13 Ağustos 2025, Çarşamba
Abone Ol Giriş yap
Haber Giriş: 06.05.2025 23:30 | Son Güncelleme: 07.05.2025 01:25

Hindistan Pakistan'ı füzelerle vurdu

Pakistan ordusu Hindistan’ın 3 bölgeden füzelerle saldırı düzenlediğini duyururken, Hindistan ordusu da bu açıklamayı doğrulayarak Pakistan ve Pakistan'ın kontrolündeki Azad Keşmir bölgesindeki "hedeflere" karşı askeri operasyon başlattığını açıkladı
Fotoğraf: Arşiv
Fotoğraf: Arşiv
A+ Yazı Boyutunu Büyüt A- Yazı Boyutunu Küçült

Pakistan ordusunun sözcüsü yaptığı açıklamada, Hindistan’ın kısa bir süre önce Pakistan topraklarına üç ayrı bölgeden füze saldırısı düzenlediğini duyurdu. 

Pakistan ordusuna bağlı Servisler Arası Halkla İlişkiler (ISPR) Direktörü Korgeneral Ahmed Şerif Chaudhry, Hindistan'ın Bahwalpur, Muzaffarabad ve Kotli bölgelerine füze saldırısı düzenlediğini duyurarak, "Tüm jetlerimiz havadadır. Bu, Hindistan'ın hava sahası içinden gerçekleştirilen utanç verici ve korkakça bir saldırıdır. Pakistan bu saldırıya kendi seçtiği bir zamanda ve yerde karşılık verecek. Bu provokasyon cevapsız kalmayacak" dedi.

İlk belirlemere göre saldırılarda en az 3 kişi öldü 12 kişi yaralandı. Pakistan güvenlik kaynakları, Hindistan'a ait 2 savaş uçağının düşürüldüğünü duyurdu. 

Pakistan Başbakanı Şerif de, "Pakistan, Hindistan tarafından dayatılan bu savaş eylemine uygun bir cevap verme hakkına sahiptir ve uygun bir cevap verilmektedir." dedi. 

Hindistan: Sindoor Operasyonu'nu başlattık

Hindistan, Cemmu Keşmir bölgesindeki terör saldırısına karşılık olarak Sindoor Operasyonu’nu başlattığını duyurdu. 

9 bölgenin hedef alındığı belirtilen açıklamada, Pakistan'a ait hiçbir askeri tesisin hedef alınmadığı vurgulandı. 

Hindistan hükümetinden de "Eylemlerimiz odaklı, ölçülü ve çatışmaya yol açmayacak şekildeydi" açıklaması geldi. 

Trump'tan ilk açıklama

Gelişmeyi "utanç verici" olarak değerlendiren ve yeni haberleri olduğunu söyleyen ABD Başkanı Donald Trump, "Bu, geçmişte yaşanan bazı şeylere dayanıyor. Uzun zamandır savaşıyorlar. Aslında onlarca yıldır, hatta yüzyıllardır savaşıyorlar." değerlendirmesinde bulundu.

Trump, "Ben sadece bunun çok çabuk sona ermesini umuyorum" ifadelerini kullandı.

BM'den itidal çağrısı

BM Genel Sekreteri Antonio Guterres, Hindistan'ın Pakistan'a yönelik saldırısından derin endişe duyduğunu belirterek, azami itidal çağrısında bulundu.

BM Sözcüsü Stephane Dujarric, Hindistan'ın askeri operasyonlarından derin endişe duyduğunu bildirdi. İki ülkeye de azami itidal çağrısında bulunan Dujarric, "Dünya, Hindistan ve Pakistan arasında askeri bir çatışmayı kaldıramaz" ifadelerini kullandı.

Keşmir saldırısı tansiyonu yükseltti

Keşmir'de 26 Hindistanlı turistin saldırı sonucu ölmesinin ardından Hindistan ile Pakistan arasında tansiyon yükselmişti.

Nükleer güce sahip iki komşu ülke arasındaki ilişkiler, son yılların en düşük seviyesine geriledi.

Bölgede sınır çatışmaları zaman zaman devam ederken; iki ülke karışılıklı olarak hava sahalarını da kapatmıştı. 

Dışişleri Bakanı Fidan, Pakistanlı mevkidaşı Dar ile Pakistan ve Hindistan arasındaki son gelişmeleri görüştü.

Keşmir neden önemli?

Keşmir, Pakistan ve Hindistan arasında 78 yıldır çözülemeyen bir sorun. Doğrudan veya dolaylı oluşturduğu gerginlikler sebebiyle 4 defa savaş çıkmasına neden olan Keşmir meselesi, iki nükleer güç arasında en önemli konuların başında geliyor. 

Keşmir sorunu, bölgede İngiliz hakimiyetinin sona erdiği 1947'den önceye dayanıyor. Ancak iplerin kopması, İngilizlerin gidişiyle başladı.

1947'de İngiltere Hindistan'dan çekilirken, Keşmir'i Hindistan ya da Pakistan'la birleşme konusunda serbest bıraktı.

Nüfusun büyük bölümü Müslüman olan Keşmir halkı Pakistan'ı tercih etse de dönemin Prensi Hindistanla birleşme kararı aldı.

Bu kararın ardından iki ülke arasında iki yıl süren bir savaş patlak verdi.

Ateşkesin sonunda Pakistan bölgeden çekilmedi ve Keşmir iki ülke arasında fiilen bölündü. 

Hindistan ele geçirdiği bölgeleri "Cammu Keşmir" eyaleti adı altında kendine bağladı. Bölge, Hindistan ile Pakistan arasında mücadele alanı haline geldi. 

 

Hindistan hükümetinden de "Eylemlerimiz odaklı, ölçülü ve çatışmaya yol açmayacak şekildeydi" açıklaması geldi. 

Pakistan'dan misilleme açıklaması

Pakistan Ordusu Halkla İlişkiler Birimi (ISPR) Genel Müdürü Korgeneral Ahmed Şerif Chaudhry, Hindistan'ın füze saldırılarına Pakistan'ın kendi belirlediği yer ve zamanda karşılık vereceğini açıkladı. Dawn'ın haberine göre, ISPR Genel Müdürü Chaudhry, Hindistan'ın Pakistan'a füze saldırıları gerçekleştirdiğini bildirdi.

Hindistan'ın bu saldırıları bir süre önce Azad Cammu Keşmir eyaletinin Kotli ve Muzafferabad ile Pencap eyaletinin Bahavalpur şehirlerine düzenlediğini belirten Chaudhry, saldırıda bir caminin de hedef alındığını aktardı.

Chaudhry, saldırıda herhangi bir askeri tesisin hedef alınmadığını kaydederek, "Pakistan, buna kendi seçtiği yer ve zamanda cevap verecektir. Bu provokasyon cevapsız kalmayacaktır." ifadelerini kullandı.

ISPR Genel Müdürü Chaudhry, "Hindistan'ın bu korkak saldırıyla elde ettiği geçici mutluluğun yerini kalıcı bir üzüntü alacaktır." değerlendirmesinde bulundu.

Geo News'un haberine göre, Pakistan Savunma Bakanı Khawaja Asif, Hindistan'ın saldırılarını "korkakça ve gizli" şeklinde niteleyerek kınadı.

Asif, Hindistan'ın saldırılarına "daha büyük güçle" karşılık vereceklerini belirtti. İsimlerinin açıklanmasını istemeyen güvenlik yetkilileri ise saldırıda bir çocuğun yaşamını yitirdiğini ve 2 kişinin de ağır yaralandığını söyledi.

Güvenlik yetkilileri, Hindistan'ın söz konusu saldırıda sivilleri "kasten hedef aldığını" savundu.

Keşmir saldırısı tansiyonu yükseltti

Hindistan'ın idaresindeki Cammu Keşmir'in Pahalgam bölgesinde silahlı kişilerin 22 Nisan'da turistlere ateş açması sonucu 26 kişi hayatını kaybetmiş, çok sayıda kişi yaralanmıştı.

Saldırıyı düzenleyenlerin "Pakistan'dan geldiği" suçlamasında bulunan Hindistan, "İndus Suları Anlaşması"nı askıya almış, Yeni Delhi'de görevli Pakistanlı müsteşarların bir hafta içinde ülkeyi terk etmelerini istemiş ve Pakistan vatandaşlarına yönelik vize hizmetlerinin askıya alındığını, daha önce verilen tüm vizelerin iptal edildiğini duyurmuştu.

Pakistan, suçlamaları reddederek Hindistan'ın İslamabad'daki diplomatik personel sayısına sınırlama getirmiş, "İndus Suları Anlaşması"nın dışına çıkılarak nehirlere yapılacak müdahaleleri "savaş nedeni" sayacağını ilan etmiş, Hindistan ile her türlü ticareti askıya almış ve hava sahasını kapatmıştı.

Krize Çin de dahil oldu

Ardından krize Çin de dahil oldu. Hindistan ile sınır anlaşmazlığı yaşayan Çin, 1956'dan 1962'ye kadarki dönemde Keşmir'in doğusundaki Aksai-Çin yaylasını adım adım ele geçirdi. 

1965'te Pakistan ile Hindistan Keşmir için bir kez daha savaştı. 1972'de imzalanan Şimla Anlaşması ile Keşmir'de, Hindistan ve Pakistan kontrolündeki bölgeler, Kontrol Hattı adıyla ayrıldı.

Hint yönetimine duyulan öfke, kitlesel gösterilere, silahlı direnişe ve Pakistan destekli militan grupların yükselişine sahne oldu. Bu süreçte hem Hindistan hem Pakistan kendini nükleer güç olarak ilan etti.

1999'da, Hindistan ordusu ile Pakistan destekli güçler arasında kısa ama şiddetli çatışmalar yaşandı. Ancak iki ülkenin peş peşe nükleer silah denemesi yapması, olası bir savaşın boyutları konusunda endişelere yol açtı. 

2000'li yıllardaki diyalog çabalarından da bir sonuç alınamadı. Son olarak 2019'da 40 Hindistan askerinin militanların saldırısında öldürülmesi sonrası bir kez daha savaş patlak verdi.

Hindistan, Pakistan topraklarına 50 yıl sonra ilk kez hava saldırısı düzenledi. Hava saldırılarına Pakistan da yanıt verdi ve iki ülkenin savaş uçakları arasında kısa süreli it dalaşı yaşandı. Hindistan aynı yıl Cammu Keşmir'in özel statüsünü iptal etti ve bölgeyi ikiye ayırdı.

Keşmir'in yüzde 45'i Hindistan'ın, yüzde 35'i Pakistan'ın kontrolünde. Cammu Keşmir, halen Hindistan'da Müslüman nüfusun çoğunlukta olduğu tek eyalet olma özelliği taşıyor.

Karşılıklı ihlallere sahne olan Kontrol Hattı'ndaki çatışmalar nedeniyle iki ülke, sık sık savaşın eşiğine geliyor.

Bölgede kırılgan bir güvenlik durumu var. Öyle ki eski ABD başkanı Bill Clinton Keşmir'i "dünyanın en tehlikeli yeri" olarak tanımlamıştı.

birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyinin Keşmir'in geleceğinin halk oylamasıyla belirlenmesi çağrısına rağmen Keşmirliler kendi kaderini tayin edemiyor.