Türkiye'nin dış politikadaki sürpriz adımları dış basında da yankı buldu. Reuters'ın haberine göre dış politikanın yeniden gözden geçirilmesi, Erdoğan'ın yeniden seçilmesinden altı hafta sonra izlediği stratejisinin yeni bir parçası: Erdoğan aynı zamanda ekonomi konusunda da rota değiştirdi ve Türkiye'nin yükselen enflasyonu ve eriyen para birimi nedeniyle suçlanan alışılmışın dışındaki mali politikaları tersine çevirdi.
İsveç'e NATO vizesi Batı'yı memnun etti
Erdoğan'ın Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile olan bağları Türkiye'nin geleneksel Batılı müttefikleriyle olan ilişkilerini yıllardır olumsuz etkiliyor. Ancak Erdoğan'ın aylardır direndiği İsveç'in NATO'ya katılmasına Pazartesi günü onay vermesi, Rusya'nın Ukrayna'yı işgalinin ardından ittifakı güçlendirmeye çalışan Batılı liderler tarafından memnuniyetle karşılandı.
Bu sıcak ton, geçtiğimiz hafta Ankara'nın Devlet Başkanı Volodimir Zelenski'nin esir takası anlaşması uyarınca Türkiye'de tutulan beş Ukraynalı komutanı ülkesine götürmesine izin vermesine Moskova'nın verdiği tepkiyle tezat oluşturuyor.
Bu hamleyi Türkiye'nin arabuluculuğunda varılan anlaşmanın ihlali olarak niteleyen Moskova, Ankara'nın komutanları Türkiye'de tutma sözü verdiğini söyledi ve kendisine bilgi verilmediğinden yakındı.
Erdoğan yeniden mi denge sağlıyor?
Analistler Erdoğan'ın Ukrayna'nın NATO'ya katılmasını desteklediğini açıklaması da dahil olmak üzere attığı adımların tesadüf olmadığını düşünüyor. Chatham House düşünce kuruluşundan Galip Dalay "Son yıllarda Türk-Rus ilişkilerinin çok ileri gittiğine dair bir algı vardı. Bu, açık bir yeniden dengelemeye işaret ediyor" dedi.
Körfez ülkelerinden fazlası gerekiyor
Ana motivasyonlardan birinin Türkiye'nin ekonomik çöküşten çıkma ve yabancı yatırımı yeniden canlandırma çabası olduğunu belirten Dalay, Batı ile gerilen ilişkilerin ekonomiyi ve yatırım akışını zayıflattığına dikkat çekti. Dalay, Türkiye'nin Körfez Arap yatırımlarını çekmeye başladığını ancak daha fazlasına ihtiyaç olduğunu söyledi.
Seçim sonrası değişen ne?
Dalay ayrıca "Türkiye, Türk-Rus ilişkilerinin kötü etkilenmesini istemiyor ama bunun ilişkiler üzerinde kaçınılmaz bir etkisi olacaktır. Seçimden sonra Erdoğan daha fazla manevra alanına sahip olduğunu düşünüyor" sözlerini kaydetti.
F-16'lar ve vizesiz seyahat
Ankara'nın İsveç'in NATO'ya katılmasına yeşil ışık yakmasından bir gün sonra Washington, Kongre'ye danışarak F-16 savaş uçaklarının Türkiye'ye transferine devam edeceğini açıkladı. Türkiye Ekim 2021'de bu savaş uçaklarını ve mevcut savaş uçakları için yaklaşık 80 modernizasyon kitini satın almak istediğini açıklamıştı.
Hem Türk yetkililer hem de Biden yönetimi, Ankara'nın İsveç'in NATO üyeliğini onaylamasının F-16 satışıyla bağlantılı olduğu yönündeki iddiaları da her defasında reddetti.
Batı Türkiye'ye finansal destek vermeli
Reuters'a konuşan üst düzey bir Türk yetkili, Türkiye'nin Batı ile ilişkilerini geliştirirken Rusya ile olan bağlarına zarar vermeyeceğini belirterek, Batı'nın Türkiye'yi finansal ihtiyaçları konusunda desteklemesi gerektiğini söyledi.
Erdoğan'ın Putin'le olan bağları, Ukrayna'daki savaşı çevreleyen diplomaside büyük rol oynadı ve Ukrayna'nın Karadeniz limanlarından güvenli tahıl ihracatı için bir anlaşmaya aracılık etmesine yardımcı oldu. Ancak Moskova'nın, Batı'nın Rus tahıl ve gübre ihracatının önündeki engelleri kaldırma sözünü tutmaması nedeniyle çıkmakla tehdit ettiği bu anlaşmanın süresi 17 Temmuz'da doluyor.
Putin ile görüşmenin ne zaman olacağı belirsiz
Kremlin sözcüsü Dmitry Peskov Pazartesi günü yaptığı açıklamada Putin'in anlaşmanın yenilenmesi konusunu görüşmek üzere Erdoğan'la bir araya gelmesinin henüz planlanmadığını ve Putin'in Türkiye'yi ne zaman ziyaret edeceğinin bilinmediğini söyledi.
Erdoğan, Ukrayna'nın işgali nedeniyle Batı'nın Rusya'ya uyguladığı yaptırımlara katılmayı reddettiği için Ankara Moskova için önemliydi. Uçuşlar ve ticaret devam etti ve Türkiye Rus gazının nadir müşterilerinden biri. Moskova da Ankara için bir ticaret ortağı ve önemli bir turizm geliri kaynağı olarak önem taşıyor ve Türkiye'nin ilk nükleer enerji santralini de inşa ediyor.
Türkiye'de Mayıs seçimleri öncesinde Moskova ayrıca Ankara'nın bu yıl ilk kez doğalgaz ithalat faturasının 4 milyar dolara kadar olan kısmını ertelemesine izin vererek azalan döviz rezervleri üzerindeki baskıyı hafifletti.
Kremlin Türkiye ile ilişkileri geliştirme niyetinde
Kremlin, tüm anlaşmazlıklara rağmen Türkiye ile ilişkileri geliştirme niyetinde olduğunu söyledi. Peskov, "Türkiye Batı'ya yönelebilir, Türkiye Cumhuriyeti tarihinde Batı'ya yönelişin yoğun olduğu dönemler olduğunu biliyoruz, daha az yoğun olduğu dönemler de oldu" dedi.
Peskov "Ama şunu da biliyoruz ki kimse Türkiye'yi Avrupa'da görmek istemiyor, Avrupalıları kastediyorum. Ve burada Türk ortaklarımız da pembe gözlükler takmamalı" şeklinde konuştu.
Türkiye'nin Avrupa Birliği üyeliği yolculuğu
Türkiye'nin Avrupa Birliği'ne katılma girişimi, 2005 yılında üyelik müzakerelerinin başlatılmasının ardından yıllardır dondurulmuş durumda. Kıbrıs, 2009 yılında Türkiye'nin AB katılım müzakereleri kapsamında tamamlaması gereken 35 fasıldan altısını bloke etti.
Analistler, AB üyeliği uzak bir ihtimal olsa da Erdoğan'ın Türkler için vizesiz seyahatin yanı sıra demokrasi ve diğer konularda ilerleme kaydedilmesine bağlı olarak AB ile daha yakın ticaret düzenlemeleri istediğine inanıyor.
Avrupa ülkeleri pek istekli değil
Pek çok Avrupa hükümeti süreci yeniden canlandırma konusunda pek istekli görünmüyor. Özyeğin Üniversitesi'nde uluslararası ilişkiler profesörü olan Evren Balta konu hakkında şunları söyledi:
"Türkiye, Avrupa Birliği'nin ekonomik iyileşmede rol oynamasını istiyor. 'Türkiye-AB ilişkilerini yeniden canlandıralım' demek bunu söylemenin dolaylı bir yoludur"