Antarktika bu yıl rekor seviyede erimeye devam ediyor
"İklimi dengeleyen deniz buzlarının bu sene de ne kadar azaldığını görmüş olduk"
7. Ulusal Antarktika Bilim Seferi Lideri Kaptan Özgün Oktar, her yıl çalışmalar kapsamında ocak-mart döneminde Antarktika'da bilimsel projeler yürüttüklerini ve bu çalışmalar sırasında iklim değişikliğinin sonuçlarını da gözlemlediklerini ifade etti.
Oktar, "Dünyamızın iklimini dengeleyen deniz buzlarının bu sene de ne kadar azaldığını görmüş olduk. Aslında 1970'li yıllardan beri uydudan takip ettiğimiz deniz buzları şu anda da azalıyor. Yıllardır hep bu dönemlerde deniz buzu ile kaplı olan ve geçiş yapamadığımız Gullet ve Barlas Kanalı'ndan geçmekteyiz ve gördüğünüz gibi deniz yüzeyinde sadece bazı buz dağları var. Bu bize aslında gelecekle ilgili kaygılar sunuyor." diye konuştu.
Sefer sırasında karşılaştıkları yolcu gemilerinin deniz buzu ile karşılaşması için 73 derece enlemine kadar indiğini bildiklerini aktaran Oktar "Şu an 67 derece eylemindeyiz. Deniz buzları daha önce buradaydı. Yani 5 enlem daha güneye kadar deniz buzunun eridiğini görüyoruz. Tabii ki iklimin değişmesi, sadece deniz buzunun kaybolması demek değil. Bu dünyanın tamamını etkileyen yağış rejiminin değişmesi, sıcaklık rejiminin değişmesi, ekstrem hava koşullarının yaşanmasına neden oluyor. Belki de buradaki bir kilometrekarelik buzun kaybolması o yıl Türkiye'de daha fazla sel, daha fazla orman yangını olması anlamına gelecek. Biz de seferimizde hem insanlığın etkisini hem de iklim değişikliğinin bu bölgedeki araştırmalarını yapıyoruz" dedi.
"Şu an erime dönemindeyiz"
TÜBİTAK MAM Kutup Araştırmaları Enstitüsü'nden Kaptan Sinan Yirmibeşoğlu da 2000'li yılların başından beri uydu teknolojisinin gelişimiyle aldıkları veriler sayesinde Horseshoe Adası'nda bulunan 3 ayrı körfezi incelediklerini bildirdi.
Yirmibeşoğlu, "Deniz buzu çalışmamda şundan bahsetmek isterim ki iklim değişikliği özelinde güneşli gün sayısının arttığını, bulutlu günlerin değiştiğini ve deniz buzlarının trendlere bağlı olarak yaz dönemlerinde azaldığını görmüş olduk. Bu sayede aslında gemiler adaya çok daha kolay gelebilir ve hatta buz sınıfı en düşük olan gemilerin bile bazı aylarda adaya gelebileceğini tespit etmiş olduk. İklim için çok kötü bir şey olduğunu bildiğimiz standart iklim değişikliğinin yine kutuplarda birebir yaşandığını gördük" ifadelerini kullandı.
Dünyada denizlerde ve karalarda belli soğumalar olduğuna işaret eden Yirmibeşoğlu "Şu an yağmur yağıyor ama hava sıcaklığı düşük olduğu için biz bunu bir kar yağışı olarak görüyoruz. İşte bu kar yağışı, Antarktika'ya yağdıktan sonra kendini buza çeviriyor. Yani sıcaklık sıfır dereceden yüksek olmadığı için donma ile devam ediyor. Buzul dediğimiz kara üzerinde katmanlar oluşuyor. Bunlar 4 kilometreye kadar Antarktika'da yükselirken, denizde durum tamamen farklı... Çünkü deniz bir tatlı su değil, tuzlu su ve içinde kimyasallar, yoğunluklar her şey çok farklı. Deniz buzu yüzeyde donmaya başladıktan itibaren eksi 1,5 dereceye ihtiyacı oluyor. Fakat biz denizleri kirlettiğimizde bu eksi 1,5 derece suyun yoğunluğu ve okyanus asitliği değiştiği için daha düşük derecelere ihtiyaç duyuyor. Fakat bu mevcut değil. İşte bu yüzden bu deniz buzlarının sürekli değiştiğini görüyoruz" açıklamasında bulundu.