Gautam Adani, şirketlerinin hisseleri borsada hızla düşerken ve dünyanın en zenginleri listesinde alt sıralara kayarken dolandırıcılık suçlamalarına karşı milliyetçi duygulara başvurmaya çalışıyor. Suçlamaları şiddetle reddeden Adani Group, aleyhindeki iddialarında Hindistan’ın kendisine üstü kapalı bir saldırı olduğunu savunuyor.
Aktivist Hindenburg Research tarafından ortaya atılan kurumsal dolandırıcılık iddialarına şirketin ilk resmi yanıtı, CFO'su Jugeshinder Singh tarafından arka planda şirketin logosu yerine Hindistan bayrağı bulunan bir videoyla verildi. Singh mesajında Hindistan'dan neredeyse hiç bahsetmedi ancak arka planda ulusal bayrağın varlığı, muhalif politikacılar, gazeteciler ve siyasi yorumculardan eleştiri aldı.
413 sayfalık yanıt
Adani Group, Hindenburg'un iddiasıyla ilgili ikinci açıklamasını 26 Ocak'ta yayınlayarak, raporun Hindistan borsalarında dalgalanma yarattığını ve bunun Hint vatandaşları için istenmeyen ıstıraba yol açtığını belirtti. Firmanın savunmasında milliyetçi duyguları harekete geçirmeye yönelik en cesur girişimi, Hindenburg'un iddialarını herhangi bir şirkete yönelik haksız bir saldırı ancak Hindistan'a yönelik hesaplı bir saldırı olarak etiketleyen 413 sayfalık bir yanıtla hafta sonu geldi.
Daha fazla eleştiri aldılar
Pazartesi günkü bir röportajda Singh, Hindistan borsasının Adani'nin borsaya kote hisselerini satmasını, 1919’da Kuzey Hindistan’daki Amritsar şehrinde İngiliz sömürge döneminde protestocuları katletmek için beyaz bir kişinin emriyle diğer Kızılderilileri vuran Hintli askerlerin eylemleriyle karşılaştırdı.
Singh'in Hindistan'ın bağımsızlık mücadelesinde önemli bir olay olan Jallianwala Bagh katliamına da değinmesi daha fazla eleştiri aldı ve birkaç kişi, vatanseverlikten yararlanma çabalarına rağmen Singh'in artık Hindistan vatandaşlığından vazgeçen bir Avustralya vatandaşı olduğunu söyledi.
"Süper güç olacağına inanıyoruz"
Geçen hafta Hindenburg, Adani Group’u hisse manipülasyonu ve muhasebe dolandırıcılığı planı yapmakla suçlayan bir rapor yayınladı. Şirket iddiaları şirketin şiddetle yalanladı. Adani'nin 413 sayfalık savunma yazısına daha sonra verdiği bir yanıtta Hindenburg, Adani'nin milliyetçiliği silah haline getirmesini de sert bir şekilde eleştirerek şunları söyledi: Açık olmak gerekirse, Hindistan'ın canlı bir demokrasi ve heyecan verici bir geleceğe sahip yükselen bir süper güç olduğuna inanıyoruz. Ayrıca Hindistan'ın geleceğinin, kendisini Hindistan bayrağına sarınırken ulusu sistematik olarak yağmalayan Adani Group tarafından engellendiğine de inanıyoruz.
Şirket ve kurucusu ise yükselişlerini Hindistan'ın büyüme hikayesine bağlamaktan asla çekinmediler. Geçen yıl Forbes Küresel CEO Konferansında konuşan Adani, Hindistan'ı yükselen küreselleşmeden uzaklaşma dalgası karşısında siyasi, jeostratejik ve pazar açısından nispeten parlak birkaç noktadan biri olarak nitelendirdi. Milyarder, Hindistan'ın önümüzdeki 25 yıl içinde 3 trilyon dolarlık bir ekonomiden 30 trilyon dolarlık bir ekonomiye çıkacağını tahmin etti.
Hindistan başbakanı Narendra Modi'nin bazı sözlerini kullanan Adani, "Ülkemiz bu dönemi Amrit Kaal olarak adlandırıyor. Daha iyi bir yarına başlamak için mükemmel bir dönem anlamına geliyor” dedi. Adani, Modi'nin anavatanı Gujarat'tan geliyor ve birkaç on yıldır Hindistan başbakanıyla yakın bağlarını sürdürüyor. Adani'nin şirketleri, Hindistan hükümeti tarafından birkaç önemli altyapı projesine liderlik etmesi ve Hindistan'ın kamu sektörü bankaları tarafından finanse edilmesiyle son birkaç yılda çok hızlı bir artış gördü. Forbes’a göre Adani’nin net serveti 89,1 milyar dolar. Adani, Hindenburg raporundan önce dünyanın en zengin üçüncü kişisiyken şimdi sekizinci sıraya kadar düştü.
