UNICEF'in yayımladığı Çocuklar Gerçekten Öğreniyor Mu? raporunda, 3. yılına giren Covid-19 salgınının eğitimdeki etkileri ele alındı.
Raporda, okul çağındaki yaklaşık 405 milyon çocuğun bulunduğu 23 ülkede, Covid-19 nedeniyle okulların hala kısmen veya tamamen kapalı olduğu ifade edildi.
Bu ülkelerdeki birçok çocuğun okulu bırakma riskiyle karşı karşıya olduğuna dikkat çekilen raporda, 147 milyon çocuğun yüz yüze eğitimin en az yarısına katılamadığı tahmininde bulunuldu. Raporda, özellikle kız çocuklarının, okullar açıldıktan sonra da okula dönemediği vurgulandı.
19 ülkede okullar hala kapalı
Mart 2020'de okulların, 150 ülkede tamamen, 10 ülkede kısmen kapatıldığı anımsatılan raporda, iki yıl sonrasında bu ülkelerden 19'unda okulların hala kapalı olduğu belirtildi.
Raporda, Sahra Altı Afrika'da okuma, yazma ve matematik gibi becerilerin salgın döneminden önce de düşük seviyelerde olduğu anımsatıldı.
Uganda'da ocak ayında okullar açıldığında her 10 öğrenciden yaklaşık birinin okula dönemediği kaydedilen raporda, bölgedeki okulların halihazırda su baskınlarından zarar gördüğü aktarıldı.
Raporda, öğretmenlerin, aileleri aralarında çocuk yaşta anne olanların da bulunduğu kızlarını okula göndermeye ikna etmek için evlerine gittiği ifade edildi.
Covid-19, eğitime erişimindeki derin eşitsizlikleri daha da genişletti
Raporda, çocukların yalnızca öğrenmekten değil, sosyal ilişkiler ve evin dışında hayat tecrübeleri edinmekten de geri kaldığına dikkat çekildi.
122 ülkeden verilerin ele alındığı raporda, bunların yalnızca yüzde 60'ının eğitimde telafi planı olduğuna işaret edildi.
Raporda, Covid-19 salgınının çocukların eğitime erişimindeki derin eşitsizlikleri daha da artırdığı belirtildi. Yıkıcı zincir reaksiyonundan kaçınmak için eğitime daha fazla yatırım yapılması çağrısında bulunuldu.
Salgının gizli kayıpları
Diğer yandan, UNICEF Genel Direktörü Catherine M. Russell, yaptığı açıklamada, çocukların "salgının gizli kayıpları" olduğunu ifade etti.
Russell, ülkelerdeki eğitim bakanlarının eğitimde telafi noktasında planları olması gerektiğini ancak yine de küresel bir taahhüde de ihtiyaç duyulduğunu belirtti.
Kaynak: AA