40’larının sonlarında dört kadına odaklanan Netflix’teki On The Verge, ilham verici bir mesaj iletiyor
Defne Akman
On The Verge, 40’larının sonlarındaki dört kadın arkadaşı anlatıyor. Elisabeth Shue, Sarah Jones, Alexia Landeau ve Julie Delpy tarafından canlandırılan bu dört kadın, orta yaşlarını gençliklerinin yasını tutarak değil, kendilerini keşfetmek için bir fırsat olarak görerek ve artık kendi inançları ve değerlerini yansıtacak biçimde hayatlar yaşamaya çalışıyorlar. İngilizcede “on the verge” yani “bir şeylerin eşiğinde olmak” anlamına geliyor. Dizide de tam olarak bu noktadaki kadınların hikayesi anlatılıyor. Karakterlerin hepsi gençken özgürlüğün tadını çıkarmış ve geç çocuk sahibi olmuş kadınlar. Yasmin (Sarah Jones) siyah, İran kökenli bir feminist. Kariyerine altı yıl ara verdikten sonra iş hayatına geri dönmekte zorlanıyor. Zihinsel engelli çocuklara öğretmenlik yapan, üç farklı adamdan üç çocuğu olan Ell (Alexia Landeau) ise maddi krizlerle boğuşuyor. Moda sektöründe hatırı sayılır bir kariyeri olan Anne (Elizabeth Shue) de evliliğinde sorun yaşıyor. Julie Delpy ise işinde son derece başarılı olan bir Fransız aşçıyı canlandırıyor.
Komedi ve drama arasında
Kocası Martin (Mathieu Demy) ile fırtınalı bir ilişkisi var. Kariyerinden vazgeçmiyor belki ama Fransa’dayken parlak bir mimar olan ancak ABD’ye geldikten sonra bir türlü beklediği çıkışı yapamayan Martin onu sürekli suçlu hissettirmeyi başarıyor. Dizi, Covid 19 salgınının birinci ve ikinci dalgası sırasında Los Angeles’ta çekim yapmayı başarabilen nadir işlerden. Bununla birlikte, çekimler sırasında oyunculara haftada üç kez test yapıldığı ve sette sıkı güvenlik önlemleri alındığı biliniyor. Canal Plus ve Netflix ortak yapımı olan dizi 12 bölümden oluşuyor. Michael Gentile ve Lauraine Heftler’in yanı sıra Julie Delpy de dizinin yapımcıları içinde yer alıyor. Bu, Fransız-Amerikalı sinema oyuncusu, senarist ve yönetmen Julie Delpy’nin ilk TV dizisi aynı zamanda. Annelik durumlarının yanı sıra eğitim, dinsel, ırksal farklılıklar ve gündelik siyaset gibi konulara değinen On the Verge, tür olarak komedi ve karakter bazlı drama arasında. Her bölüm bir karakter hakkında olduğundan, perspektifiniz sürekli değişiyor. Merkezinde kadınların yer aldığı diğer dizilerden farkı ise, 50 yaşına gelince hayatın bitmediğini söylemesi. Malum, Hollywood’da orta yaşa gelince insanların bir ayağının çukurda olduğunu sanıyorlar. Halbuki 50’li yaşlardaki çoğu kadın tıpkı dizideki karakterler gibi ailesini geçindiriyor. Böyle bir ekran temsili, birçok genç kadın için de ilham verici bir durum. 20 yıl sonra kenara çekilip köşelerinde oturmak diye bir şeyin artık kalmadığını görüyorlar. Bir şeyler olmak üzere, eli kulağında. Söyleyecek sözü olan, kendini keşfeden, eğlenmeyi bilen kadınların zamanı başladı çünkü.