Almanya'nın başkenti Berlin'de merkezi bulunan sivil toplum kuruluşu Avrupa Anayasa ve İnsan Hakları Merkezi (ECCHR), Fransa merkezli enerji şirketi TotalEnergies'i Mozambik'te işlenen savaş suçlarına ortak olmakla suçladı. Şirketi Fransa'nın ulusal terörle mücadele savcılığına şikayet eden ECCHR, TotalEnergies'in Cabo Delgado eyaletindeki sıvılaştırılmış doğal gaz projesinde, çok sayıda sivilin işkence gördüğü ve öldürüldüğünü iddia etti.
ECCHR konuya ilişkin açıklamasında "Dahili belgeler, TotalEnergies'in Mayıs 2020'den itibaren Mozambik silahlı kuvvetlerinin sivillere karşı şiddet uygulandığına dair suçlamaların farkında olduğunu ancak desteğini sürdürdüğünü gösteriyor" dedi.
ECCHR'nin iş ve insan hakları eş program direktörü Clara Gonzales, "TotalEnergies, Mozambik silahlı kuvvetlerinin sistematik insan hakları ihlalleriyle suçlandığını biliyordu fakat tek amacı kendi tesisini güvence altına almak olan bu kuvvetleri desteklemeye devam etti" şeklinde konuştu.
Açıklamada, "Şirketler ve yöneticileri, çatışma bölgelerinde faaliyet gösterdiklerinde tarafsız aktörler değildir: Eğer suça yol açarlarsa veya suçları körüklerlerse, suç ortağı olabilirler ve sorumlu tutulmaları gerekir" ifadeleri yer aldı.
Suçlamalar neler?
Şikayet, Cabo Delgado gaz sahasını koruyan bir grup görevlinin Temmuz ve Eylül 2021 arasında işlediği ileri sürülen ihlallere odaklanıyor. Hükümetle yapılan bir anlaşma kapsamında TotalEnergies tarafından finanse edilen ve Mozambik silahlı kuvvetlerinden oluşan güvenlik görevlilerinin bölgedeki operasyonların askıya alınmasına yol açan cihatçı bir saldırının ardından bu eylemleri gerçekleştirdiği iddia ediliyor.
Çevrimiçi medya kuruluşu Politico, bölgede çalışan güvenlik ekibinin yaklaşık 250 sivili üç ay boyunca konteynera kilitlediğini ve onları cihatçıları desteklemekle suçladığını bildiriyor. Sivillerin işkence gördüğünü veya öldürüldüğünü aktaran Politico, 26 kişinin de hayatta kaldığını belirtiyor.
TotalEnergies, geçen yıl tesisini boşalttığını hatırlatarak herhangi bir işkence iddiasından haberdar olmadığını ileri sürmüş; uluslararası sivil toplum kuruluşları ise şirketi yüzde 26,5 hissesine sahip olduğu projenin yeniden başlatılması için ülkeyi "rehin" tutmakla suçlanmıştı.
Kaynak: Gazete Oksijen
