İsrail ve Hizbullah arasında Lübnan’da varılan ateşkesin yürürlüğe girmesinin ardından zayıflayan Hizbullah’ın bundan sonraki hamlelerinin ne olacağı merak ediliyor.
The Times’ın hazırladığı analiz, Lübnan’da ateşkes sonrası Hizbullah’ın geleceğine ilişkin senaryolara ışık tutuyor. Hizbullah’a destek sağlayan İran’ın yeni durumda atacağı adımlar da merak ediliyor.
Lübnan ordusuna entegre olma önerisi
Hizbullah’a karşı Hristiyan Lübnan Güçleri Partisi gibi gruplar, gruba silahlarını bırakması ve ateşkesle birlikte İsrail sınırında ateşkesi korumak için konuşlanan Lübnan ordusuna entegre olması için çağrıda bulunuyor. Hizbullah’ın Lübnan ordusuna entegre olması fikrinin ülke genelinde yaygın olduğu belirtiliyor.
Öte yandan Lübnan’da Hizbullah’ın daha önce de zayıfladığı ve yine bir anlaşma sonucu ordunun ülkenin güneyinde konuşlandığı ve Hizbullah’ın ağır silahlarını Litani Nehri’nin kuzeyine taşımayı kabul ettiği 2006 savaşı da hatırlatılıyor. Önceki ateşkes anlaşması döneminde Hizbullah’ın kendilerine karşı gruplarla çatışıp Beyrut’un bazı bölgelerini ele geçirdiği belirtiliyor.
2006 savaşı hatırlatılıyor
Analizde bu ateşkes döneminin 2006’dan farkının, Hizbullah içinde 32 yıllık lideri Hasan Nasrallah gibi pek çok kritik ismin öldürülmesi olduğu belirtiliyor. Aynı zamanda Lübnan’ın güneyindeki yıkım ve binlerce insanın yerinden edilmesi sonucunda bölgenin yeniden inşasının bir önceki savaştan daha zor olacağı düşünülüyor.
"Siyasi dinazorlar"
Middle East Institute’ten Firas Maksad yaptığı değerlendirmede “Hizbullah ve İran’ın ülkede ikinci bir cephe açmasından mutsuz olan çok sayıda Lübnanlı var ama Lübnan liderleri çok yavaş hareket ediyor. Bu insanların pek çoğunun uzun bir geçmişleri var, çoğu siyasi dinazorlar” diyor.
Analizde Lübnan liderleri ve ordusuyla ortak hareket etmenin Hizbullah’ın çıkarına olduğu görüşü paylaşılırken silah bırakma ihtimaline düşük gözüyle bakılıyor. İran’ın da Hizbullah’a desteğini artıracağı açıklaması hatırlatılıyor.
Nasrallah'dan sonra lider sorunu
Nasrallah’ın ölümünün ardından Hizbullah’ın İran’dan bağımsız bir şekilde Lübnan’da kendini siyasi bir aktör olarak sunacağı bir lideri kalmadı. Nasrallah’ın yerine geçen Naim Kasım’ın İran’a kaçtığı düşünülüyor.
Beyrut’ta bulunan Malcolm H Kerr Carnegie Middle East Center’dan Michael Young, Nasrallah’ın İran’da saygı duyulan, Lübnan iç aktörleriyle de görüşmek için hareket alanı olan biri olduğunu hatırlatıyor ve ekliyor: “Ancak bugün, doğrudan İran ile muhatap oluyorsanız durum çok farklı. İran ile Hizbullah'ın silahlarını devletin içine entegre etmeyi gerçekten tartışamazsınız”.
