Ekonomist Prof. Dr. Hakan Kara, sosyal medya platformu X üzerinden yaptığı açıklamada, Türkiye’nin kadınların çalışma koşulları açısından OECD ülkeleri arasında en son sıraya gerilediğini duyurdu. Kara paylaşımında, “29 OECD ülkesi içinde kadınların çalışma koşulları sıralamasında son sıraya düştük. 10 yıldır ilk üçte İskandinav, son üçte Asya ülkeleri yer alıyordu” ifadelerine yer verdi.
29 OECD ülkesi içinde kadınların çalışma koşulları sıralamasında son sıraya düştük.
— Hakan Kara (@ali_hakan_kara) May 1, 2025
(10 senedir ilk üç İskandinav, son üç Asya ülkeleri) pic.twitter.com/vJHjWDYTDl
Bahsi geçen sıralama, saygın ekonomi dergisi The Economist tarafından her yıl hazırlanan ve kadınların iş hayatındaki durumlarını çok boyutlu olarak ele alan bir endekse dayanıyor.
Endeks hangi kriterlere göre hazırlanıyor?
Endeks, ülkeleri kadınların iş gücüne katılım oranı, ücret eşitliği, kadınların üst düzey yönetim pozisyonlarındaki temsili ve çocuk bakım hizmetlerinin erişilebilirliği gibi temel göstergeler ışığında değerlendiriyor. Bu kapsamda kadınların hem iş hayatına katılım oranı hem de çalışma koşullarındaki eşitlik düzeyi analiz ediliyor.
İskandinav ülkeleri zirvede, Türkiye dipte
Endekste bu yıl da İsveç, Norveç ve Finlandiya gibi İskandinav ülkeleri en üst sıralarda yer aldı. Kadınların hem iş gücüne yüksek oranda katıldığı hem de yönetici pozisyonlarda güçlü şekilde temsil edildiği bu ülkeler, aynı zamanda aile dostu sosyal politikalar ve erişilebilir kreş hizmetleriyle öne çıkıyor.
Buna karşın Türkiye, Japonya ve Güney Kore ile birlikte listenin en alt sıralarında yer aldı. Özellikle kadınların iş gücüne katılım oranının düşüklüğü, ücret eşitsizliği ve üst düzey pozisyonlardaki temsil oranının zayıf olması Türkiye’nin sıralamadaki yerini olumsuz etkiledi.
Uzmanlar ne diyor?
Uzmanlara göre Türkiye’nin bu sıralamada sonuncu olması, sadece kadınların istihdamı açısından değil, ekonomik kalkınma ve toplumsal eşitlik hedefleri açısından da ciddi bir sorun teşkil ediyor. Kadınların ekonomik hayata yeterince katılamadığı bir ülkede üretkenliğin ve refahın artmasının zor olduğuna dikkat çekiliyor.