Daly, Bloomberg TV'ye verdiği demeçte, ABD merkez bankasının 17-18 Eylül'deki politika toplantısında bir faiz indirimini rafa kaldırabilecek herhangi bir şey olup olmadığı sorusuna, Bu noktada bir şey söylemek güç” şeklinde yanıtladı.
Daly, önümüzdeki “en olası” yolun enflasyonun kademeli olarak yavaşlamaya devam etmesi ve işgücü piyasasının sürdürülebilir bir hızda istihdam yaratması olduğunu ve bu projeksiyonun gerçekleşmesi halinde “politikayı düzenli, normal tempoda ayarlamanın makul göründüğünü söyledi.
Fed genellikle faiz oranlarını 25 baz puanlık artışlarla ayarlıyor, ancak 2022'de art arda dört 75 baz puanlık artış yaptı ve 2023'te enflasyondaki artışa yanıt olarak politikayı sıkılaştırmaya devam etti.
İş gücü piyasası bozulursa faiz indiriminde vites yükselebilir
“İşgücü piyasasında henüz bir bozulma görmedik” diyen Daly, buna karşın bozulma ya da herhangi bir zayıflık belirtisi görülmesi halinde faiz indiriminde daha agresif olunabileceğini kaydetti.
Fed Başkanı Jerome Powell'ın geçen hafta Jackson Hole sempozyumunda sarf ettiği sözlerle benzer ifadeler kullanan Daly, “Faizde yön aşağı ve bence ayarlama yapma zamanı geldi” dedi.
Fed, Temmuz 2023'ten bu yana politika faizini yüzde 5,25-5,50 aralığında tutuyor.
Powell geçen hafta Jackson Hole'da enflasyonu düşürme konusundaki ilerleme ve işgücü piyasasındaki soğumanın boyutu göz önüne alındığında faiz oranlarını düşürmeye başlamanın zamanının geldiğini söyledi.
Enflasyon pandemi döneminde zirveyi gördü
Fed'in tercih ettiği gösterge olan kişisel tüketim harcamaları fiyat endeksindeki yıldan yıla artışa göre, enflasyon Temmuz ayında yüzde 2,5 arttı. Fed'in hedefi ise yüzde 2. Enflasyon, pandemi ile birlikte 2022 yılında yüzde 7 civarında zirve yapmıştı.
ABD'de işsizlik oranı Temmuz ayında yüzde 4,3 ile bir yıl öncesine göre neredeyse bir puan daha yüksek, ancak tarihsel standartlara göre hala düşük.
Daly sözlerinin devamında “Yavaşlayan bir ekonomide politikayı son derece kısıtlayıcı tuttuğumuz bir duruma düşmek istemiyoruz” ifadelerine yer verdi.