felaketinden uzakta yaşadığımızı zannedebiliyorduk. İskandinav polisiyesinin kült ismi Kurt Wallander işte o dünyada, 90’larda yaşıyor. Sovyetler Birliği ve diğer komünist rejimlerin yıkılmasından hemen sonraki kaos çağında. İsveç’in küçük Ystad şehrinde polislik yaptığı, o tarihte sosyal medya falan da olmadığı için, dünyası mıntıkasında yaşananlardan ve kişisel sorunlarından ibaret. Ta ki karlı bir kış sabahı, içinde iki ceset olan cankurtaran botu Ystad kıyılarına vurana kadar. Soruşturma onu hakkında hiçbir şey bilmediği Letonya’nın başkenti Riga’ya kadar sürükleyecek. Acımasız köpeklerin inine…
Yazının tamamını görebilmek için lütfen abone olun. ABONE OL
Aboneyseniz
üye
girişi
yapınız.
Oksijen'e e-gazete aboneliği ile edineceğiniz avantajlar; Oksijen yazarlarının tüm yazılarına erişim Gazeteoksijen.com üzerinden 7/24 güncel haber erişimi Her gün e-posta kutunuza gelen Oksijen bülteni Gazete Oksijen, O2 ve özel yayın arşivine erişim