İspanya’nın kuzeyindeki Katalonya bölgesinde, çan sesleri eşliğinde ilerleyen yaklaşık 300 keçilik bir sürü, kuru çalıları ve dikenli bitkileri kemirerek orman yangınlarına karşı mücadeleye katkı sağlıyor.
Sürü, Avrupa Birliği tarafından finanse edilen yangın önleme programı kapsamında Mataró kentinde başlatılan bir pilot projenin parçası. Bu projede yer alan çobanların hikayesini Reuters için yazan Horaci Garcia, amacın keçilerin doğal otlayarak oluşturduğu “canlı yangın koridorları” sayesinde yangın riskini azaltmak olduğunun altını çiziyor.
Doğal bir yangınla mücadele aracı
Her yıl, artan sıcaklıklarla birlikte Güney Avrupa ülkelerinde büyük orman yangınları yaşanıyor. Ancak Katalonya’da, kuraklığın en şiddetli olduğu yıllardan biri olmasına rağmen geçen yıl yangın sayısında düşüş yaşandı. Bölgesel yönetim, bu düşüşü alınan önleyici tedbirlerle ilişkilendiriyor.
Bu tedbirlerin başında, keçilerin kontrol altında otlatılması geliyor. Keçiler, dikenli bitkiler ve çalılar da dahil olmak üzere neredeyse tüm otları tüketebildikleri için, kuru ve yanıcı bitki örtüsünü temizleyerek doğal bir temizlik aracı işlevi görüyor.
Yüzlerce yıllık yöntem yeniden gündemde
Hayvanların bu şekilde kullanılması yeni değil. Ancak modern tarım makinelerine karşı çevre dostu alternatifler arayan çiftçiler, yüzlerce yıl öncesine dayanan bu yönteme yeniden ilgi göstermeye başladı.
Katalonya kıyısında yer alan Maresme bölgesinde, keçileri yönlendiren Francesc Teixidó ve Pedro Alba, sürülerini birleştirerek göçebe çobanlık yapmaya karar veren iki ortak. 38 yaşındaki ikili, geleneksel yaşam tarzını günümüzün çevresel ihtiyaçlarıyla buluşturuyor.
“Bir iş değil, bir hayat tercihi”
Francesc Teixidó’nun keçilerle tanışması 14 yıl önce, Barcelona’nın Badalona banliyösünde başladı. O dönemde yelken, kayak ve rüzgar sörfü eğitmenliği yapan Teixidó, küçük bir sürüyle hobi olarak çobanlığa başladı. Ancak zamanla bu uğraş, bir yaşam biçimine dönüştü.
“Bir eğitmen olarak da insanları yönlendirmekle sorumlusunuz. Ama şimdi doğadayım, daha özgürüm” diyor.
Ortağı Pedro Alba ise pandemiden önce profesyonel müzik kariyerine sahipti. Seyahat kısıtlamalarıyla mesleğine ara vermek zorunda kalan Alba, oğluyla daha çok vakit geçirebileceği bir iş ararken, Teixidó’dan birkaç keçi satın alarak yeni bir yola girdi.
Keçi sütü verimli ama bürokrasi yorucu
Belediyeler, çobanlara ot temizliği karşılığında ödeme yaparken; göçebe sürülerin sütü de mevsimsel ve doğal aroması sayesinde peynir üreticileri tarafından özellikle tercih ediliyor. Sürekli hareket halinde olan keçiler, farklı bitkilerle beslendikleri için sütleri daha tatlı, yağlı ve protein açısından zengin oluyor.
Ancak bu işin kolay tarafı yok. Alba, “Kaliteli sütümüz var ama resmi işlemlerle uğraşmak en zor kısmı” diyor.
Kazanılan gelirin büyük kısmı ise daha iyi ekipman ve bakım için harcanıyor. Para kazanmak öncelikleri değil. Teixidó, “Başlarda dezavantaj gibi görünen göçebe yaşam, bugün en büyük avantajımız,” derken; Alba, “Saat hesabı yaparsanız bu iş mantıklı gelmez. Ama biz toprağı ve hayatı farklı bir şekilde yönetmeye inanıyoruz” diye ekliyor.
Türkiye'de de çağrı yapılmıştı
Türkiye Damızlık Koyun Keçi Yetiştiricileri Merkez Birliği (TÜDKİYEB) Genel Başkanı Nihat Çelik, son günlerde artan orman yangınlarının üzüntü verici boyutlara ulaştığını belirterek, bu felaketlerle mücadelede küçükbaş hayvanların önemine dikkat çekmişti.
Çelik, koyun ve keçilerin orman altı bitki örtüsünde biriken kuru ot, çalı ve yabani bitkileri doğal yollarla temizleyerek yangına neden olabilecek materyallerin birikmesini engellediğini, bu sayede yangın riskini önemli ölçüde azalttığını vurguladı.
Hayvan yetiştiricileri de, orman yangınlarının hızlı yayılmasında bu tür yanıcı bitki örtüsünün etkisine işaret ederek, koyun ve keçilerin planlı şekilde belirli alanlarda otlatılmasına izin verilmesi gerektiğini savunuyor.
Kaynak: Gazete Oksijen