Avrupa ve euro bölgesinin ekonomik görünümü, ABD’den gelen tarif tehditleri ve küresel riskler nedeniyle belirsiz bir tablo sunuyor. Uzmanlar, küresel ve bölgesel gelişmelerin önemine dikkat çekerken, halkın asıl odağının günlük yaşam üzerindeki etkiler olduğunu vurguluyor. Hanehalkları için en büyük endişe ise enflasyon olarak öne çıkıyor.
Eurostat verilerine göre, 2024 yılında euro bölgesinde yıllık enflasyon, Harmonize Tüketici Fiyat Endeksi (HICP) bazında %2,4 olarak gerçekleşti. Bu veri, tüketici fiyatlarındaki genel artışı yansıtıyor.
Avrupa Merkez Bankası’nın (ECB) Haziran 2025 projeksiyonlarına göre, euro bölgesinde enflasyonun 2025’te %2,0’e, 2026’da %1,6’ya gerilemesi, ardından 2027’de tekrar %2,0 seviyesine dönmesi bekleniyor. Enerji enflasyonunun ise 2026 sonuna kadar negatif kalacağı ve iklim değişikliği ile ilgili mali önlemler nedeniyle 2027’de tekrar yükselişe geçeceği öngörülüyor.
2025’te Avrupa'nın yarısında enflasyon artışı bekleniyor
OECD Ekonomik Görünüm raporu, ülkeler bazında enflasyon projeksiyonlarını ortaya koyuyor. Verilerin mevcut olduğu 30 Avrupa ülkesi arasında, yaklaşık yarısında 2025 yılı sonunda enflasyonun 2024’e göre artması bekleniyor.
Bazı ülkelerde değişim oldukça sınırlı kalıyor; artış veya düşüş çoğu zaman 0,3 puan veya daha az seviyede. Yüzde puanı açısından en yüksek değişim Litvanya’da bekleniyor (%0,9’dan %4’e yükselmesi öngörülüyor), ardından Letonya geliyor (%1,4’ten %3,6’ya). Ancak bu ülkeler, 2025’te en yüksek enflasyon sıralamasında ilk beşe girmiyor.
Litvanya’da enflasyonu artıran başlıca etkenler gıda ve enerji fiyatlarındaki yükseliş olurken, Letonya’da çekirdek enflasyon enerji ve gıda hariç işgücü azlığı nedeniyle güçlü maaş artışları ve gıda fiyatlarındaki yükselişten etkileniyor.
Bu dönemde Bulgaristan (%1,4 puan) ve Macaristan (%1,2 puan) enflasyon artışında dikkat çeken diğer ülkeler.
İtalya, Finlandiya ve İrlanda’da ise enflasyonun 0,8 puan veya daha fazla yükselmesi bekleniyor.
Türkiye ise 2024-2025 arasında en dramatik düşüşü görecek; enflasyon %58,5’ten %31,4’e gerileyecek. Ancak yine de Avrupa’daki diğer ülkelerle kıyaslandığında bir istisna olmaya devam edecek. Macaristan, 2025’te %4,9 ile ikinci en yüksek oranı kaydedecek.
Türkiye dışındaki en büyük düşüşler İzlanda (-2,4 puan), İsveç (-1,5 puan) ve Belçika’da (-1,4 puan) öngörülüyor.
Beş büyük ülke arasındaki farklar
2025’te Avrupa’nın en büyük beş ekonomisi arasında, Birleşik Krallık en yüksek enflasyon oranını %3,1 ile kaydedecek. OECD’ye göre bunun nedeni, ulusal asgari ücret artışı, işveren sosyal güvenlik katkıları ve elektrik faturalarındaki yükselişler.
Fransa ise 2025’te %1,2 ile en düşük enflasyonu yaşayacak; bunda elektrik tarifelerindeki indirimler etkili olacak. OECD’ye göre ABD’den gelen tariflerin etkisi sınırlı çünkü Fransa’nın ABD pazarına etkisi düşük.
2026’da da Fransa, büyük beş ekonomide en düşük enflasyonu (%1,66) kaydedecek, Birleşik Krallık ise %2,28 ile en yüksek oranda olacak. İtalya’da %1,88, İspanya’da %1,91 ve Almanya’da %2,13 öngörülüyor.
2026’da çoğu ülkede enflasyon düşecek
2025-2026 dönemi arasında çoğu Avrupa ülkesinde enflasyonun düşmesi bekleniyor; sadece beş ülke artış görecek. İsveç’te en büyük artış, %1,3’ten %2,0’e yükselişle 0,7 puan, ardından Fransa %1,2’den %1,7’ye 0,5 puan artış ile geliyor. Fransa yine Avrupa genelinde ikinci en düşük oranı koruyacak.
Türkiye (-12,9 puan) dışında en büyük düşüşler Estonya, Hırvatistan ve Litvanya’da, her biri 1,5 puandan fazla azalacak.
Büyük ekonomilerde ise Birleşik Krallık 0,8 puan, İspanya ise 0,5 puan düşüş kaydedecek. OECD, Türkiye hariç 2026’da hiçbir Avrupa ülkesinde enflasyonun %3,7’yi aşmayacağını öngörüyor.
27 ülkede ise oranlar %2,8’in altında kalacak. İsviçre en düşük (%0,6), Macaristan (%3,6) ve Romanya (%3,4) takip ediyor. Çoğu ülkede enflasyon 1,7-2,7% aralığında olacak.
Trump tarifeleri ve küresel riskler
ECB raporu, ABD yönetimi tarafından uygulanan yüksek tarifelerin ve ticaret politikası belirsizliğinin küresel ekonomik görünümü şekillendirdiğine dikkat çekiyor.
ECB, “Eğer ABD tarifleri artırılır ve ticaret ortakları misillemede bulunursa, bu küresel ekonomik faaliyeti ve euro bölgesi dış talebini olumsuz etkileyebilir ve enflasyonu artırabilir” diyor.
Kaynak: Gazete Oksijen