19 Nisan 2024, Cuma
Haber Giriş: 13.08.2021 04:30 | Son Güncelleme: 16.02.2022 15:16

Geçen yıl dibe vuran İsveç nasıl düze çıktı?

Covid-19’a karşı başlangıçta “sürü bağışıklığını” seçen İsveç, 2020’yi yüksek vaka sayıları ve ölümlerle geçirdi. Ama bugün ülke adeta salgını bitirdi
Geçen yıl dibe vuran İsveç nasıl düze çıktı?

Salgına karşı hemen hemen tüm ülkeler maske, sosyal mesafe, kapanma gibi yöntemler uygularken İskandinav ülkesi İsveç neredeyse hiç kısıtlamaya gitmedi, sosyal mesafe uygulamadı. İnsanlar aylarca restoranlara maskesiz olarak gitmeye devam etti. Çalışma hayatı ve sosyal hayat kesintisiz devam etti. Ekonomide çarkların sürekli dönmesi sağlandı. 10 milyonluk İsveç salgının en tepe yaptığı günlerde en yüksek 7 binli vaka rakamlarını gördü. 2020’de Finlandiya, Norveç, Danimarka gibi komşularından 10 kat daha yüksek vaka sayısı ve 20 kata yakın daha fazla ölüm yaşansa da şimdi İsveç, bu acı tablonun ardından düzlüğe çıkmış görünüyor. 

Sıfır vaka, sıfır ölüm, sıfır ağır hasta

Şimdi ABD’de Delta nedeniyle maskeler geri dönerken İsveç’te korona ile mücadelenin bir numaralı ismi olan Anders Tegnell, Aftonbladet gazetesine, “Daha henüz çok iyi tanımadığımız bu varyant İsveç’te de bir süredir dolanıyor ama biz maske takmak gerektiğine inanmıyoruz. Bazen Delta taşıyan bir kişinin 100 kişiye bulaştırdığı haberlerini okuyoruz, bazen ise hiç kimseye bulaştırmadığını...” dedi. Tegnell’e bu sözleri söyleme cesaretini veren ise İsveç’te Delta varyantına rağmen günlük ölümlerin sıfıra gerilemiş olması. Toplu taşımada bile maske takılmamasına rağmen ülkenin 3’te birinde günlük vaka sayısı sıfıra düştü. Temmuz ayında hastanede tedavi edilmesi gereken hastaların günlük sayısı 0-2 arasında değişti. Tüm bunlara rağmen Tegnell’in özellikle İsveçli gençlere bir uyarısı var: “Rahatlamayın, pandemi hâlâ sürüyor. Aşı olmayı ihmal etmeyin.” 

Evet, Delta aşı olanlara da bulaşabiliyor ama korkmayın

Özellikle son bir aydır tüm dünyada sosyal medya ve internet sitelerinde, iki hatta üç doz aşılı kişiler arasında Covid’e yakalananlar olduğu yolunda haberler çıkıyor. Aşı karşıtları bu haberleri kendi komplo teorilerini doğru göstermek için sıklıkla kullanıyor. Scientific American dergisinin son sayısında yer alan bir habere “grip aşısı olmasına rağmen gribe yakalananların oranı, Covid-19 aşısı olduktan sonra pozitif çıkanlara göre çok daha fazla. Asıl üzerinde durulması gereken, aşılıların Covid’i yakalanıp yakalanmadıkları değil, hastalığı nasıl geçirdikleri... Bu konuda da rakamlar çok net. Sadece Türkiye’de değil tüm dünyada son dönemde koronavirüs nedeniyle hastaneye yatanların büyük çoğunluğu aşısız ya da aşı takvimini tamamlamamış kişiler. ABD’de bu oran yüzde 97 olarak açıklandı. (Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, “Şu an aktif vakalarımızın yaklaşık yüzde 87’si aşısı tamamlanmamış kişiler. Hastanede yatan hastalarımızın ise yüzde 95’i aşısı tamamlanmamışlardan oluşuyor” dedi.) Ölümler için de benzer oranlar açıklanıyor. Yani şu çok açık: Virüsü kapsanız bile aşılıysanız hastalığı çok hafif atlatıyorsunuz, ama aşısızsanız yoğun bakıma yatış ve ölüm riskiniz kat kat daha yüksek.