Türk Sanayicileri ve İş İnsanları Derneği (TÜSİAD) seçimli olağan genel kurul toplantısını gerçekleştirdi. Toplantının açılış konuşmasını TÜSİAD yüksek İstişare Konseyi Başkanı Tuncay Özilhan yaptı. Tuncay Özilhan görevde bulunduğu zaman diliminde yaptığı konuşmalardan örnekler vererek söze başladı. Özilhan, “Bugün Yüksek İstişare Konseyi Başkanı olarak son kez sizlerin huzurundayım. Gündemin her zaman çok yoğun olduğu ülkemizde, genel kurullarımıza hep gündeme ilişkin değerlendirmeler damgasını vurur. Fakat gündem ne kadar yakıcı olursa olsun, zaman zaman geri yaslanıp, daha uzun bir perspektiften değerlendirme yapmak gerekir” diye konuştu.
Son yıllarda dünyada yaşanan felaketlere değinen Özilhan “Geçtiğimiz dokuz yılda ülkemizde de baş döndürücü bir gündem vardı. Bu derin değişimler dönüşümler karşısında siyasi, ekonomik ve sosyal temellerimizi sağlamlaştırmak gerekiyordu. Dış politikada pazarlıkçı yaklaşımın yerini ilkeler bazında bir politikanın almasından yana olduğumuzu defalarca vurguladım. Batının bir parçası olduğumuzu unutmamamız gerektiğine, Türkiye’nin batı ve doğu arasında bir köprü olduğuna ve AB üyelik sürecinin önemine işaret ettim” ifadelerini kullandı.
"AB, Türkiye için vazgeçilmez öneme sahiptir"
Özilhan, “Küresel riskler, bölgesel tehditler, ekonomik çıkarlar dikkate alındığında, AB Türkiye için vazgeçilmez öneme sahiptir. Bunu sürekli ifade ettim. 1999 yılında yönetim kurulu başkanı olduğum yıl Türkiye AB’ye aday ülke statüsü kazanmıştı. 2015 yılında yüksek istişare konseyi başkanı olduğumda AB ile müzakerelere başlayalı 10 yıl olmuştu. 2024 yılında Türkiye hala AB üyelik sürecine devam ediyor” dedi.

Özilhan, “2016’da bir darbe girişimi yaşadık. Son dokuz yılda sekiz kez sandık kuruldu. 2 cumhurbaşkanlığı, 4 meclis, 1 halkoylaması, birisi gelecek ay olmak üzere 2 yerel seçim gündemimizi doldurdu. Parlamenter sistemden Cumhurbaşkanlığı hükûmet sistemine geçtik. İktidar yapısı değişmedi ama siyasi gerilim de hiç düşmedi; hatta sürekli olarak tırmandı. Konuşmalarımda kısır siyasi çekişmeleri bir kenara bırakmak gerektiğini vurguladım” diye konuştu.
"2024'te Türkiye hala terörle mücadeleye devam ediyor"
Tuncay Özilhan, “2024 yılında Türkiye hala siyasi istikrar arayışına devam ediyor. Terör de yakamızı hiç bırakmadı. 2024 yılında Türkiye hala terörle mücadeleye devam ediyor. Göreve geldiğimde 1999 Gölcük depreminin üzerinden altı yıl geçmişti. Geçen sene ise yaşadığımız korkunç depremin yaralarını hala tam olarak saramadık. 2024 yılında Türkiye hala Marmara depremine nasıl hazır olunacağını tartışmaya devam ediyor” dedi.
"Yapısal sorunları ertelemeden çözmek gerekir"
Ekonomik durumun tüm konuşmaların temel başlıklarından birisi olduğunu söyleyen Özilhan, “Yüksek enflasyon, TL’nin değerinde istikrarsızlık, düşük tasarruf oranı, cari açık, düşük verimlilik, düşük katma değerli üretim, orta gelir tuzağı, teknolojide geri kalma endişesi, yeşil ekonomiye uyum ihtiyacı nitelikli eleman sorunu ekonomik durumun vaz geçilmez başlıkları idi. Bu sorunlar orta yerde duruyorken palyatif çözümler sadece vakit kaybına yol açar. Konjonktür ne kadar elverişsiz olursa olsun, geleceği kaybetmemek için uzun vadeli düşünmek, yapısal sorunları ertelemeden çözmek gerekir” diye konuştu.
"Hala makroekonomik istikrar arayışına devam ediyor"
Özilhan, “2015 yılında enflasyon yüzde 9, kişi başı gelir 11 bin dolar, cari açığın GSYH’ya oranı yüzde 3’tü. Son verilere göre enflasyon yüzde 65, kişi başı gelir 10 bin 659 dolar, cari açığın GSYH’ya oranı ise yüzde 3,6 oldu. 2024 yılında Türkiye hala makroekonomik istikrar arayışına devam ediyor. 2015 yılında Türkiye ekonomisinin dünya ekonomisindeki payı yüzde 1.15, küresel mal ve hizmet ihracatındaki payı ise yüzde 4.1 idi. Bu oranlar 2022 yılında da değişmedi. 2024 yılında Türkiye hala küresel ekonomideki payını artırma arayışına devam ediyor” ifadelerini kullandı.
Özilhan, “İlk konuşmamdan son konuşmama kadar hep 'üretim, üretim, üretim' dedim. Rasyonel para ve maliye politikaları tabi ki işin a-b-c’si. Ama üretim artışı sağlamadan makroekonomik sorunlarda kalıcı bir iyileşme mümkün değil. Küresel konjonktür durumu daha da önemi hale getirdi. Gelişkin bir üretim kapasitesi, hem sanayide, hem tarımda, stratejik önemdedir. Bu da öngörülebilirlik, iyi bir planlama ve yatırım ortamının iyileştirilmesini, yani hukuk devletinin, yargı tarafsızlığının hiçbir istisnaya müsamaha göstermeden tam anlamıyla uygulanmasına bağlı” dedi.
'Türkiye hala gelir adaletsizliği ile mücadeleye devam ediyor'
Özilhan, “Konuşmalarda sıklıkla dile getirdiğim bir konu da refahın adil dağılması, yoksulluğun azaltılması gereği idi. Yüksek enflasyon ve refah üretmeyen büyüme geçim sıkıntısını getirir. Büyümenin kaynağını tüketime, kentsel ranta, verimliliğe katkısı sınırlı projelere dayandırmak doğru değildir. Oysa kaynakları verimli kullansak, toplanan vergilerde israfı önleyip, eğitim ve diğer sosyal harcamaların payını artırabilsek, durum farklı olabilirdi. 2024 yılında Türkiye hala gelir adaletsizliği ile mücadeleye devam ediyor. Refahı artırmak için istihdam yaratmak gerekiyor. 2015 yılında işsizlik oranı yüzde 10.3 idi. Geçen yılın Kasım ayında yüzde 9 oldu” diye konuştu.
Eğitimde fırsat eşitliğini sağlamanın önemine vurgu yaptı
Özilhan, “2024 yılında Türkiye hala vatandaşlarına iyi işler yaratma mücadelesine devam ediyor. İşsizlik sorunu yaşanırken bir de nitelikli insan kaynağı sorunu yaşıyoruz. Bunun nedeni eğitim sisteminin yeni mesleklere yönelik yeni becerileri kazandırma konusundaki yetersizliği. Konuşmalarımda beyin göçünü önlemenin, bilime, özgür düşünceye, eleştirel akla, yaratıcılığa dayalı bir eğitim sisteminin ve eğitimde fırsat eşitliğini sağlamanın önemine çok vurgu yaptım. Son 20 yılda eğitimle ilgili 17 kez değişiklik yapılmış. 2024 yılında Türkiye eğitimde nitelik ve fırsat eşitliği sorunlarını çözmek yerine hala afaki tartışmalar yapmaya devam ediyor” ifadelerini kullandı.
'Kalkınma her şeyden önce insan içindir'
Tuncay Özilhan, “TÜSİAD’ın ellinci yılı için yapmış olduğumuz çalışmada, insanın, kalkınmanın hem öznesi hem de hedefi olduğunu belirtmiştik. Kalkınma her şeyden önce insan içindir. Her türlü farklılıklarıyla tüm etnik ve dini inançtan insanımız ülkemizin gücüne güç katar. Bunun için sivil toplumun önünün açılması, ifade özgürlüğü, özgür medya, akademik özgürlükler konuları da sık sık gündemimde oldu. Kadınlar için ekonomik, toplumsal ve siyasi hayatta fırsat eşitliği sağlanması, kadına şiddetin önüne geçilmesi ve İstanbul Sözleşmesine dönülmesi de dikkat çektiğim hususlardan birisiydi. 2015 yılında mecliste kadınların oranı yüzde 15’ti. 2023’te bu oran yüzde 17 oldu.2024 yılında Türkiye’de hala kadınların fırsat eşitliği mücadelesi devam ediyor” dedi.
Özilhan, “Dokuz yıl boyunca yapmış olduğum önerilerin kaynağı tüzüğümüz oldu. Tüzüğümüz açık ve nettir. Amacımız insan hakları evrensel ilkelerinin, düşünce, inanç ve girişim özgürlüklerinin, laik hukuk devletinin, katılımcı demokrasi anlayışının, liberal ekonominin, rekabetçi piyasa ekonomisinin kurum ve kurallarının ve sürdürülebilir çevre dengesinin benimsendiği bir toplumsal düzenin oluşması olarak belirtilmiştir” diye konuştu.
"Doğru bildiğimiz yolda ilerleyeceğiz"
Özilhan sözlerine şöyle son verdi: “Şimdiye kadar her yönetim bu amaçları gerçekleştirmek için çalıştı. Gün oldu bu amaçlara yaklaştık; gün oldu uzaklaştık. TÜSİAD Yüksek İstişare Konseyi Başkanlık Divanı adına ben bu kürsüde bu temel ilkeleri hiç bıkıp usanmadan vurguladım. Siz de desteğinizi göstermeye devam ettiniz. Bundan sonra da doğru bildiğimiz yolda ilerleyeceğiz. Buradayız çünkü bu amaçların istisnasız hepsini sonuna kadar gerçekleştirene kadar var gücümüzle çalışacağız. Sözlerime son verirken bu bayrak yarışında bayrağı teslim alacak olan yeni yönetimi şimdiden tebrik ediyor, başarılar diliyorum. Siz değerli üyelerimizin bundan önceki dönemlerde olduğu gibi bu dönemde de görev yapacak olan Yüksek İstişare Konseyi başkanlık divanına ve yönetim kuruluna desteğinizi devam ettireceğinize inancım tam.”
Görevi Ömer Aras devraldı
TÜSİAD Yüksek İstişare Konseyi Başkanlığı'na 2015 yılında Erkut Yücaoğlu'nun ardından seçilen Tuncay Özilhan başkanlığı, YİK'te halen başkan yardımcısı olarak görev alan Ömer Aras'a bıraktı. Böylece TÜSİAD Genel Kurul toplantısında, TÜSİAD Onursal Başkanı Tuncay Özilhan, TÜSİAD Başkanı tekrardan Orhan Turan ve TÜSİAD Yüksek İstişare Konseyi Başkanı Ömer Aras seçildi.