Çok büyük bir acımız var. Koyu, derin bir acı. Günlerdir ne okumak geliyor içimden ne de yazmak. Sanatın o koyu karanlığa bir umut ışığı düşüreceğini biliyorum ama olmuyor işte. O ışığı düşünemeyecek kadar uyuştu beynim. İşte bu yıl 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü, böyle bir karanlığın içinde geldi. Neyse ki yavaş yavaş da olsa 8 Mart’ın gerçek anlamının farkına varılıyor. Kadın haklarına odaklanmamız gereken bir gün, yıllarca tüketim imparatorluğunun cümlelerine hapsedildi. Nelere tanık olmadı ki bugün; örneğin erkekler “çok sevdikleri” kadınlara çiçek aldı. Ev eşyası satan firmalar, bugün için kadınlara özel kampanyalar yaptı. Uzatmaya gerek yok, hepsini biliyorsunuz. Ama şunu da söyleyeyim; bu gözler bir kafenin kapısında “8 Mart’a özel, çay ve pastada kadınlara yüzde 50 indirim” tabelası bile gördü. Pes doğrusu!
Yazının tamamını görebilmek için lütfen abone olun. ABONE OL
Aboneyseniz
üye
girişi
yapınız.
Oksijen'e e-gazete aboneliği ile edineceğiniz avantajlar; Oksijen yazarlarının tüm yazılarına erişim Gazeteoksijen.com üzerinden 7/24 güncel haber erişimi Her gün e-posta kutunuza gelen Oksijen bülteni Gazete Oksijen, O2 ve özel yayın arşivine erişim