05 Aralık 2025, Cuma
Haber Giriş: 09.07.2025 23:22 | Son Güncelleme: 14.07.2025 10:29

New York Times yazdı: Fransa'da aşırı sağcı Ulusal Birlik Partisi'nin genel merkezine polis baskını

Fransa'da polis, aşırı sağcı Ulusal Birlik Partisi'nin genel merkezine seçim finansmanı soruşturması kapsamında baskın düzenledi. 2022 ve 2024 kampanyalarında usulsüz harcama ve yasa dışı kredi iddiaları araştırılıyor. Parti ise soruşturmayı “siyasi” olarak nitelendirdi
Fotoğraf: Mauricio Lima/New York Times
Fotoğraf: Mauricio Lima/New York Times
A+ Yazı Boyutunu Büyüt A- Yazı Boyutunu Küçült

Aurelien Breeden / New York Times

Paris savcılığı, Fransa’nın aşırı sağcı Ulusal Birlik Partisi’nin seçim finansmanı hakkında yürütülen bir soruşturma kapsamında, Çarşamba günü partinin genel merkezine polis baskını düzenlendiğini açıkladı.

Savcılık, 2024 Temmuz ayında başlatılan bu soruşturma kapsamında henüz kimsenin suçlanmadığını belirtti. Soruşturmanın amacı, milliyetçi ve göçmen karşıtı partinin, 2022 Fransa seçimleri ve 2024 Avrupa Parlamentosu seçimlerinde seçim finansmanı kurallarını ihlal edip etmediğini tespit etmek.

Bu soruşturma, partiye yönelik finansal usulsüzlük iddialarının son halkası oldu ve son aylarda Fransız siyasetini belirsizliğe sürükleyen gelişmeler arasında yer aldı. Partiler 2027 başkanlık seçimlerine hazırlanırken, bu tür gelişmeler istikrarsızlığı artırıyor.

Son yıllarda etkisini artıran Ulusal Birlik Partisi, herhangi bir usulsüzlük yapmadığını savundu ve Çarşamba günü başlatılan soruşturmayı 'siyasi' olarak nitelendirerek kınadı.

Bardella: Bu güç gösterisinin tek amacı şov

Ulusal Birlik Partisi Başkanı Jordan Bardella sosyal medya platformu X’te yaptığı paylaşımda “Bu güç gösterisinin tek amacı haber kanallarına şov yapmak, ana muhalefet partisinin özel yazışmalarını aramak ve tüm iç belgelerimize el koymak. Adaletle değil, tamamen siyasetle ilgili” ifadelerini kullandı.

Bardella’ya göre, yaklaşık 20 silahlı mali polis memurunun katıldığı baskın, iki soruşturma yargıcı tarafından yönetildi.

Ulusal Birlik Partisi, son on yılda siyasetin dış çeperlerinden Fransa siyasetinin merkezine taşındı ve şu anda meclisteki en büyük muhalefet partisi konumunda. Bu durum, başbakanların geleceği üzerinde önemli bir etkisi olmasını sağladı.

Partinin uzun süreli lideri Marine Le Pen, son iki başkanlık seçiminde Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron’a karşı başarısız olmuştu. Le Pen, 2027 seçimleri için öne çıkan adaylardan biriydi, ancak Mart ayında yolsuzluktan suçlu bulunarak beş yıl boyunca kamu görevinden men edildi.

2004-2016 yılları arasında Ulusal Birlik Partisi’nin Avrupa Parlamentosu fonlarını birkaç milyon euro düzeyinde kötüye kullandığına dair iddiaların yer aldığı davada Le Pen, suçlamaları reddetti ve dava sürecini siyasi güdümlü olarak niteledi. Le Pen karara itiraz etti ve temyizde alabileceği daha hafif bir ceza, onu 2027 seçimleri için yeniden yarışa sokabilir.

Ancak bu ihtimal henüz kesinleşmemişken, Ulusal Birlik Partisi Bardella’yı bir sonraki başkanlık seçimi için aday göstermeye hazırlanıyor. Le Pen ayrıca, olası erken seçimlerde seçmen haklarının ihlal edildiğini öne sürerek Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne başvurdu. Ancak mahkeme Çarşamba günü bu talebi reddetti.

Paris savcılığı, Çarşamba günü gerçekleştirilen baskının, bir kurumsal kaynaktan gelen uyarılar sonrası başlatılan soruşturmayla bağlantılı olduğunu belirtti. Söz konusu kaynak açıklanmadı. Soruşturma, partinin 2022 başkanlık ve yasama seçimleri ile 2024 Avrupa Parlamentosu seçim kampanyalarının finansmanını mercek altına alıyor.

Savcılığın açıklamasına göre, soruşturma bu kampanyaların şişirilmiş ya da sahte harcama faturalarıyla finanse edilip edilmediğini ortaya çıkarmayı amaçlıyor. Fransız yasalarına göre, seçim harcamalarının bir bölümü devlet tarafından geri ödeniyor. Le Pen’in partisi, 2019 yılında benzer suçlamalardan mahkum edilmişti.

Soruşturma ayrıca, Ulusal Birlik’in son kampanyalarının, partiye veya adaylara özel kişiler tarafından verilen yasa dışı kredilerle finanse edilip edilmediğini araştırıyor. Fransız yasaları özel kişilerin siyasi partilere borç vermesine izin veriyor ancak sıkı şartlara bağlı olarak bunu yapıyor.

Bireyler bir siyasi partiye yılda en fazla 7 bin 500 euro (yaklaşık 8 bin 800 dolar), seçim kampanyalarına ise 4 bin 600 euro bağışta bulunabiliyor. Partiler, seçim sonuçlarına göre önemli miktarda kamu finansmanı da alıyor.

Çarşamba günü Paris’in güneybatısındaki parti merkezinin önünde toplanan gazetecilere konuşan parti yetkilileri, usulsüz finansman iddialarını temelsiz olarak nitelendirdi.

Ulusal Birlik milletvekili ve parti sözcüsü Laurent Jacobelli, soruşturmanın partinin seçim stratejisini incelemek için bir bahane olduğunu ima etti.

Jacobelli “Bilgisayarlarımızda neler olduğunu görmek neden bu kadar önemli? Bu kadar mı korkuyorlar?” şeklinde konuştu.

Ulusal Birlik özel kredilere en fazla bağımlı parti

Fransa'nın seçim finansmanını denetleyen kurumu, yorum talebine yanıt vermedi. Ancak geçen hafta yayımlanan bir rapor, Ulusal Birlik’in özel kredilere en fazla bağımlı parti olduğunu ortaya koydu. Raporda yasa dışı faaliyete dair herhangi bir ifadeye yer verilmedi. 2023 yılında siyasi partilere verilen özel kredilerin yüzde 85’inden fazlası Ulusal Birlik’e gitti.

Ulusal Birlik, yıllardır Fransız bankalarının kendilerine kredi vermekten kaçındığını savunuyor ve bu nedenle farklı finansman kaynakları aradıklarını öne sürüyor. Parti, 2014 yılında bir Rus bankasından alınan kredi nedeniyle yıllarca Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’e bağımlı kalmakla itham edilmişti.

Ulusal Birlik ayrıca, geçen hafta bir medya kolektifi tarafından yayımlanan haberler sonrası Avrupa Birliği düzeyinde de bir soruşturmayla karşı karşıya. Haberlere göre, Avrupa Parlamentosu’nun bir denetimi, partinin ve bazı diğer aşırı sağcı grupların 2019-2024 yılları arasında en az 4,3 milyon euro (yaklaşık 5 milyon dolar) tutarında fonu kötüye kullandığını ortaya çıkardı.

Avrupa Savcılık Ofisi, Çarşamba günü bir soruşturma başlattığını doğruladı ancak daha fazla yorum yapmayı reddetti. Ulusal Birlik, bu konuda da herhangi bir usulsüzlük yapılmadığını savundu.

© 2025 The New York Times Company