26 Kasım 2024, Salı Gazete Oksijen
Haber Giriş: 11.10.2024 14:03 | Son Güncelleme: 11.10.2024 14:04

ABD'de kasırga sonrası komplo teorileri yükselişe geçti: 'Havayı kontrol edebiliyorlar'

ABD’de kasırgalar ile ilgili komplo teorileri sosyal medyada yayılıyor. Algoritmalar ve sahte görsellerin etkisiyle yanlış bilgilerin milyonlarca kişiye ulaşması sosyal medyada bilgi kirliliği sorununu yeniden gündeme getirdi
Helene Kasırgası'nın Florida'dan geçmesinin ardından Citrus Caddesi göle döndü. 27 Eylül 2024. (Scott Mcintyre/The New York Times)
Helene Kasırgası'nın Florida'dan geçmesinin ardından Citrus Caddesi göle döndü. 27 Eylül 2024. (Scott Mcintyre/The New York Times)

ABD’yi etkisi altına alan kasırgalar Helene ve Milton, yalnızca doğa olayları olarak değil, aynı zamanda sosyal medya platformlarında yayılan komplo teorileri ile de dikkat çekti. Bu yanıltıcı bilgiler, özellikle sosyal medyada hızla yayıldı ve gerçek ile yalanın birbirine karıştığı kirli bir bilgi ekosistemine zemin hazırladı. BBC’nin haberine göre, yanıltıcı içerikler arasında, kasırgalar hakkında sahte görseller, eski felaket görüntüleri ve hava mühendisliği gibi ispatsız teoriler öne çıktı. Özellikle yapay zekâ ile oluşturulmuş görseller ve eski fırtınalardan alınan videolar kullanıcılar arasında hızla yayıldı.

Algoritmalar bilgi kirliliğine zemin hazırlıyor

Sosyal medya platformlarında yer alan yanlış bilgiler, özellikle X (eski adıyla Twitter) gibi platformlarda ön plana çıkıyor. Platformun gelir paylaşım politikası, etkileşim odaklı içerikleri teşvik ederken, mavi tik sahibi kullanıcılar bu içeriklerden maddi kazanç sağlıyor. Bu durum, gerçek olup olmadığına bakılmaksızın içeriklerin viral hale gelmesine neden oluyor. X’in algoritmaları, kullanıcıların dikkatini çeken içeriklere öncelik veriyor. Mavi tikli hesaplar, daha fazla görünürlük kazanıyor ve bu hesapların paylaşımları geniş kitlelere ulaşıyor. X’teki bu değişiklik, doğruluğu sorgulanmayan bilgilerin hızla yayılmasına zemin hazırlıyor.

Cumhuriyetçi Marjorie Taylor Greene gibi siyasetçilerin bile hava durumu mühendisliğiyle ilgili komplo teorilerini dile getirmesi, bu yanlış bilgilerin nasıl ana akım haline geldiğini gösterdi. Greene, X’teki "Evet, havayı kontrol edebiliyorlar" açıklamasıyla kasırgaların yapay ve hedefli olduğunu savundu. Siyasetçiler dışında, "Wild Mother" gibi sosyal medya fenomenleri de bu teorilerin yayılmasında büyük rol oynadı. Eskiden komplo teorilerini paylaştığında alay konusu olan bu fenomenlerin son paylaşımları geniş bir kitle tarafından desteklendi.

Yardım çalışmaları sekteye uğrayabilir

Yanıltıcı içerikler, kurtarma ekiplerinin kasıtlı olarak yanlış yönlendirildiği veya doğal afetlerin hükümet tarafından manipüle edildiği iddialarına dayanıyor. Bu tür bilgiler, sadece çevrimiçi ortamda kalmayıp, gerçek dünyada yardım çalışmalarını da sekteye uğratma riski taşıyor. Sosyal medyada yayılan komplo teorileri, ISD’nin (Institute of Strategic Dialogue) verilerine göre sadece birkaç düzine paylaşımda 160 milyon kez görüntülendi. Yanlış bilgiler, hem felaket bölgelerinde çalışanları hedef alıyor hem de doğal afetlerle ilgili kamuoyunun doğru bilgiye ulaşmasını engelliyor.

X platformu içerik denetleme konusunda sınıfta kaldı

Yanıltıcı içeriklerin yayılmasını önlemek için bazı platformlar çeşitli önlemler alırken, X bu konuda daha zayıf kalıyor. Örneğin, TikTok, YouTube ve Instagram gibi platformlar, yanlış bilgi içeren paylaşımlara karşı içerik denetimleri ve etiketlemeler yapıyor. Ancak X’te benzer bir denetim mekanizması bulunmuyor. Özellikle yanıltıcı içerikleri raporlama seçeneğinin kaldırılması, yanlış bilgilerin yayılmasını hızlandırıyor. Yanlış bilgi paylaşımı yalnızca bireysel kullanıcıların değil, geniş takipçi kitlesine sahip hesapların da ilgisini çekiyor. Bu hesaplar, sosyal medyanın sağladığı gelir paylaşımı politikası ile daha fazla takipçi ve kazanç elde etmeyi hedefliyor. Algoritmaların bu içerikleri ödüllendirmesi, doğru bilginin yayılmasını zorlaştırıyor.

Kasırga Helene ve Milton ile ilgili sosyal medyada yayılan komplo teorileri, yanlış bilginin nasıl hızla yayıldığını ve toplumsal etkilerini gözler önüne seriyor. Sosyal medya algoritmalarının etkisiyle yanlış bilgiler milyonlara ulaşıyor ve gerçek bilgiye ulaşmak giderek zorlaşıyor. Bu süreç, sadece çevrimiçi dünyayı değil, afet yönetimi ve kamu güvenini de tehdit ediyor.