Rachel Nuwer / The New York Times
Yırtıcı kuşların siluetleri birkaç on yıl öncesine kadar Afrika semalarını dolduruyordu, ancak günümüzde bu yırtıcı kuşları görmek o kadar da kolay değil. Yeni bir araştırma, Afrika'daki kuş türlerinin azalmasının ne kadar keskin olduğuna dair bir gösterge sunuyor.
Perşembe günü Nature Ecology & Evolution dergisinde yayınlanan bir araştırmaya göre, 42 Afrika yırtıcı kuş türünün yüzde 88'i son 20 ila 40 yıl içinde düşüş gösterdi ve bu türlerin yüzde 69'u nesli tükenme tehdidi altında.
Yırtıcı kuşlara odaklanan ve kar amacı gütmeyen bir koruma grubu olan Peregrine Fund'ın Afrika program direktörü ve çalışmanın yazarlarından Darcy Ogada, "Afrika'da önemli ölçüde azalan gerçekten ikonik türlere bakıyoruz" dedi.
Ekosistemde önemli rolleri var
Diğer omurgalılarla beslenen etobur yırtıcı kuşlar, hem diğer türlerin popülasyonlarını kontrol altında tutan tepe yırtıcılar hem de besinleri besin ağına geri dönüştüren ve leşlerin etrafındaki hastalığın yayılmasını sınırlayan leş yiyiciler olarak çok önemli ekolojik roller üstleniyor. Ogada, "Bu gruplardan herhangi birini kaybetmenin ekosistemin geri kalanı üzerinde büyük etkileri olacaktır" dedi.
Yırtıcı kuşlar neden azalıyor?
Kartallar, akbabalar ve diğer yırtıcı kuşlar özellikle savunmasız çünkü birçok tür uzun ömürlü, yavaş üreyen ve geniş bir alana yayılan türlerden oluşuyor. Diğer pek çok yerde olduğu gibi Afrika'da da habitat kaybı hayatta kalmalarına yönelik en büyük tehdit. Yiyecek ve ritüel amaçlı kaçak avlanma, zehirlenme, elektrik çarpması, elektrik hatlarına ve rüzgar türbinlerine çarpma ve iklim değişikliği de bu türlerin azalmasına neden olmuyor.
Ogada, yeni çalışmadan elde edilen en endişe verici bulgulardan birinin, tür kayıplarının milli parkların içinde bile önemli boyutlarda olması olduğunu söyledi. Ogada, parkların içindeki birçok türün önemli ölçüde azaldığını söyledi.
Ogada, milli parklarda yaşanan bu sorunun söz konusu parkların gerektiği gibi yönetilememesinden ve bu türlerin korunamamasından kaynaklanabileceğini belirtti.
Şah kartallar yok olmanın eşiğinde
Yeni makale, Ogada ve meslektaşlarının daha önce Sahraaltı Afrika'daki dört bölgede topladıkları verileri derliyor. Araştırmacılar, yollar boyunca yavaşça ilerleyerek ve gördükleri her yırtıcı kuşu kaydederek yüzlerce anket gerçekleştirdi. Ogada, kayıpların boyutunun "şok edici" olduğunu söyledi. Bu kayıplar arasında sekreter kuşlarda yüzde 85, dünyanın en büyük ve en güçlü kartal türlerinden biri olan şah kartallarda ise yüzde 90'lık bir azalma olduğu tahmin ediliyor.
Popülasyonu artan türler de var
Bulgulara göre, Afrika cüce şahinleri ve solgun gökdoğanların da aralarında bulunduğu sadece beş türün popülasyonu çalışma süresi boyunca artış gösterdi. Araştırmacılar sadece gündüz aktif olan ve savanlarda yaşayan yırtıcı kuşları inceledi.
Araştırmacılar, baykuşlar gibi gececil olanların yanı sıra ormanlar ve bataklıklar gibi diğer ekosistemlerde yaşayanlar da dahil olmak üzere kıtanın diğer 60'tan fazla yırtıcı kuş türünün de büyük olasılıkla aynı derecede kötü durumda olduğundan şüphelendiklerini söylediler.
Batıl inançlar da soylarını tüketiyor
Ogada, baykuşlara bazen batıl inançlar yüzünden zulmedildiğini ve yırtıcı kuşların bağımlı olduğu birçok bölgenin endişe verici oranlarda kaybedildiğini söyledi.
Cornell Üniversitesi'nde ekolojist olan ve çalışmaya katılmayan Amanda Rodewald, yaygın olduğu düşünülen türlerin artık Afrika'da yok olmaya yüz tuttuğunu, bu durumun habitat kaybı, çevresel bozulma ve diğer tehditlerin büyümesi nedeniyle yaşandığını söyledi.
BirdLife International'ın baş bilim insanı Stuart Butchart, kendisinin ve meslektaşlarının yeni makalede yer alan her türün statüsünü gözden geçireceklerini ve uygun olduğu durumlarda revize edeceklerini söyledi.
Çalışmada yer almayan Butchart, koruma statülerinin hükümetler ve diğer paydaşlar tarafından eylem önceliklerinin belirlenmesi açısından önemli olduğunu söyledi. Butchart, böyle bir eylemin ideal olarak, biyolojik çeşitliliğin yüksek olduğu bölgelerde daha fazla arazinin korunması için yerel topluluklarla birlikte çalışmayı, yırtıcı kuşları koruma çabalarını artırmayı ve rüzgar türbinleri gibi yeni altyapıların kuşlar üzerinde en az etkiyle kurulmasını sağlamayı gerektireceğini belirtti.
Türleri kurtarmak Afrikalıların elinde
Ogada, bu hedeflere ulaşmanın anahtarlarından birinin daha fazla Afrikalının yırtıcı kuş araştırma ve koruma çalışmalarına katılması olduğunu söyledi. "Gelecekte bu çalışmalara Afrikalıların liderlik etmesi son derece önemli" dedi.
Bunu teşvik etmek için araştırmacılar, kıtanın dört bir yanındaki gelecek vadeden bilim insanlarını destekleyen yeni bir eğitim ve mentorluk girişimi başlattı.
Ogada, "Gençlere mevcut durumu anlattığınızda olan bitenin farkına varıyor ve potansiyellerini keşfediyorlar, kuşlar hakkında bilgi edinmeye başlamak için gerçekten istekli oluyorlar" dedi ve ekledi: "Keşfedilecek çok ilginç konular ve yapılacak çok şey var"
© 2024 The New York Times Company