Hiba Yazbek / The New York Times
Karim al-Masri'nin cumartesi sabahı final sınavlarına başlaması gerekiyordu, mezun olmasına sadece birkaç hafta kalmıştı. Bunun yerine sabahını, ailesine destek olmak için sattığı buz haline getirilmiş su torbalarını doldurarak geçirdi. Henüz 18 yaşında olan El Masri yaşadıklarını "Ders çalışıyor ve final sınavlarıma hazırlanıyor olmalıydım. Ancak savaşın üzerinden sekiz aydan fazla bir süre geçmişken günlerimi ailemin geçimini sağlamak ve bu durumla başa çıkabilmek için çalışarak geçiriyorum" diyerek özetledi.
On binlerce öğrencinin eğitimi yarım kaldı
Filistin Eğitim Bakanlığı'na göre Al-Masri, Gazze Şeridi'nde Cumartesi günü Filistin toprakları ve Ürdün'de başlaması planlanan lise bitirme sınavlarına giremeyen ve mezun olamayacak olan yaklaşık 39 bin öğrenciden sadece biriydi. Savaş, 2008'den bu yana yaşanan savaşlar nedeniyle zaten zor durumda olan Gazze'nin eğitim sistemini iyice bitirdi. Filistinlilere yardım eden BM kuruluşu UNRWA'ya göre Gazze'de en az 625 bin çocuk eğitim alamıyor ve savaşın başladığı Ekim ayından bu yana okullar kapalı.
Okullar barınaklara dönüştü
Gazze Şeridi'nde çok sayıda okul işleten UNRWA'ya göre, İsrail'in aylarca süren saldırısının ardından Gazze'deki okulların yüzde 76'sından fazlası zarar gördü ve bu yapıların işlevsel hale gelmesi için yeniden inşa edilmesi ya da büyük ölçüde rehabilite/restore edilmesi gerekiyor. Bu okulların çoğu, Gazze'de yerinden edilmiş ve çoğu kötü koşullarda yaşayan çok sayıda aileyi barındırmak için barınak olarak kullanılıyor.
Al-Masri, her ikisi de İsrail bombardımanında yerle bir olan Gazze İslam Üniversitesi'nde bilgi teknolojileri alanında okumayı hayal ettiğini söyledi. Birleşmiş Milletler'e göre Gazze'deki 12 üniversitenin tamamı çatışmalarda ağır hasar gördü ya da yıkıldı.
Savaş öncelikleri değiştirdi
Umutlarını okula dönüp mezun olmaya bağlamayı bırakan Al-Masri, savaşın önceliklerini değiştirdiğini ve artık ailesini geçindirmeye devam etmek için çalışmaya odaklandığını söyledi. Gazze'nin merkezindeki Deir al Balah kasabasında çalışırken sık sık sınıfların sığınaklara dönüştüğü okulunun önünden geçen Al-Masri, okula baktığında kendini kötü hissettiğini söyledi.
Cumartesi günü ilk final sınavına girecek olan 18 yaşındaki İslam Al-Neccar'ın durumu da Al-Masri'den farksız. Neccar, İsrail'in Refah saldırısından kaçan çok sayıda Filistinlinin sığındığı Deyr el Balah'taki okulunun da bir sığınağa dönüştürüldüğünü söyledi ve şöyle devam etti: Okulumun kötü koşullarda yaşayan yerinden edilmiş insanlarla dolu bir barınağa dönüştü ve artık okula geri döndüğümü hayal bile edemiyorum
Okula döndüğümde hiçbir şey eskisi gibi olmayacak
Savaş sırasında öldürülen sınıf arkadaşı, iki öğretmeni ve müdürünü hatırlatan Al-Neccar "Geri döndüğümüzde aynı yüzlerin hepsini göremeyeceğiz" dedi. Al-Neccar, tüm bu olanlara rağmen okula geri dönebilme ve mezun olabilme olasılığını kafasında bitirmedi ve umudunu koruyor. Gazze'de başarmak istediğiniz her şeyin önünde birçok engel olduğunu dile getiren Al-Neccar, buna karşın yurtdışında okumayı hayal ettiğini ve işletme okumak için gözünü Harvard Üniversitesi veya Oxford Üniversitesi'ne diktiğini söyledi.
Hayal etmek suç mu?
"Okuldaki son yılımdı ve yeni bir sayfa açacağım için çok heyecanlıydım" diyen ailenin en büyüğü El-Neccar, savaş başlamadan önce mezuniyet kutlamalarını planlıyordu ancak savaş tüm planları rafa kaldırdı. El Neccar, "Hayatımızın baharı neden ülkemizin düşüşüyle aynı zamana denk geliyor?" dedi ve ekledi: "Hayal kurmaya cesaret etmemiz bizim suçumuz mu?"